Hocalı Katliamının 25. Yılı

Azerbaycan Kadın Hukukları Müdafaa Cemiyeti Başkanı Hanım Halilova, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi'nde (KSÜ) Hocalı katliamının 25. yılı nedeniyle konferans verdi.

KSÜ Cahit Zarifoğlu Konferans Salonu'nda Türk ve Azerbaycan milli marşları okunmasıyla başlayan programda konuşan Prof. Dr. Halilova, Rus tanklarının Bakü'ye girdiklerinde, bunu 5 bin kadınla protesto ettiklerini söyledi.

Rusların, Bakü'ye girdiğinde kadın hareketinin lideri olduğunu belirten Halilova, "Ben o zaman kadın hareketinin lideriyim, ne yapabilirim derken aklıma geldi Türkiye Sesi radyosunu açayım, acaba ne diyorlar. Açtım. Duydum ki Türk milleti ayaktadır. Konya, Kayseri, Nevşehir, Ankara saymakla bitmez. Protesto ediyorlar ki 'insanlarımız öldürüyorlar.' Bu bana güç verdi bize başka bir şey lazım değildi. Belki o radyoyu duymasam o kadınlarla çıkmazdım." dedi.

5 bin kadınla yürüyüşe çıkmaktaki amacının evde insanlarının oturmaması üzerine olduğunu dile getiren Halilova, o gün evde otursalardı bağımsızlık harekatının bitmiş olacağını söyledi.

Atatürk'ün Türk dünyası için önemli bir şahsiyet olduğunu vurgulayan Halilova, şunları kaydetti:

"Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları bu cumhuriyeti kurmasaydı Türk milletinin ismini devlete vermeseydi, 70 yıl Sovyet İmparatorluğu altında yaşayan biz Türkler, Türk olduğumuzu bilemezdik. Çünkü Sovyetler'de ne Ermeni, ne Rus, ne Gürcü, ne Eston başka bir milletin kimliği yasaklanmadı, alfabesi yasaklanmadı yalnız orada yaşayan Türkler'in yasaklandı. Evet bize coğrafi isimler verdiler Azerbaycan, Kazak, Kırgız, Özbek, Türkmen, Gagavuz, Kırım, Kazan Tatarları aynı zamanda Balkarlar, Başkurtlar ve birçok. Türk deseydiniz niye demiyorsunuz? Türk'ten korkuyor dünya. Aynı zamanda bugün Doğu Türkistan var acaba Türkistan nerede? Türkistan'ı da yasakladılar ve adını Orta Asya koydular. Peki Türk kelimesi olmasa neden ben bunları konuşuyorum çünkü bunları ben yaşadım. İşgal altında yaşadım. Dinimizi de yasakladılar bizim. Camilerimizi kapattılar, ezan sesimizi susturdular, camilerimize hayvanları soktular."

KSÜ Rektörü Prof. Dr. Durmuş Deveci ise acı günleri anmak için bir araya geldiklerini belirtti.

"Keşke daha iyi günlerde bir araya gelsek ama bizim çilemiz bu galiba" diyen Deveci, kötü günleri unutturmamak adına gelecek nesile nereden geldiklerini bilmeleri açısından bunları aktarmak gerektiğini söyledi.

Deveci, şöyle devam etti:

"Türkiyemiz de olsun ya da olmasın ümmeti Müslüman'ın çile çektiği konularda biz Türkiye olarak hep varız dedik. Yanımızdaki Azerbaycanlı kardeşlerimizi de soydaşlarımız da unutacak değiliz. Onların dertleri bizim derdimizdir tabi ki bizim derdimiz de onların derdidir."