Haberler

Hatay'daki Darbe Girişimi Davası

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Hatay'da Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında açılan, sözde "Hatay sıkıyönetim komutanı" olarak belirlenen dönemin 39.

Hatay'da Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında açılan, sözde "Hatay sıkıyönetim komutanı" olarak belirlenen dönemin 39. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Hasan Polat ve eski emniyet mensuplarının da aralarında olduğu 39'u tutuklu, 3'ü tutuksuz, 2'si firari 44 sanığın yargılandığı davada, 2 eski polis memurunun adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verildi.

Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın duruşmasına, söz konusu tarihte Hatay'da 39. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı, 121. Serinyol Er Eğitim Alayı ile Garnizon Komutanlığında görevli askerler, görevden ihraç edilen polisler ile muhtar ve kardeşinin de aralarında bulunduğu tutuklu, tutuksuz sanıklarla avukatları ve tanıklar katıldı.

Tutuklu sanıklardan dönemin 39. Mekanize Piyade Tugay Komutanı eski Tuğgeneral Hasan Polat, hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.

Hakkında suçlama yapanların doğruyu söylemediğini iddia eden Polat, sıkıyönetim direktifinden haberinin olmadığını kaydetti.

Bir yazı geleceğinden haberinin olduğunu dile getiren Polat, "Ama bu yazının içeriğini bilmiyordum. Ben bu evrak geldiğinde aklımda Türkiye'nin Suriye'ye gireceği düşüncesi oldu. Evrağı görünce attım, 'böyle emir olmaz' dedim. Kimseye darbeyle ilgili emir vermedim. Uygulanacak demedim." ifadesini kullandı.

Tanık Ş.B, 15 Temmuz gecesi karargahta yaşananları anlattı.

O gece karargahta nöbetçi olduğunu, kişiye özel bir evrak geldiğini, bunun daha sonra "sıkı yönetim direktifi" olduğunu öğrendiklerini belirten Ş.B, "Gelen evrak kişiye özel olduğu için tugay komutanınaydı. Hasan Polat'ı aradım ve bir evrak geldiğini söyledim. Konusunun ne olduğunu sordu, sıkı yönetim tedbirleri yazdığını söyledim. Telefonda bana 'tamam geliyorum' deyip kapattı." diye konuştu.

Tanık Ş.B, tutuklu sanık Hasan Polat'ın 16 Temmuz sabahı ise gözaltına alındığını kaydetti.

Tanık C.B, başka bir dosyadan tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS üzerinden bağlanarak eski polis tutuklu sanık Hakan Bıyık hakkında bildiklerini anlattı.

Bıyık ile 1988-1992 yıllarında polis kolejinde birlikte okuduklarını aktaran C.B, izinli olduklarında sohbet toplantılarına katıldıklarını söyledi.

C.B'nin anlattıklarını kabul etmeyen sanık Bıyık, tanıkla sadece okuldan arkadaş olduklarını ancak sohbet ortamlarına gitmediğini ileri sürdü.

Diğer sanıklar da savunmalarını yaparak mahkeme heyetinden tahliyelerini istedi.

Tutuklu sanıklardan eski polis memurları Ali Çabuk ve Cengizhan Daydaylıoğlu'nun adli kontrol şartıyla tahliyesine karar veren mahkeme heyeti, diğer tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 16 Ekim'e erteledi.

Kaynak: AA / Güncel
Hakkında yakalama kararı çıkarılan Netanyahu'dan ilk açıklama: Tüm hedeflerimize ulaşana kadar geri adım atmayacağız

UCM'nin yakalama kararına Netanyahu'dan ilk tepki

Uğruna savcının makamında ölümle tehdit edildiği başhemşire Tuğçe Toptemel'den skandal ifade: Vicdanım rahat

Uğruna savcının makamında ölümle tehdit edildiği başhemşire "Vicdanım rahat" dedi

TSK'dan ihracı istenen teğmenlerin avukatlarından açıklama: Tören ilgili yönergeye uygun icra edilmiştir

Teğmenlerin avukatlarından ortak açıklama! MSB'nin suçlamasına yanıt verdiler

Narin'in sol avucunda saç teli ve kıl örneği bulunmuş

Narin'in avucunda davanın seyrini değiştirebilecek delil

title