Gözaltına Alınan 16 Polis Serbest...

Tpao çalışanı Cevzet Soysal'ın 1998'de Batman'da kaçırılarak öldürülmesine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve mahkemeye çıkarılan 8 şüpheli adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı. Diğer 8 kişi ise Emniyet'teki işlemlerinin ardından serbest kaldı.

Hakkında gözaltı kararı bulunan 3 kişinin aranmasına ise devam ediliyor.

Haber-Kamera Serpil KIRKESER - Ümit TÜRK İstanbul DHA

TPAO çalışanı Cevzet Soysal'ın 1998'de Batman'da kaçırılarak öldürülmesine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve mahkemeye çıkarılan 8 şüpheli adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı. Diğer 8 kişi ise Emniyet'teki işlemlerinin ardından serbest kaldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) çalışanı Cevzet Soysal'ın 1998'de Batman'da kaçırılarak öldürülmesi olayına ilişkin geçtiğimiz günlerde soruşturma başlatmış ve aralarında polislerin de bulunduğu 19 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarmıştı.

Savcı Fuzuli Aydoğdu, Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde gözaltına alınan 16 şüphelinin ifadelerini aldı. Savcı Aydoğdu, şüphelilerden 8'inin serbest bırakılmasına karar verirken, diğer 8 kişiyi ise adli kontrol uygulaması talebiyle adliyeye sevk etti. Sabah saatlerinde Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı'na getirilen 8 şüpheli, 2. Sulh Ceza Hakimliği'nde suçlamalara karşı savunmalarını yaptı.

8 ŞÜPHELİYE YURTDIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI

8 şüphelinin üzerlerine atılı Bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürme, Silahlı terör örgütüne üye olmak, Silahlı terör örgütü kurma ve yönetme suçlarının vasıf ve mahiyeti, müsnet suçların kanunda yer alan ceza miktarları, mevcut delil durumunu dikkate alan mahkeme, şüphelileri haklarında yurtdışı yasağı koyarak serbest bıraktı.

3 ŞÜPHELİ ARANIYOR

Haklarında gözaltı kararı bulunan 3 kişinin aranmasına ise devam ediliyor.

Cevzet Soysal ile ilgili yürütülen soruşturma, bir polis memurunun ifadesi ve ailenin şikayeti üzerine yeniden açılmıştı.

2. Sulh Ceza Hakimliği tarafından serbest bırakılan şüphelilerden eski Emniyet Müdürü Ahmet Akbal ve avukatı Mehmet Öksüz, adliye önünde basın mensuplarına açıklama yaptı.

AVUKAT BİR POLİS MEMURUNUN BEYANLARI ÜZERİNE OPERASYON YAPILDI

Avukat Mehmet Öksüz, 14 Haziran'da yapılan operasyonla müvekkilimin de aralarında bulunduğu bazı polisler gözaltına alındı. İddia o ki, bir kısım faili meçhuller oldu. Bu faili meçhullerle alakalı müvekkillerimize isnatlar yöneltildi. Bu isnatların tamamı, eski İstibarat Daire Başkanı Sabri Uzun'un yakını olan bir polis memurunun beyanları üzerine yapılan bir operasyon dedi.

İsnat edilen suçlamaların çelişkili, tutarsız ve tamamen kötü niyetli beyanlar üzerine hazırlandığını ileri süren avukat Öksüz, Batman'da benzeri bir dava yürüyor. Daha öncesinde takipsizlik verilmiş, yeniden aynı beyanla Ankara'da bir dava yürüyor. Ancak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bu yönde kendisini vazifeli görmüş, yetkisiz olduğu halde, suç yeri İstanbul olmadığı halde bir operasyon yapmıştır diye konuştu.

Avukat Öksüz, bu soruşturmanın kamuoyunda faili meçhul davaları, Devrimci Karargah, Ergenekon ve Balyoz davalarını aklamak üzere Sabri Uzun'un yazdığı kitap ve bahsi geçen polis memurunun beyanları üzerine yapıldığını iddia etti.

BİR CANİ, BİR TERÖRİST GİBİ GÖSTERİLDİĞİMİ GÖRDÜM. ÇOK ÜZÜLDÜM

Serbest bırakılanlar arasında yer alan eski Emniyet Müdürü Ahmet Akbal da, Gözaltına alındıktan sonra, 17 yıl önce Doğu'da birlikte görev yaptığım arkadaşları gördüm. Gözaltına alındıktan 1 gün sonra bazı yazılı ve görsel basında benim ve bir meslektaşımın büyük puntolarla bir cani, bir terörist gibi gösterildiğimi gördüm. Çok üzüldüm diye konuştu.

Soruşturma dosyasında somut bir delil olmadığını gördüklerini dile getiren Akbal, Geçmişte organize çetelerle suç işlemiş, meslekten atılmış bir memurun çelişkili ifadeleri üzerine gözaltına alındığımızı öğrendik dedi.

Yıllarca Doğu'da Hizbullah ve PKK'ya karşı mücadele verdiklerini anlatan Akbal, bu soruşturma üzerinden birilerinin kendilerini aklamaya çalıştığını ileri sürdü. Akbal, isnat edilen suçla ilgili olarak ise O dönemde Hizbullah örgütünün işlemiş olduğu bir sürü eylemler vardı. Bu örgütün yaptığı eylemlerin bizim personelimiz tarafından da işlendiği iddiası söz konusuydu diye konuştu.