Halep'te Sivillere Yönelik Saldırılar
Diyarbakır'da, aralarında Mustazaflar Cemiyeti'nin de bulunduğu bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Suriye'nin Halep kentindeki saldırıları kınadı.
Diyarbakır'da, aralarında Mustazaflar Cemiyeti'nin de bulunduğu bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Suriye'nin Halep kentindeki saldırıları kınadı.
Mustazaflar Cemiyeti Diyarbakır Şubesi'nde bir araya gelen sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Halep kentindeki yerleşim yerlerine yönelik saldırılara tepki gösterdi.
STK'lar adına açıklama yapan Mustazaflar Cemiyeti Diyarbakır Şube Başkanı Osman Aktaş, ümmet bilincinin yitirildiği bir süreçten geçtiklerini söyledi.
Allah'ın son Peygamberi Hazreti Muhammed'in gördüğünde alnındaki damarı kabartacak cürümlerin işlendiği bir süreçten geçildiğini belirten Aktaş, "İslam coğrafyasının yerle yeksan edildiği, zalimlerin hüküm sürdüğü, kafirlerin, ektikleri fitne tohumlarının hasadını topladığı bir zamanı yaşıyoruz. Alnımızın secdeye değdiği her yerde kırımdan geçirildiğimiz aşikarken, hala umursamaz, sorumsuz tavırlarla hiçbir şey olmuyormuş gibi hareket etmenin Gayretullah'a dokunacağını unutmamalıyız." dedi.
"6 yıldır Suriye'de yaşanan katliamlar, milyonlarca Müslümanın mülteci durumuna düşmesi, Akdeniz'in, Ege'nin yuttuğu bedenlerin diriltmediği ölü vicdanlar, Halep'i gördükten sonra artık dirilmeyecek mi?" diyen Osman Aktaş, şunları kaydetti:
"Halep'te her gün Müslümanlar bombardımanlarda katledilirken, ölüm yağdıran uçakların katlettiği çocuklar neden görülmüyor? Çığlıkları neden duyulmuyor? ABD ve Rusya öncülüğünde işlenen cinayetleri örtmeye, saklamaya hangi kılıf yeterli gelir? İslam ümmetinin bugünü ve yarını hedef alınmışken, Müslüman ülkeler nasıl olur da kendi ulusal çıkarlarının esiri olurlar."
İslam ülkelerinin akan kanın durması için etkin adımlar atması gerektiğini aktaran Aktaş, "Dünya kamuoyu suskun olabilir. Ama Allah'ın ancak kardeş kıldığı Müslümanlar, yaşanan zulme daha fazla suskun kalamaz, kalmamalıdır. Bugün Suriye özelinde ekilen acılarla, İslam ümmetinin geleceğinin dinamitlenmeye çalışıldığı artık görülmelidir. Artık daha basiretli hareket ederek, topyekun olarak kurulan tuzakları bozmalı, mazlumların gözyaşını dindirmeliyiz." diye konuştu.