Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, ekonomi gündemini değerlendirdi: (2)

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin şubat ayı itibarıyla altın hariç cari açığının olmadığını ve 1,8 milyar dolarlık cari fazlasının bulunduğunu belirtti.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin şubat ayı itibarıyla altın hariç cari açığının olmadığını ve 1,8 milyar dolarlık cari fazlasının bulunduğunu belirtti.
Şimşek, TGRT Haber'de katıldığı programda, ekonomi gündemine ilişkin soruları yanıtladı.
Enflasyonu düşürmede kararlı olduklarının altını çizen Şimşek, cari açığı sürdürülebilir patikada tutacaklarını, bütçede de bu yıl milli gelire oran olarak iyileşme olacağını söyledi.
Bakan Şimşek, harcama kontrolünde tereddütlerinin bulunmadığını, harcama kesintileri üzerinde çalıştıklarını bildirerek, mevcut kaynakların daha verimli alanlara nasıl aktarılacağını yeniden masaya yatırdıklarını anlattı.
Gelir ayağının önemli ölçüde tüketime bağlı olduğunu aktaran Şimşek, "Bizim için önemli olan harcamaların kontrol altında tutulması. Gelir ayağındaki sapma bütçe performansına yansırsa, dezenflasyon açısından çok kritik değil. Yani önemli olan harcamaların aşağı yönlü milli gelire oran olarak tutulması." diye konuştu.
"Petrol fiyatlarındaki düşüş cari açığı aşağı çekecek"
Şimşek, son gelişmelerin cari açıktaki artışı sınırlayacağına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Cari açık şubat ayı itibarıyla 12,8 milyar dolar, yaklaşık milli gelirin yüzde 1'i kadar. Son derece makul bir düzey. Çünkü 2023'te milli gelirin yüzde 5,5-6'sı aralığındaydı. Mayıs 2023'te altın hariç 26 milyar dolar civarında bir cari açığımız vardı. Şubat ayı itibarıyla altın hariç cari açığımız yok, 1,8 milyar dolarlık bir cari fazlamız var."
Altının, sanayi ve endüstride kullanılmak için ithal edilmediğini, altın ithalatının en önemli sebebinin portföy tercihi olduğunu kaydeden Şimşek, altın hariç cari fazlanın olduğunu dile getirdi.
Mehmet Şimşek, petrol ve doğal gaz fiyatlarının düşmesinin çok büyük avantaj olduğunu, her 10 dolarlık düşüşün cari açığı en az 4 milyar dolar aşağı çektiğini anlattı.
Şimşek, geçen yıl yaklaşık 980 bin vatandaşa ilave iş bulduklarına, istihdam artışının programın devamı açısından çok kritik olduğuna işaret ederek, "Şu anda işsizlik oranı yüzde 7,9, 2005'ten beri en düşük seviye. Ilımlı bir büyümeyle karşı karşıyayız. Kısa vadede aşağı yönlü riskler de var. Bu görünüm, enflasyonun düşürülmesini destekleyecek bir çerçeve." değerlendirmesinde bulundu.
"1,2 milyon çiftçimiz sübvansiyonlu kredilerden yararlandı"
Bu yılın bütçesinde, çiftçileri desteklemek için yaklaşık 706 milyar lira, milli gelirin yüzde 1,15'i kadar destek öngördüklerini belirten Şimşek, "Hazine, faizin ortalama yüzde 70'ini ödüyor. Bundan yararlanan çiftçi sayısı da az değil. Sübvansiyonlu kredilerden yararlanan çiftçi sayımız mart sonu itibarıyla 1,2 milyon kişiye ulaştı." dedi.
Bunun için bütçeden çok ciddi kaynak ayırdıklarını vurgulayan Şimşek, şöyle devam etti:
"Geçen sene çiftçilerimiz için 87.5 milyar lira faiz/kar payı desteği sunduk. Bu sene 160 milyarın üzerinde bir faiz/kar payı desteği ödeyeceğiz. Kimin için ödüyoruz, tarımsal üretim olsun diye. Bu güçlü şekilde devam edecek. Çünkü tarım bizim için stratejik bir sektör, en kritik sektörlerin başında gelmektedir. Son don olayında gereken açıklamada bulunduk ve o konuda da muhtemelen bütçe imkanlarını zorlayacağız ve dondan etkilenen çiftçilerimize destek olacağız. Tarım Bakanlığımız teknik çalışmaları tamamlamadan rakama girmem doğru olmaz."
