Hilmi Özkök: Balyoz'da Tanıklık Yapsam da Esas Değişmezdi
Balyoz Davası'nın en çok tartışılan isimlerinden dönemin Genelkurmay Başkanı Özkök, Balyoz kararlarıyla ilgili, "Tanıklık yapsam da değişmezdi." dedi.
361 sanıklı Balyoz Davası'nın karar duruşması çarşamba günü yapıldı. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, 237 sanık hakkında verilen mahkumiyet kararlarını düzelterek onarken, 63 sanık hakkındaki tutuklama kararını bozdu. 34 sanık hakkındaki beraat kararları onanırken, 88 sanık hakkında ise tahliye kararı verildi.
ÖZKÖK: GİTSEYDİM DE DİNLEMEZLERDİ
Balyoz Davası'nın en çok tartışılan isimlerinden biri dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'tü. Yargıtay kararını değerlendiren Özkök "Tanıklık yapsam da esas değişmeyecekti. Gitseydim bile dinlemezlerdi." dedi.
"KASAPTAKİ ETE SOĞAN DOĞRAMAM"
Balyoz Davası sürecinde ismi en çok gündemde olan isimlerden biri de dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök oldu. Zaman zaman sanık silah arkadaşlarının, avukatlarının ve ailelerinin eleştirilerine hedef oldu. Mahkemenin Özkök'ü tanık olarak çağırmaması, tanık olmak için başvurmaması, sanıkların davetiyle değil, ancak mahkeme davetiyle tanık olabileceğini söylemesi eleştirildi.
En çok eleştirilen sözlerinden biri de "kasaptaki ete soğan doğramam" sözüydü. Darbe girişimi iddiasıyla ilgili olarak da "var da diyemem yok da diyemem" şeklindeki sözleri de dava süresince çok tartışıldı.
Milliyet gazetesinden Fikret Bila, Özkök'e Balyoz kararları ile ilgili düşüncelerini sordu. Özkök: "Tanıklık yapsam da esas değişmeyecekti. Gitseydim bile dinlemezlerdi." dedi.
5 MADDEDE "NEDEN Mİ TANIKLIK YAPMADIM?"
Özkök, görüşlerini 5 maddede topladı. İşte Özkök Paşa'dan 'neden tanık olmadım?' açıklaması:
"HEM ÜZÜLÜYORUM, HEM SEVİNİYORUM"
"Balyoz davasının Yargıtay safhası sona ermiştir. Hüküm giyen arkadaşlarım için büyük üzüntü duymaktayım. Beraat edenler için de sevinçliyim. Meselenin yargısal yönü kamuoyu önünde tartışılmaktadır. Ben, benimle ilgili bölüme değinmek istiyorum.
Dava süresince birçok sanık yakını ve medya yorumcusu Hilmi Özkök'ün ifadesi niçin alınmadı, mahkemeye sanık tanığı olarak niçin gelmedi diye bana sitem boyutlarını aşan tenkitlerde bulunmuştur. Bu tenkitleri üzüntüyle fakat saygıyla karşıladım. Onlara durumu daha iyi anlamaları için şunları açıklamak istiyorum:
"TANIK OLMAM ESASI ETKİLEMEYECEKTİ"
1- Tanıklık yapmam mevcut deliller çerçevesinde davanın esasını etkilemeyecekti. Yargıtay böyle söylüyor.
"BALYOZ PLANI DİYE BİR ŞEY BİLMİYORUM"
2- Ben daha önce muhtelif vesilelerle Balyoz Planı diye bir şey bilmediğimi, elimde bir belge bulunmadığını söyledim. (Sayın Şamil Tayyar'ın makalesi)
"SEMİNER, MAKSADINI AŞTI"
3- Ergenekon Davası sırasında ifade verirken, bir avukat (babası her iki davada da sanık olan bir bayan avukat) Balyoz Davası'yla ilgili bir soru sordu. Mahkeme Başkanı bakılan davayla ilişkili olmamakla beraber istersem cevap verebileceğimi söyleyince Balyoz Davası'na ilişkin olarak özetle şu ifadeyi verdim:
Balyoz diye bir darbe planı duymadığımı, ancak emrimle rutin olarak yapılan plan seminerinde Ordu Komutanı'nın (Çetin Doğan kastediliyor) konuşması olduğunu iddia edilen bir ses kaydının, bilmediğim kişilerce bana ulaştırıldığını, bunu incelemesi için Ordu Komutanı'nın ilk amiri olan ve seminerin icrasını sağlayan Sayın Kara Kuvvetleri Komutanı'na (Aytaç Yalman kastediliyor) emir verdiğimi, anladığım kadarıyla seminerde en tehlikeli senaryo bölümünün maksadını aştığını, gerçek yer ve kişi adlarının kullanılmasının yanlış olduğunu ifade ettim. Bu ifadem resmi olarak Ergenekon Davası'na bakan mahkeme tarafından Balyoz Davası'na bakan mahkemeye gönderilmiştir.
"BÜYÜKANIT VE BAŞBUĞ DİNLENDİ, BANA GEREK KALMADI"
4- Esasen seminer sırasında benim 2. Başkanım olan emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Balyoz Davası'nda tanık olarak dinlendiğinden ve benim bilgilerimin onunkiyle örtüşmesi gerektiği düşünülerek mahkeme beni çağırmamış olabilir. Çünkü o günlerde Irak tezkeresi, Kıbrıs gibi konularda çok yoğun faaliyetlerim olduğundan bana çeşitli konulardaki bilgileri derleyip toplayıp sunan 2. Başkan'dır. Durum KKK için de aynıdır. Onun Kurmay Başkanı Sayın İlker Paşa da (İlker Başbuğ) ifade vermiştir.
"GİTSEYDİM DE DİNLEMEZLERDİ"
5- Sanıkların çağrısı üzerine niçin onların tanığı olarak (davanın veya mahkemenin değil) gitmediğim konusunu işleyenlere cevabım kısadır. Sayın emekli Orgeneral Işık Koşaner ve kuvvet komutanları topluca sanıklar için tanıklık yapmaya gitmişlerdir. Mahkeme kendilerini dinlemiş midir? Hayır, dinlememiştir. Ben de gitseydim, dinlenmezdim. Bu yargının tasarrufudur."