Gözaltına Alınan 3 Akademisyen Adliyeye Sevk Edildi

Haber-Kamera: Ümit TÜRK / İstanbul DHA

"Bu suça ortak olmayacağız" başlıklı bildiriye imza attıkları gerekçesiyle gözaltına alınan 3 akademisyen adliyeye sevk edildi. Akademisyenlere destek olmak için adliye önünde toplanan 100'e yakın akademisyen destek açıklamasında bulundu.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu Savcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında, bildiriye imza atan ve İstanbul'da ikamet eden toplam 733 akademisyenin geçtiğimiz hafta başından itibaren ifadelerinin alınmasına başlandı. Soruşturma kapsamında savcılık, Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Esra Mungan, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nden Kıvanç Ersoy ile bildiriye imza attıktan sonra işten çıkarılan Nişantaşı Üniversitesi öğretim üyesi Muzaffer Kaya ve Yeni Yüzyıl Üniversitesi öğretim üyesi Meral Camcı hakkında dün gözaltı kararı verdi. Akademisyenler Esra Mungan, Muzaffer Kaya ve Kıvanç Ersoy, Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan gözaltına alındı. Hakkında gözaltı kararı bulunan Meral Camcı'nın ise yurtdışında olduğu belirlendi. Vatan Caddesi'nde bulunan Güvenlik Şube Müdürlüğü'ne götürülen 3 akademisyen, bugün Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na sevk edildi.

ADLİYE ÖNÜNDE AKADEMİSYENLERE DESTEK AÇIKLAMASI

3 akademisyenin savcılığa sevk edildiği sıralarda adliye önünde toplanan ve çoğunluğu akademisyen olan yaklaşık 100 kişi, destek açıklamasında bulundu. Boğaziçi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Fatma Gök, "Bugün barış isteyen akademisyenler olarak Çağlayan Adliyesi'ndeyiz çünkü; arkadaşlarımız, kendilerini fikirle ifade ettikleri için emniyetteler şuan da. Onları bekliyoruz. Söylediklerinin biz de arkasındayız ve arkadaşlarımızın; barış isteyen, 'çocuklar ölmesin, ülkemizde barış içinde yaşayalım' diyen arkadaşlarımızın biran önce bırakılmalarını istiyoruz. Biz de bunun sonuna kadar takipçisi olacağız" dedi.

Türk Tabipler Birliği Eski Başkanı Prof.Dr. Gençay Gürsoy da, "Burada barış ve ifade özgürlüğü taleplerinin bedelini ödeyen arkadaşları desteklemek için bulunuyoruz. Onların işlediği suçun biz de arkasındayız" diye konuştu.