Hrant Dink Cinayetinde Kamu Görevlilerinin İhmali Davası
AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı 35 sanıklı davada, tanık olarak dinlenen eski Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Muttalip Ünal, müfettişlerin raporundan dönemin İstihbarat C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer ve dönemin İstihbarat...
AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı 35 sanıklı davada, tanık olarak dinlenen eski Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Muttalip Ünal, müfettişlerin raporundan dönemin İstihbarat C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer ve dönemin İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek'in isimlerinin çıkartılmasını istediği iddiasını kabul etmedi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde tanık olarak ifade veren eski Başbaşkanlık Teftiş Kurulu Başkanı Muttalip Ünal, Hrant Dink cinayeti sonrasında Rakel Dink'in şikayet dilekçesi üzerine 2007'de Başmüfettişler Mehmet Akın ve Ayşegül Genç ile müffetiş Yasemin Tuğçe İnan'ı görevlendirdiğini, 2008'de ise raporun tamamlandığını belirtti.
"RAPORU İADE ETTİM"
Muttalip Ünal, müffetişlerin yazdığı raporda İstihbarat Daire Başkanlığı'nın ihmali nedeniyle Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer hakkında ön inceleme yapılması talebi olduğunu, kendisinin ise raporu iade ettiğini belirtti. Ünal, "Raporda, 'Hrant Dink'in talebi olmasa bile, kamuoyuna mal olması nedeniyle, Ermeni cemaatine yönelik tepki oluşması dikkate alındığında koruma yapılması icap ediyor' deniliyor. Raporda bizim müfettişlerimiz, 'İstihbarat Daire Başkanlığı (İDB) koordine etmeliydi, görevini ihmal etti' deniyor. Benim bununla ilgili bir itirazım oldu. İDB'ye Trabzon'dan gelen yazı (F4), ne zaman kayda alındı raporda bulamadım. Silsile yoluyla kimin havalesinden geçti. O dönemde İDB'de ne gibi işleme tabi tutulduğuna yönelik bir tespit olmadığını eksiklik olarak yazdım. O dönemde Ramazan Akyürek başkan değildi, başka bir kişi mevcut. Üç ay sonra Ramazan Akyürek geliyor, yani Nisan'da. Yazı ise 17 Şubat'ta geliyor. Bu 3 aylık dönem içinde kim İDB başkanı, kim C şube müdürü, kim kayda alacak, kim havale edecek, kim işleme tabi tutacak, 'buna bakın' dedim" dedi. Ünal, müfettişin yazdığı raporu Başbakan'a karşı savunacak kişinin kendisinin olduğunu belirterek "Bu nedenle rapora hakim olmam lazım. 18 yıl müfettişlik yaptım ben de. Başkan, 'Şuna bak, değiştir' dediğinde müfettiş kafası yatarsa değiştirir, yatmazsa değiştirmek zorunda değil. Yani müfettiş, başkanın kanaatine uyacak değil " dedi.
"İSİMLERİ ÇIKARIN DEMEDİM"
Mahkeme Başkanının, "Müfettişlere, 'Kendinize dikkat edin' şeklinde beyanlarınız olmuş, neler söylersiniz?" diye sorduğu Ünal, "Bu tamamıyla teftiş kurulunun bir rutinidir. Tehdit değil de önlem anlamındadır. Müfettişe değer verme anlamında ve devamlı söylenir. Ramazan Akyürek ile iki defa konuşmuşumdur telefonla. Görüşmemiz normaldir. Titiz çalıştık hakikaten. İşimizin doğal bir parçası bu." diye konuştu. Ünal, "Müfettişlere, rapordan Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer'in isimlerinin çıkarılması yönünde telkinde bulunup bulunmadığına" ilişkin soruya ise "Böyle bir şey söylememe imkan yok. Böyle bir şey olsa, teftiş kurulu başkanıyım, hazırlanan rapora muhalefet ettiğimi yazardım" diye konuştu.
"ALİ FUAT'IN TAVRI OLUMSUZDU"
Başbakanlık Teftiş Kurulu Üyesi Yasemin Tuğçe İnan ise tanık olarak verdiği ifadesinde, Ali Fuat Yılmazer'in tavrının oldukça olumsuz olduğunu belirtti. İnan, "Yılmazer, bu işlerle uğraşamayacak kadar işlerinin yoğun olduğunu, bizim orada olmamızın fuzuli olduğu düşüncesindeydi. Bilgi vermek istemedi" dedi.
TANIKLARIN DİNLENMESİNE DEVAM EDİLECEK
Ünal'ın ifadesinin ardından duruşma bitirildi. Yarın da devam edecek olan duruşmada, eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, eski Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Emin Arslan ve eski Polis Başmüfettişi Durmuş Demirbaş tanık olarak dinlenecek. - İstanbul