Haberler

Hikmet Çetin Cinayetten 25 Yıl Sonra Tanık Olarak Dinlendi

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

SOSYAL DEMOKRAT Halkçı Parti (SHP) eski Milletvekili Erol Güngör'ün oğlu Mustafa Güngör'ün, 24 Haziran 1991 yılında TBMM lojmanlarında öldürülmesiyle ilgili süren davada, dönemin SHP milletvekili, CHP eski Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve 2003-2006 yılları arasında NATO Afganistan...

SOSYAL DEMOKRAT Halkçı Parti (SHP) eski Milletvekili Erol Güngör'ün oğlu Mustafa Güngör'ün, 24 Haziran 1991 yılında TBMM lojmanlarında öldürülmesiyle ilgili süren davada, dönemin SHP milletvekili, CHP eski Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve 2003-2006 yılları arasında NATO Afganistan Kıdemli Sivil Temsilcisi görevini yürüten Hikmet Çetin'in tanık olarak dinlendi.

Mustafa Güngör'ün öldürülmesiyle ilgili, cinayeti işlediği yönünde 2010 yılında ifade veren ve hakkında 2011 yılında 'tasarlayarak ve kasten adam öldürmek' suçlamasıyla dava açılan başka suçtan hükümlü Abdullah Gökalp'in yargılanmasına Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Duruşmaya, Abdullah Gökalp, hükümlü bulunduğu cezaevinde SEGBİS sistemiyle bağlanırken, müşteki Erol Güngör ve taraf avukatları katıldı. Bir önceki celsede tanık olarak dinlenmesine karar verilen Hikmet Çetin ve dönemin Jandarma Kaçakçılık ve Organize Suçlar Daire Başkanı Cengiz Yıldırım da duruşmada hazır bulundu.

HİKMET ÇETİN 25 YIL ÖNCEKİ CİNAYET GECESİNİ ANLATTI

Olayla ilgili bildiklerini anlatması istenen Hikmet Çetin, "O dönemde milletvekiliydim. Olay tarihinde meclis lojmanları tatil nedeniyle tenha idi. Olaydan hemen sonra polis beni aradı ve bir cinayet işlendiğini söyledi. Biri lojmanlarda görevli, 3 polisle eve bahçe kapısından geçerek girdik. Bizden önce olay yerine giren olup olmadığını hatırlamıyorum. Eve girdiğimizde maktul yatakta yüzün koyun yan vaziyette yatıyordu. Banyoda duvara ve aynaya bazı harf ve yazılar yazılmıştı. Ancak şu an bunların ne olduğunu hatırlamıyorum" dedi.

Olayla ilgili polislerle aralarında geçen konuşmayı anlatan Çetin, "Ben polislere tahminimi ilettim. Maktulün ailesinin evde olmadığını bilen, eve bahçe kapısından girilmesi nedeniyle maktulü tanıyan birileri tarafından olayın gerçekleştirilmiş olabileceği yönünde tahminde bulundum" diyerek şunları söyledi: "Soruşturma devam etti. Daha sonra soruşturmayı yürüten polis birkaç kez benle de görüştü. Soruşturmanın istenilen düzeyde yürümediğini gördüm. Soruşturmayı yürüten polisler, söz konusu yerin meclis lojmanları olması ve dokunulmazlıklar nedeniyle soruşturmanın yürümesinde sıkıntı olduğunu söylediler. Ben de bu yönde bir izlenim edindim."

CİNAYETİN SİYASİ AMAÇLA İŞLENMEDİĞİ SÖYLEDİM, HALA AYNI KANAATTEYİM

Hikmet Çetin ifadesinin ardından müşteki avukatlarının sorularını yanıtladı. Çetin, cinayetten sonra basından çıkan haberlerde yer alan bazı isimlerin sorulması üzerine, o dönemde soruşturmayı yürüten polislerin bu isimleri kendisine sormadığını, bu isimleri kendisinin de basından öğrendiğini söyledi.

Çetin, cinayetle ilgili bazı gazetelerde çıkan, "Bu cinayetin faili meçhul cinayetler arasına katılmasından korkuyorum, Cinayetin siyasi içerikli olduğunu düşünmüyorum" şeklindeki beyanlarının hangi bilgiye dayandığı yönündeki soruları şöyle yanıtladı: "Olaydan sonra basına 'bu cinayetin faili meçhul cinayetler arasına katılmasından korkuyorum' şeklinde açıklamalarım oldu. Bunu da soruşturma aşamasında dokunulmazlıklar ile ilgili bazı sıkıntılar olduğu yönündeki anlatımlara dayanarak söyledim. Cinayetin siyasi içerikli olması ihtimalini, maktulün yaşını da değerlendirdiğim zaman çok az gördüm. Halen de aynı kanaatteyim. Yıllar sonra yargılamanın yeniden başlaması bu cinayetin aydınlatılması yönünde bende bir umut oluşturdu."

