Grafikli - "Musul Barajı Tartışmaları?"

HAYDAR HADİ - Irak'taki Musul Barajı'nın yıkılması ve bunun yol açabileceği geniş orandaki su taşkını tehlikesi son günlerde ülkede en çok tartışılan konulardan biri haline geldi.

Bir yandan ülkenin ikinci büyük kenti Musul'daki terör örgütü DAEŞ ile savaş yürüten diğer yandan barajı olası saldırılardan korumaya çalışan Irak hükümetinin bu konuda meydana gelebilecek geniş çaplı zararın önüne geçip geçemeyeceğinden ise endişe duyuluyor.

Çökme tehlikesi bulunduğu ileri sürülen barajın suyla aşınan gevşek bir zemin üzerine inşa edilen temeline, kurulduğu 1985'ten bu yana bakım ekiplerinin sürekli çimento dökmek zorunda kaldığı ifade ediliyor.

Irak Su Kaynakları Bakanlığı Müsteşarı Mehdi Reşid ise konuya dair AA muhabirine yaptığı açıklamada, barajın çökme ihtimalinin gerçek dışı olduğunu ve barajın normal şekilde çalıştığını savundu.

Reşid, barajdaki bakanlık ekibinin çalışmalarının normal seyrinde sürdüğünü ve baraja 1986'den beri uygulanan çimento maddesi dolum işleminin devam ettiğini ifade etti.

"Barajdaki sorun 1986'dan önce teşhis edilmiş" diyen Reşid, "İnşa sürecinde bulunan İsviçreli uzmanlar, barajın temellerinin altındaki alçı tabakasından dolayı sürekli takviye edilmesi tavsiyesinde bulunmuştu" dedi.

Barajın onarımı

Terör örgütü DAEŞ'ten kurtarıldıktan sonra Irak Bakanlar Kurulu'nun Musul Barajı'nın tam olarak hizmet vermesi ve zarar gören bölümlerinin inşası için çalışmalara başladığını hatırlatan Reşid, bu çerçevede açılan ihalenin bir İtalyan şirketine verildiğini belirtti.

Barajın yeniden onarımı ihalesini kazanan İtalyan şirketinin henüz çalışmalarına başlamadığı bilgisini paylaşan Reşid, Irak hükümetiyle söz konusu şirket arasındaki anlaşmanın önümüzdeki 2 gün içinde imzalanacağını kaydederek, "Şirket, barajda çalışan Iraklı uzman ekibe destek verecek ve temelin dolumu konusunda modern teknolojiden faydalanacak. Barajın onarımı ve Iraklı uzmanların donatımı için yabancı şirketlerle çalışmayı tercih ettik" diye konuştu.

Irak hükümeti, barajın onarımını üstlenecek firmanın güvenliğinin sağlanması için yaklaşık 400 İtalyan askerinin de bölgeye sevk edileceğini kaydetmişti.

Terör örgütü DAEŞ, 10 Haziran 2014'te Musul'u ele geçirdikten sonra birkaç gün boyunca Musul Barajı'nı elinde tutmuştu. Ancak ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyon güçlerinin hava saldırısıyla birlikte Peşmerge güçleri barajı geri almıştı.

Barajın güvenliği

Musul kent merkezine yaklaşık 40 kilometre uzaklıkta bulunan Musul Barajı'ndaki güvenliğin Iraklı güçlerce sağlandığını bildiren Reşid, barajın ayrıca ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyon güçlerince havadan da korunduğunu söyledi.

Reşid, baraj civarında yerleşim alanı bulunduğuna işaret ederek, "Barajın bulunduğu bölgede 800'den fazla aile barınıyor. Orada ayrıca tam teçhizatlı hastane ve okul bulunuyor" şeklinde konuştu.

ABD de uyarıyor

Barajın çökme riski bulunduğu uyarısı ABD tarafından da son zamanlarda sık sık dillendirilmeye başlandı.

ABD'li ordu mühendislerinin 2 Şubat tarihinde hazırladığı raporda barajın çökme ve milyonlarca insanı sular altında bırakma riski taşıdığı bildirildi. Raporda, dünyanın en tehlikeli barajlarından biri kabul edilen Musul Barajı'nın, 2014'te kısa süreliğine DAEŞ'in kontrolüne geçtiği döneme oranla daha riskli hale geldiğine dikkat çekildi.

DAEŞ'ten kurtarıldıktan sonra baraja yeterli bakım yapılmadığına da işaret edilen raporda, barajın yakında çökebileceği ve benzeri görülmemiş bir felakete yol açabileceği uyarısı yapıldı.

ABD'nin Bağdat Büyükelçiliği tarafından yapılan açıklamada, barajin olası su taşkınına karşı boşaltılması gerektiği belirtilerek, meydana gelebilecek taşkın sonucu Dicle Nehri kenarında yaşayan yaklaşık 1 buçuk milyon kişinin etkileneceği aktarıldı.

Irak hükümeti de Musul Barajı'nın çökme tehlikesi karşısında çıkan tartışma ve tehlike sinyalleri üzerine Musul ve Salahaddin kentlerindeki vatandaşların daha yüksek bölgelere taşınması uyarısı yaptı.

Hükümet, barajın çökmesi halinde meydana gelecek taşkın tehlikesinin Musul ile sınırlı kalmayıp, Salahaddin ve oradan da başkent Bağdat'a kadar uzanacağına da dikkati çekti.

Boyu yaklaşık 3,2 kilometre ve yüksekliği 130 metre olan baraj, ülkenin 1'inci ve Ortadoğu'nun 4'üncü en büyük barajı olarak kabul ediliyor.

Iraklı yetkililer, 1984 yılında inşası tamamlanan ve elektrik üretmeye başlayan barajın yapımı sırasında bazı teknik hataların yapıldığını ve aradan geçen süre sonrası baraj üzerindeki hataların büyük risk oluşturduğunu ifade ediyor.