Hocalı Katliamının 21. Yılı
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Hocalı katliamıyla ilgili, "Bu bir rivayet, bu bir iftira değildir."
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Hocalı katliamıyla ilgili, "Bu bir rivayet, bu bir iftira değildir. Kayıtlarıyla, belgeleriyle, şahitleriyle 20. yüzyılda yaşanmış en büyük bir vahşet" dedi.
Çiçek, Hocalı katliamının 21. yılında Türkiye Azerbaycan Dernekleri Federasyonu Başkanı Bilal Dündar ve beraberindeki heyeti kabul etti.
Çiçek, yaptığı konuşmada, "Bugün hepimiz için özel ve acılı bir gün. Kardeşlerimizin acısını 21 yıldır yüreğimizde hissediyoruz. Allah'tan rahmet ve sabır diliyoruz. Bu sıkıntıların yaşanmamasını temenni ediyoruz" dedi.
Meclis'in bu konuda son derece duyarlı olduğunu ifade eden Çiçek, siyasi parti gruplarının bu konuda milletin hissiyatını dile getirmeye çalıştığını söyledi.
Bundan 21 yıl önce insanlık tarihinin yaşamadığı bir acının yaşandığını vurgulayan Çiçek, şöyle devam etti:
"Bir katliamı, bir vahşeti yaşadık. Demek ki en vahşi yaratık insan olabiliyor, bu olayı gördükten sonra. Bunun belgeleri açıktır, bu bir rivayet, bu bir iftira değildir. Kayıtlarıyla, belgeleriyle, şahitleriyle 20. yüzyılda yaşanmış en büyük bir vahşet. Ama suçluları da Cumhurbaşkanı ya da başkaları. Günümüz dünyasında bir çifte standart uygulanıyor. Başka sıkıntılar söz konusu olduğunda ayağa kalkan dünya maalesef Hocalı katliamına aradan 21 sene geçmiş olmasına rağmen herhangi bir tepki vermedi, herhangi bir tepki ortaya koymadı. Suçlular dediğim gibi Cumhurbaşkanı olabiliyor, suçlular sokakta yaşayabiliyor. Bu da bu ve benzeri vahşeti icra edeceklere cesaret veriyor."
Bunun sadece bugüne mahsus gündeme getirdikleri bir konu olmadığına işaret eden Çiçek, her yıl insan hakları günü olarak kutlanan 10 Aralık'ta bu konulara, bu vahşete, Azerbaycanlıların yaşadığı sıkıntılara, insan hakları ihlallerine hep dikkat çekmeye çalıştıklarını söyledi. Çiçek, "Yerinden yurdundan edilmiş, vatanından, toprağından edilmiş, hatıralarından edilmiş 1 milyondan fazla kardeşimiz de bugün Ermenilerin haksız işgali sebebiyle çok sıkıntı içinde yaşıyorlar. Onun için bu konuyu sadece 26 Şubat günü itibariyle değil, 10 Aralık günü itibariyle, her vesileyle, her fırsatta gündeme getirmek gerekecektir" diye konuştu.
Türkiye'nin bir kısım ülkelerle ikili ilişkileri çerçevesindeki görüşmelerde mutlaka Azerbaycan'da yaşanan sıkıntılar ve Kıbrıs konusunun gündeme getirildiğini bildiren Çiçek, şunları kaydetti:
"Buna tutanaklar da şahittir. Türkiye ile olan ilişkilerin yanında 2 konuyu
mutlaka gündeme getiririz. Bunlardan bir tanesi Azerbaycan'da yaşanan bu sıkıntılardır, bu hak ihlalleridir, insanlığın bu konulardaki duyarsızlığıdır. İkincisi de Kıbrıs konusudur. Biz bunu mutlaka gündeme getiririz ve getirmeye de devam edeceğiz. Çünkü bu sadece sizin meseleniz değil, millet olarak hepimizin meselesi, bizim meselemiz. Bu acı, bizim acımız. Böyle düşündüğümüz, böyle inandığımız içindir ki hem bu katliamı hem de yerinden yurdundan edilmiş ve haksız olarak halen süren işgal konusunda Türkiye olarak tavrımızı koymaya çalışıyoruz."
-"İki halk et tırnaktır"-
Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Basın Daire Başkanı Ali Hasanov da Türkiye'nin Cumhurbaşkanı ve Başbakanı ile bütün Türkiye'nin Hocalı soykırımının acısını paylaştığı için teşekkür etti.
Türkiye Azerbaycan Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Bilal Dündar da sivil toplum örgütü olarak hem Azerbaycan halkının içinde olduklarını hem de Türkiye'de karış karış dolaştıklarını ifade ederek, "İnanınız, inanıyoruz, gördük, yaşadık iki halk et tırnaktır. Belki hükümetler gelip geçer, idare edenler gelip geçer ama bu halkın sevgisi ölümsüzdür. Tarihte de böyle olmuştur" dedi.
Muhabir: Esin Işık
Yayıncı: Ali Eyvaz - TBMM