Gürcistan'da Başbakanın AB Müzakere Kararına Protesto

Gürcistan'da polis, Başbakan İrakli Kobakhidze'nin AB müzakerelerine dair aldığı kararı protesto ederek parlamento binasının girişlerini kuşatmaya çalışan göstericilere müdahalede bulundu.

Tiflis'te, Başbakan Kobakhidze'nin, ülkenin Avrupa Birliği'ne (AB) katılım müzakerelerinin 2028'e kadar askıya alınmasına yönelik kararı nedeniyle dün gece başlayan protesto gösterisi devam ediyor.

Bazı göstericiler parlamentonun ön kapısını korumak için kurulan çelik bariyerine farklı eşyalarla vurarak zarar vermeye çalışırken binanın bir tarafını kuşatmaya çalışan göstericiler ile polis arasında arbedeler yaşandı.

Gürcistan İçişleri Bakanlığı'na bağlı güvenlik güçleri göstericilere önce tazyikli su ile müdahale etti.

Göstericilerin de farklı eşyalar atarak karşılık vermesi sonucu güvenlik güçleri göz yaşartıcı gazı da kullanmaya başladı.

Polisin müdahalesi üzerine geri çekilen göstericiler, parlamento binasına yakın Şota Rustaveli Caddesi'ni trafiğe kapatarak barikatlar kurdu.

Yerel basına göre olaylarda birkaç kişi gözaltına alındı.

Polis ile göstericiler arasındaki arbede Şota Rustaveli Caddesi'nde devam ediyor.

AB'ye katılım müzakerelerinin 2028'e kadar gündeme alınmaması kararı

Gürcistan Başbakanı Kobakhidze, 28 Kasım'da yaptığı açıklamada, AB ile üyelik müzakerelerinin başlatılması konusunu 2028'e kadar gündeme getirmeyeceklerine yönelik karar aldıklarını duyurmuştu.

Kobakhidze, "Zor bir yol olacak. Önümüzde yaklaşık 6 yıl var, hedefimiz daha önce de söylediğimiz gibi 2030 yılında Avrupa Birliği'ne katılmaktır." demişti.

Bazı Avrupalı siyasetçileri Gürcistan'ın iç işlerine karışmakla suçlayan Kobakhidze, "Avrupa Parlamentosu, geçen 3 yılda sadece Gürcistan toplumunun değil aynı zamanda Avrupa Komisyonu ve Avrupa Konseyinin de kabul etmediği, yalan ve hakaretlerle dolu 5 kararı kabul etti." diye konuşmuştu.

Son yıllarda ülkesinin iç işlerine karışan bazı Avrupalı siyasetçilerin, AB üyeliğiyle ve AB'nin parasıyla Gürcistan'a şantaj yaptığını belirten Kobakhidze, "Bütün bunları göz önünde bulundurarak AB ile müzakerelerin başlatılması konusunu 2028 sonuna kadar gündeme almama kararı aldık. Ayrıca 2028 sonuna kadar AB'den gelecek her türlü bütçe hibesini reddediyoruz." ifadelerini kullanmıştı.

Kobakhidze, "Avrupa Birliği'ne dilenerek, tek ayak üzerinde durarak girmeyeceğiz. AB'ye onurlu bir şekilde, düzgün bir demokratik sistemle, güçlü bir ekonomiyle gireceğiz." diye konuşmuştu.

Başbakan Kobakhidze'nin kararına tepki gösteren binlerce kişi Tiflis'teki parlamento binasının önünde toplanarak protesto gösterisine başlamıştı.

Avrupa Parlamentosundan seçimlerin yenilenmesi için çağrı

Avrupa Parlamentosundan (AP) 28 Kasım'da yapılan yazılı açıklamaya göre milletvekilleri, Gürcistan'da 26 Ekim'de düzenlenen parlamento seçimlerinin sonuçlarını "ciddi usulsüzlükler olduğu" gerekçesiyle kınayarak seçimlerin bir yıl içinde uluslararası gözetim altında yenilenmesi çağrısında bulunmuştu.

AP milletvekilleri, AB'den Başbakan Kobakhidze dahil "demokratik standartların zayıflatılmasından" sorumlu görülen üst düzey Gürcü yetkililere yaptırım uygulanmasını ve Gürcistan hükümetiyle resmi temasların sınırlandırılmasını istemişti.

AB'ye katılım süreci

Mart 2022'de AB üyeliği için başvuran Gürcistan'a aday ülke statüsü, Aralık 2023'te verilmişti ancak ülkede tartışmalara neden olan "yabancı etkinin şeffaflığı" yasasının yürürlüğe konulmasının ardından AB'ye katılım süreci temmuzda durdurulmuştu.

Gürcistan'daki seçimler ve muhaliflerin gösterileri

Gürcistan'da 26 Ekim'de yapılan parlamento seçimlerini, yüzde 53,93 oy alan iktidardaki Gürcü Hayali Partisi kazanmıştı.

Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili ile muhalefet partileri, hükümeti seçimlerde hile yapmakla suçlayarak seçim sonuçlarını tanımadıklarını açıklamış ve sokak eylemlerine başlamıştı.

Cumhurbaşkanı Zurabişvili, seçim sonuçlarının iptali için 19 Kasım'da Anayasa Mahkemesine başvurmuştu.

Başbakan Kobakhidze ise seçimlerin demokratik şekilde yapıldığını belirterek, muhaliflerin "ülkede istikrarsızlık yaratma çabasında" olduğunu öne sürmüştü.