Evde aramalar sırasında ne bulunduğu sorulan Çetin, "Biz olay yerine 3 polisle birlikte 4 kişi girmiştik. Evde mermi çekirdeği araması yapıldı ancak bulunamadı. Yatak odasında silahın dayanarak ateş edildiği tespit edilen bir yastık vardı. Ben orada olduğum sürece eve polis dışında girip çıkan olmadı" diye konuştu.

CENGİZ YILDIRIM DİNLEMEYE TAKILDIĞI İDDİA EDİLEN KONUŞMALARI HATIRLAMADI

Tanık olarak dinlenen dönemin Jandarma Kaçakçılık ve Organize Suçlar Daire Başkanı Cengiz Yıldırım, olayla ilgili kendisinin bir soruşturma görevinin olmadığını ve daha önce savcılığa ifade verdiğini söyledi. Tanık Yıldırım, mahkeme başkanının, "Cinayetten sonra göreviniz kapsamında yaptığınız dinlemelere bu olayla ilgili tesadüfen bir konuşma takılmış. Bu dinlemede şahıs lojman cinayetini kast ederek, 'hani bu olay kapatılacaktı, yeniden canlandırılıyor' şeklinde ifadeler yer almış. Bunla ilgili siz ne hatırlıyorsunuz" şeklindeki sorusuna, "Böyle bir dinleme hatırlamıyorum. Şayet böyle bir şey varsa ilgili birimlere gönderilmiştir" dedi.

Müşteki avukatlarının yıllar sonra jandarma görevlisi Metin Güvercin'in verdiği bir ifadede, 'Cengiz Yıldırım bu cinayetin üstü örtülüyor. Bizim görev alanımızda değil, hiç karıştırma' dediğinin sorulması üzerine Yıldırım, "Metin Güvercin bizde yaklaşık 1.5 yıl kadar çalıştı. Daha sonra psikolojik sorunları nedeniyle başka bir birime gönderildi. Bu cinayetle ilgili Metin Güvercin ile konuştuğumu hiç hatırlamıyorum" diye cevap verdi.

SANIK: CAN GÜVENLİĞİM SAĞLANIRSA DELİLLERİ MAHKEMEYE TESLİM EDECEĞİM

Bu sırada söz alan sanık Abdullah Gökalp, "Kendim ve aileme yönelik yeterli güvenliğin sağlanması halinde tüm delilleri ibraz edeceğim. Şu an güvenlik sağlanmadığı için delilleri ibraz etmiyorum" dedi.

Sanık Gökalp ayrıca cinayetten sonra evde unuttuğu yüzüğü ve bir miktar parayı kendisine daha sonra getirdiğini iddia ettiği dönemin Meclis İdari Amiri Yardımcısı Kemal Şensoy ile olayın tüm ayrıntılarını bildiğini iddia ettiği eski milletvekili Akın Gönen'in damadı Gürol Özener'in tanık olarak dinlenmesini talep etti.

SANIKTAN EL YAZISIYLA İSTEDİĞİ TEMİNAT VE GÜVENCEYİ YAZMASI İSTENDİ

Talepleri değerlendiren mahkeme, bir sonraki celsede Kemal Şensoy'un dinlenmesine, sanık Gökalp'in delilleri ibraz etmek için istediği teminat ve güvencenin ne olduğunu kendi el yazısı ile yazarak mahkemeye sunmasına karar verdi. - Ankara

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
İçişleri Bakanlığı tarafından Tunceli ve Ovacık Belediyelerine kayyum atandı

İçişleri Bakanlığı tarafından Tunceli ve Ovacık Belediyelerine kayyum atandı

Tunceli ve Ovacık Belediye Başkanlarının yerlerine gelen isimler ve kayyum gerekçeleri belli oldu

Kayyum gerekçeleri ve yerlerine gelen isimler belli oldu

Tunceli ve Ovacık Belediyesi'ne kayyum atanmasının ardından belediye önünde protestolar başladı

Kayyum kararının ardından belediye önünde protestolar başladı

Putin'den tüm dünyaya gözdağı: Yeni füzelerimizi engelleyebilecek bir hava savunma sistemi yok

"Yeni füzelerimizi engelleyebilecek bir hava savunma sistemi yok"

title