Helal Olsun Nasıl Başardınız!
Diyarbakır Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği, 2015 Başlangıç Karnesi sıralamasında Türkiye genelinde 87. sıraya girerek, sondan 3'üncü oldu.
Diyarbakır Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği, 2015 Başlangıç Karnesi sıralamasında Türkiye genelinde 87. sıraya girerek, sondan 3'üncü oldu. Yaptığı hizmetler dikkate alınarak yapılan derecelendirmede Diyarbakır Kamu Hastaneler Biriliği 2014 yılında 84. olarak, hizmette yok gibi. Diyarbakır'daki sağlık örgütleri, bu kötü tablonun nedenini siyaset ve rant olarak görürken, Diyarbakır'ın bu tabloyu hak etmediğini söyledi. Diyarbakır SES Şube Başkanı Ramazan Kaval, "Bunun nedeni AKP'nin Diyarbakır'a olan siyasal yaklaşımları ve ranttır" dedi. Diyarbakır Tabipler Odası Başkanı Cengiz Günay da "Diyarbakır bunu hak etmiyor" dedi.
Bünyesinde Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi gibi neredeyse tüm bölgeye hizmet etmenin yanı sıra komşusu bulunduğu devletlerden de ciddi anlamda bir hasta potansiyeline hitap eden Diyarbakır Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği, 2015 Başlangıç Karnesi sıralamasında Türkiye genelinde 87. sıraya girerek, sondan 3'üncü oldu. 2014 yılının ilk altı ayını değerlendiren Türkiye Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği listesinde, 84. sıraya giren Diyarbakır Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği, 2015 Başlangıç Karnesi sıralamasında Türkiye genelinde 87. sıraya girerek, sondan 3'üncü olması adeta hizmet etmediğini gösteriyor. Yaşanan vahim tabloyu Özgür Haber Gazetesi'ne değerlendiren sağlık örgütü temsilcileri, bunun temel nedenin, rant ve siyaset olduğunu söyledi.
'Siyasal yaklaşımlar ve rantın sonucudur'
Yaşanan vahim tabloyu değerlendiren SES Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Kaval, bu tablonun bir nedeninin AKP'nin Diyarbakır'a olan siyasal yaklaşımları olduğunu söyledi. Kaval şöyle devam etti: "Sağlık üzerinden prim elde etmeye çalışıyor. Çünkü Diyarbakır kaybettikleri yerlerden biridir. Bunu yaparken de büyük bir kadrolaşma oluyor. Kadrolaşmayı önüne koyduğu müddetçe de kalifiye insanlar çalışmıyor. Kalifiye ve yetkin insanlar çalışmayınca bir yerde tökezlersin. Bir yerde bir üretimde bulunurken bir iş yaparken insanlar önüne şunu koyarlar, ben hangi insanla nerede hangi vakit başarılı olabilirim, üretebilirim bunu önüne koyar. Tabi üretime dönük bir çabası varsa bunu yapar. Ancak bunlar da böyle bir şey yok. Böyle bir şey olmayınca da bu sefer kendisine en yakın insanları alarak kadrolaşmaya gidiyor. Siyaseten ve rant olarak kim ona getiri getirirse bütün bunlara yanaşıyor. Böyle yapınca da başarılı olamıyor. Mesela Diyarbakır Kamu Hastaneler Birliği, Türkiye'de hiç değişmezken, 3. kez Genel Sekreter değişimi oluyor. Böylesi bir yönetimle Diyarbakır Kamu Hastaneler Birliği kurumlarda çalışabilecek kendi kadrolarını da oluşturamıyor."
'Çalışma barışı olmalı'
Yaşanan eksikliklerle ile ilgili örnekler veren Kaval, "Mesela şuanda Lice Devlet Hastanesi'nde Başhekim yok. Eğitim Araştırma'nın Başhekim'i yok. Bu şekilde olunca da verim olmuyor. Bütün neden siyasal ve ranttır. Sürgün tayinlerin de bunun üstünde etkisi vardır. Biz çalışırken çalışma barışı diyoruz eğer çalışma barışı sağlanmayan bir yerde insanlar başarılı ve verimli olamaz. Peki çalışma barışı nasıl sağlanır? Bu da gönüllülük temeli üzerinedir. Gönüllülük olmadığı sürece sen çalışma barışı da sağlayamıyorsun verimli de olamıyorsun. Bu bir gerçektir" dedi.
