Göz Göre Göre Ölüme Gitmişler...

24 kişinin öldüğü, 13 kişinin de kaybolduğu tekne faciasında tutuklanan şüpheliler, savcılıkta verdikleri ifadede çarpıcı iddialarda bulundu. Zanlılardan Serkan Uyar'ın ifadesine göre, tekneyi kullanan Cem adlı kaptan yolcuların itirazı üzerine geri döndü; ancak olayı organize eden kişilerin telefonla yolcuları ikna ettiklerini söylemeleri üzerine tekrar yola devam etti. Yolcuların itirazından 1 saat sonra, insan kaçakçılığını organize eden Kerem Çakan adlı kişiyi arayan kaptan Cem'in, "Çok su aldık, batıyoruz" dediği ortaya çıktı.

TEKNEYİ İNTERNETTEN BULUP ALMIŞLAR

Olayda kullanılan tekneyi internette bulan Serkan Uyar'ın, sevk edildiği Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda savcılığa verdiği ifadede, gemilerde aşçılık yaptığını söylediği öğrenildi. Kendisinin de 4 metrelik teknesi olduğunu belirten Serkan Uyar'ın, "Şüphelilerden Kerem Çakan'ı, aynı mahallede büyümemizden dolayı tanırım. Murtaza Haşimi isimli kişiyi ve Abdullah Şeker isimli kişiyi şahsen tanımam, ancak sima olarak biliyorum. Tekneyi satın aldığımızdan birkaç gün önce Kerem bana gelerek, Apo isimli bir kişinin bir gezi teknesi satın alacağını, yardımcı olmamı istedi. Ben de internetten baktım, suçta kullanılan tekneyi gördüm" şeklinde ifade verdiği belirtildi.

TEKNENİN MALİYETİ 27 BİN TL

İnternette bulduğu teknenin sahibi ile irtibata geçtiğini anlatan Serkan Uyar'ın, savcılığa, "Kendi telefonumla tekne sahibini aradım. Kerem ile birlikte tekneyi görmeye Büyükçekmece'ye, Mimar Sinan limanına gittik. Orada tekneyi inceledik, Apo isimli kişi de geldi. Arabadan bakarak teknenin uygun olduğunu söyledi, biz de pazarlığını yaptık. 25 bin TL'ye anlaştık. Kerem gidip Apo'dan 27 bin TL aldı. 1.000. TL'yi bana verdi, 1.000 TL'yi kendi üzerinde bıraktı, kalan 25 bin TL'yi tekne sahibi N.A.'a verdik" dediği öğrenildi.

TEKNEYİ BAŞKASININ ÜSTÜNE YAPTILAR

Serkan Uyar'ın savcılığa şu şekilde ifade verdiği belirtildi:

"Kerem daha sonra Doğan'ı buldu ve 'Üstüne alırsan sana para veririm' diyerek Doğan'la anlaştı. Bu nedenle tekneyi Doğan'ın üzerine aldık. Ben, Kerem ve Doğan birlikte notere gittik. Kerem dışarıda kaldı. Ben Doğan ve İbrahim Ertop notere gidip satış sözleşmesi yaptık. Pazar günü Kerem beni aradı; 'Tekneyi Riva'ya götüreceğiz. Cem isimli bir kaptan var. Ancak çok iyi bilmiyorum. Sen teknelerden anlıyorsun, yardımcı ol' dedi. Kerem gelip beni arabayla evden aldı. Yanımda Doğan Odacıoğlu da vardı. Üçümüz birlikte Gazi Mahallesi'ne gidip Cem isimli kaptanı aldık. Beraber Mimar Sinan limanına gidip tekneyi aldık. Ben, kaptan Cem ve Apo isimli kişinin göndermiş olduğu; kimliğini bilmediğim, ancak Türkçe konuşmayan kişi ile birlikte tekneyle Riva'ya gittik. Kerem ile Doğan da karayolu ile Riva'ya geldi. Ben teknenin bakımını yaptım."

'YOLCULUK RİVA'DAN BAŞLADI'

İfadesinde, yolcuların beyaz minibüs ile Riva'ya getirildiğini söylediği öğrenilen Serkan Uyar'ın, "Akşam olduğunda beyaz bir minibüs geldi. Kerem de minibüsün önünden araba ile geldi. Teknenin bulunduğu yere girdiler. Minibüsten inen çok sayıda kişi, Kerem'in ve bizimle Büyükçekmece'den Riva'ya gelen ismini bilmediğim kişinin eşliğinde tekneye bindiler. Minibüs olay yerinden hemen uzaklaştı" şeklinde ifade verdiği öğrenildi.

