Harp Harp Okulu Öğrencilerinin Darbe Girişimi Davası
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin, aralarında Hava Harp Okulu öğrencilerinin de bulunduğu 72'si tutuklu 75 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması, sanıkların savunmalarının alınmasıyla sürüyor.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin, aralarında Hava Harp Okulu öğrencilerinin de bulunduğu 72'si tutuklu 75 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması, sanıkların savunmalarının alınmasıyla sürüyor.
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesince, Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısında yapılan binadaki duruşma salonunda görülen ilk duruşmada, kimlik tespiti ve iddianamenin özetlenerek okunmasının ardından tutuklu Hava Harp Okulu öğrencilerinin savunmalarının alınmasına başlandı.
Duruşmada savunma yapan tutuklu sanıklardan Hava Harp Okulu 2. sınıf öğrencisi Ahmet Acar, 15 Temmuz'da "plansız eğitim" adı altında içtima alanında toplandıklarını, darbeyle hiçbir bağlantılarının bulunmadığını savundu.
Kamp alanına girdiklerinde telefonları alındığı için dışarıda olup bitenden haberlerinin olmadığını ifade eden Acar, "Bizim vatan sevgimizle oynadılar, bizi oyuna getirdiler." dedi.
Harp Okulu öğrencisi Ahmet Bedir Alparslan Kızılyer ise darbe girişimi günü kendilerine tam teçhizatlı içtima olduğunun söylendiğini, yüzbaşı ve üsteğmenin ellerindeki listeye göre gruplara ayrıldıklarını ifade etti.
Yüzbaşı Metin Kazancı'nın "Plansız eğitim var." dediğini, kendilerini otobüse bindirdiklerini ifade eden Kızılyer, "Otobüse binince zaten uyudum. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'ne geldiğimizde şoförün konuşmasından Hava Harp Okuluna gittiğimizi öğrendim. Hiçbir şeyden haberimiz yoktu. Halk toplanmıştı, halka askeri öğrenci olduğumuz söylenince alkış koptu ve 'En büyük asker bizim asker' diye slogan attılar. Polisler geldi, teslim olduk. Hiçbir zorluk çıkarmadık." diye konuştu.
"Cezaevinde akıl vermiş olabilirler"
Mahkeme Heyeti Başkanı Hulusi Pur ise sanığın savunmasının tamamlamasının ardından TCK'nın etkin pişmanlık düzenlemesini içeren maddesini hatırlatarak FETÖ'yle ilgili bildikleri varsa söylemesi gerektiğini ifade etti.
Pur, "Böyle, böyle ifade verin diye birileri cezaevinden akıl vermiş olabilir. Aldınız demiyorum, almış olabilirsiniz diyorum. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanıp, bu örgütle ilgili bildiklerin varsa anlat." diye konuştu.
Sanık Kızılyer ise FETÖ terör örgütüyle hiçbir bağının olmadığını, kendi emeğiyle okula girdiğini söyledi.
"Uyumamız emredildi"
Sanıklardan Ahmet Hamdi Göçer ise olay günü hızla hazırlanma yönünde talimat aldıklarını, tam teçhizatlı olarak içtima alanında toplandıklarını, kamp alanından çıkmadan önce kendilerine mermi dağıtıldığını söyledi.
Gece eğitimlerinin rutin olmadığını, komutanlarının istediği zamanda yapıldığını ifade eden Göçer, şöyle devam etti:
"Acil hazırlanma çağrısını yüzbaşı Metin Kazancı verdi. İsim listelerini okudu. Araçlara bindik ve uyumamız emredildi. Polis otobüslerin yanında ilerliyordu. Bu durumdan bir darbe olduğunu çıkaramadık. Aramızda nereye gittiğimizi konuşuyorduk, merak ediyorduk. Pişman olacak bir şey yapmadım. Vatanım, ailem karşısında yüzümü kızartacak bir suç işlemedim. 8 aydır tutukluyum. Tahliyemi istiyorum."
Duruşma sanıkların savunmasının alınmasıyla devam ediyor.?