'Atama değil, kendimiz seçelim'
Söz konusu tablonun değişmesi için önerilerde bulunan Kaval şunları söyledi: "Sistem eğer hizmeti önüne alıyor ve Diyarbakır'da başarılı olmak istiyorsa kesinlikle kurumlar üzerinde ranta bulaşmayacak. Mevcut olan siyasi parti kurumlar üzerinden rant elde etmeyecek. Hangi insanla ne kadar başarılı olabilirimi önüne koyması gerekir ve atamasını da buna göre yapması gerekir. Zaten biz sendika olarak atamalara da karşıyız. Biz diyoruz ki kendi yönetimimizi kendimiz seçelim. Eğer Diyarbakır'da şunu deseler, Diyarbakır Kamu Hastaneleri'nde hangi sekreterle kiminle yürümesini istiyorsanız bir seçim yada öneri çıkarırız. Böyle olunca Diyarbakır onunla yürür. Böyle bir sorun da çıkmaz. Diyarbakır sağlıkçısının seçtiği genel sekreter kadrolaşmaya gitmez ve ranta bulaşmaz. Böyle olunca da üretim de kalite de artar. Şimdi sizinle çalışmak istersem eğer sizden hoşnut isem neden iş yapmayayım? Ama bakarım siz ranta bulaşmışsın kadrolaşmaya bulaşmışsanız ben nasıl sizinle çalışayım? Bugün insanlara telefon üzerinden telefonlarında kayıtlı olan insanlara mesaj atıp falan yere oy verin oy vermezseniz şöyle olur böyle olur verirseniz böyle olur. Doğum Hastanesi Başhekimi yapıyor bunu. Bu kadar siyasete bulaşmış bir başka il yoktur bu ülkede."
Günay: Rant ve kadrolaşma
Diyarbakır Tabipler Odası Başkanı Cengiz Günay da yaşanan sorun ile ilgili şu örnekleri verdi: "Planlama açısından özellikle oradan devlet hastanelerini taşıyarak daha bitmemiş bir binaya geçmeleri birinci dereceden sıkıntıdır. İnşaatı tam anlamıyla bitmemiş, asansör sıkıntılarından tutun çamurlu girişlere kadar, acili on defa bozuk yaptılar. Her gelen yönetici bir sistem dahilinde değil kendi bilgi ve becerisine göre orayı düzenlemeye çalışması, özellikle orada başta doktor ve sağlık emekçilerini yanına almak yerine karşısına alarak tamamıyla performans ve rant bu özel hastanelere özenme ön plana alınarak bir şekilde hizmet kalitesini arttırmayı düşünürken mevcut şartlarda yetersizliklerden kaynaklı emekçileri suçlayarak bir yere varmaya çalıştılar. Diyarbakır özellikle siyaseten AKP'nin orada kadrolaştığını herkes biliyor. Bu Kamu Hastaneler Birliği de bu kadrolaşmanın primen öğeleridir. Bir sisteme bağlı değil de biraz da oradaki yöneticilerin kendi tasarruflarına bağlı olan şekilde yöneltiyor."
'Diyarbakır'ın hak etmediği bir sıralamadır'
Günay şöyle devam etti: "Bir de Diyarbakır'ın dezavantajlarından biri de şu, bölge hastanesi konumunda yetmiyor ve özellikle Suriye'den, Irak'tan birçok hasta da buraya geliyor. Donanımı bakımından da ciddi anlamda bu büyük kentlere de hizmet vermek durumunda kalıyor. Fakat öyle bir yere akademik kadro anlamında da yeteri bir kadrosu da yok. Sonuçta Eğitim Araştırma'dan bahsediyoruz. Eğitim Araştırma demek biraz daha akademik kadrosu olan, hocaları olan bir yerdir. Bunu da çok başaramadılar. Bunların toplamında performans düşüyor. Bütçenin fazla olmasına dönük bir puanlama yapılıyor, bunu da başaramadılar. Şehirden uzak olması bir etken, kadro eksikliği, gelişi güzel yönetilmesi, sekreter değişikliği, başhekimin olmaması gibi etkenlerdir. Diğer hastanelerde de aynı şekilde duruyor. Bu Diyarbakır'ın hak etmediği bir sıralamadır. Üniversitenin de hali ortada. Kadrolaşma had safhada. Diyarbakır'da sağlık hizmeti konusunda ciddi sıkıntılar var."
KAYNAK: ÖZGÜR HABER GAZETESİ