YOLCULAR GİTMEK İSTEMEMİŞ

İfadesinde, minibüsten inip tekneye binenlerin sayısının çok olduğunu görünce buna itiraz ettiklerini söylediği iddia edilen Serkan Uyar'ın, "Doğan ile ben teknenin çok küçük olduğunu, bu kadar kişinin tekneye binemeyeceğini, yaptıklarının cinayet olduğunu Kerem'e söyledik. Ancak Kerem, 'Siz karışmayın' dedi. Tekne yola çıktı. Biz de üçümüz teknenin denize açıldığı yerden kumsala geldik. Burada teknenin arkasından baktık. Bu sırada teknenin kaptanı Cem, Kerem'i cep telefonuyla aradı, binen kişilerin gitmek istemediğini, geri dönmek istediğini söyledi. Kerem de bunun üzerine Apo diye bildiği kişiyi cep telefonuyla aradı. Ancak Apo 'Ben yolcularla konuştum, bir sıkıntı yok. Senin kaptanın korkuyor' dedi. Daha sonra Kerem de Cem'i aradı. O'na, 'Apo yolcularla konuşmuş, sıkıntı yokmuş' dedi. Cem de O'na, 'Ben 10 dakika önce geri döndüm, tekrar yola gidiyorum' dedi. Biz üçümüz oradan çıktık" şeklinde ifade verdiği öğrenildi.

TEKNEDEN KARAYA TELEFON: ABİ BİZ BATIYORUZ, TEKNE ÇOK SU ALDI

Bir saat sonra tekneyi kullanan Kaptan Cem'in Kerem'i aradığını söyleyen Serdar Uyar'ın, savcıya şöyle ifade verdiği belirtildi:

"Aradan 1 saat kadar geçtiğinde, biz araba ile gelirken, Cem Kerem'e telefon etti, 'Abi biz batıyoruz, tekne çok su aldı, hemen Sahil Güvenlik'e bildirin' dedi. Bu sırada saat 01.30 civarı idi, ancak saatin tam kaç olduğunu bilemiyorum. Telefondan sonra Kerem ellerini dizlerine vurarak, 'Battık, mahvolduk' diyerek Apo'yu aradı. Apo'ya teknenin batmak üzere olduğunu söyledi ve telefonu arabadan dışarıya fırlattı. Biz üçümüz birlikte Avcılar'da bulunan Apo'nun evine gittik. Apo evde idi, üzeri giyinikti, ayakkabıları da ayağındaydı. Bize, 'Ben Sahil Güvenlik'i aradım, teknede kardeşimin olduğunu söyledim, batıyor dedim. Ancak Sahil Güvenlik beni çok oyaladı, yerimi tespit etmeye çalıştı. Telefonu Küçükçekmece'de attım. Bir daha görüşmeyelim' dedi. Hepimiz evden çıktık. Apo, beyaz renkli bir araya binip ayrıldı, biz de Kerem ile birlikte ayrıldık. Olayı ertesi gün televizyondan öğrendim.

"POLİSE TESLİM OLDUM"

Serkan Uyar'ın, olayı televizyondan öğrendikten sonra eşini aradığını, eşinin de polislerin kendisini aradığını söylemesi üzerine, yerini polise bildirip teslim olduğunu söylediği kaydedildi.

Olayda kullanılan teknenin sahibi Doğan Odacıoğlu'nun ise ifadesinde olayla alakası olmadığını söylediği örenildi.

Doğan Odacıoğlu'nun, savcılık ifadesinde, "Benim olayla bir ilgim yoktur. Ben Serkan'ı ve Kerem'i tanıyorum. Kerem bana bir tekne alacaklarını, ancak kendisinin borçları olması nedeniyle teknenin üzerine haciz gelebileceği düşüncesi ile tekneyi benim üzerime yapmayı, bunun için de 1.000 TL para vermeyi teklif etti, ben de kabul ettim. Suçta kullanılan tekneyi benim üzerime aldık. Ancak Kerem bana henüz para vermedi. Benim mültecilerin tekneye alındığına ve taşıma işlemi yapıldığına dair bilgim yoktur. Bana tekneyi gezilerde kullanacaklarını söylediler" dediği öne sürüldü. - İstanbul