Şimşek, mart ayında ihracatçıya yönelik bir kredi garanti fonu oluşturulduğunu hatırlatarak, "Programlarımızın en önemli bileşenlerinden birisi enflasyonsa diğeri cari açığı sürdürülebilir bir patikaya çekmek. İhracatçıyı desteklemek bizim için en önemli önceliklerden birisi. Biz ihracat için kredi imkanlarını seferber ettik. Reeskont kredi faizi, şu anda yüzde 29 civarında. Dolayısıyla biz ihracatçıya sübvansiyonlu kredi imkanı sunuyoruz. İhracatçının da faizinin neredeyse yüzde 40-50'sini devlet ödüyor. 2024 yılında ihracatçı için kullandırdığımız krediler rekor kırarak 49 milyar dolara ulaştı. Sadece büyükler yararlanmadı, 18 bin ihracatçı yararlandı ve bunun yüzde 83'ü KOBİ." diye konuştu.
Bu yıl Türk Eximbank'ın sermayesini ve kredi imkanlarını artıracaklarını da bildiren Şimşek, "İhracatı en güçlü şekilde desteklemeye devam edeceğiz. Önümüzdeki aylarda ihracatçının finansmana erişimini artıracağız, maliyetlerini aşağı çekeceğiz, Eximbank'ın imkanlarını artıracağız." ifadesini kullandı.
"Kredi kefalet sisteminde kullanılmamış 111 milyar liralık kaynak bulunuyor"
Şimşek, yatırımların artması ve dış ticaret açığını azaltmaya yönelik alanlara öncelik verildiğini aktararak, kredi kefalet sisteminde kullanılmamış 111 milyar liralık kaynak olduğunu söyledi.
"ABD'li markalar Türk üreticilerle temasta"
ABD'nin açıkladığı vergi tarifelerine ilişkin soruya ise Şimşek, "Bizim kitabımızda karamsarlık yok. ABD'nin yeni bir politika seti var. Bizim fırsat tarafına da bakmamız lazım. ABD'nin bize getirdiği ilave gümrük vergisi yüzde 10. Asyalı üreticilerin yerinde olsam ABD piyasasında bizim 3-5 katımızda vergilerle karşı karşıya kaldıkları için rekabet avantajları yok, ben üretimi Türkiye'ye kaydırırdım." yanıtını verdi.
Şimşek, yüzde 10'luk ilave gümrük vergisine tabi olup sanayi üssü olan ülkenin Türkiye olduğunu vurgulayarak, "ABD'nin çok iyi bilinen bazı markalarının Türk üreticilerle temasta olduğunu biliyoruz. Sonuç olur olmaz onu bilemem. Biz menşei konusunu da yakında çalışıyoruz. Özellikle Asya'da serbest ticaret anlaşmamız olan birkaç ülke var. Onların bu konuyu istismar etmeleri halinde gözden geçireceğimizi de buradan net bir şekilde ifade edeyim." açıklamasında bulundu.
Ülkede fiyat istikrarıyla birlikte özel sektörün önünü görebileceğini aktaran Şimşek, "Enflasyondaki düşüş devam ederse finansal koşullar bu boyutlarda sıkı kalmaz. Küresel büyüme de yavaşlayacaksa küresel olarak da faizler de düşmeye devam edecektir. Doğruları yapıyorsanız ortalık yatışınca yeniden olumlu bir patikaya ülke girer. Şu anda onun tekrar arifesindeyiz. Şoklar yaşandı, olumsuz etkileri tam olarak gördük." ifadesini kullandı.
"Denetimler sıkılaşacak"
Bakan Şimşek, gelecek birkaç hafta içinde Londra ve Doha'da yatırımcılarla görüşeceğini belirterek, "Bizim için önemli olan doğrudan yatırımlar veya sermaye benzeri uzun vadeli yatırımlar. Yani 10 yıl vadeli ve üstü kaynak. Ortalık yatıştığında büyüme potansiyel olarak yüksek yerlere gelecektir. Türkiye'nin büyüme potansiyeli yüksek." dedi.
Kayıt dışılıkla mücadelenin dozunun çok hızlı artacağını kaydeden Şimşek, bu kapsamda Gelir İdaresi'nde yeni bir yapılanmaya gidildiğini aktardı.
Şimşek, kazanıp da vergi vermeyenleri takip ettiklerini, inceleme başlatılmayan bir kesim olmadığını, OSB ve hal gibi yerlerde de denetimlerin daha sıkı olacağını vurguladı.
(Bitti)