GÖRME ENGELLİ AHMET, AZMİYLE KÜTÜPHANECİ OLDU
AKSARAY'da 6 yaşında geçirdiği cilt rahatsızlığına yanlışlıkla kızamık teşhisi konan ve uygulanan ilaç tedavisi nedeniyle yaşadığı alerjiyle 'Stevens-Johnson' sendromu geçiren Ahmet Karacaer (30), görme yetisinin yüzde 90 oranda kaybetti.
AKSARAY'da 6 yaşında geçirdiği cilt rahatsızlığına yanlışlıkla kızamık teşhisi konan ve uygulanan ilaç tedavisi nedeniyle yaşadığı alerjiyle 'Stevens-Johnson' sendromu geçiren Ahmet Karacaer (30), görme yetisinin yüzde 90 oranda kaybetti. Karacaer, 2010 yılında babasından gizli girdiği, Milli Eğitim Bakanlığı'nın engelli bireyler için açtığı sınavda 92 puan alıp 'kütüphane memuru' oldu.
Evli ve 1 çocuk babası Ahmet Karacaer, 6 yaşındayken geçirdiği cilt rahatsızlığı nedeniyle ailesi tarafından hastaneye götürüldü. Karacaer'e hastanede yanlışlıkla kızamık teşhisi konulup ilaç tedavisi uygulandı. İlaç tedavisine alerjik reaksiyon gösteren Karacaer, nadir yaşanan 'Stevens-Johnson' sendromuyla görme yetisini yüzde 90 oranında kaybetti. Görme engeline karşın hayata küsmediğini belirten Karacaer, eğitimine devam etti, 2010'da lise son sınıftayken Milli Eğitim Bakanlığı'nın engelli bireyler için açtığı memurluk sınavına girdi. Karacaer, babasından gizli girdiği sınavda 92 puan alıp 'kütüphane memuru' oldu. Yaşadıklarını anlatan Karacaer, şunları söyledi
"6 yaşımda yapılan yanlış tedavi sonucu gözlerimi kaybettim. Ona rağmen eğitimimi devam ettim. Lise son sınıftayken Milli Eğitim Bakanlığı, engelli kadrosundan memurluk sınavı açmıştı. Ben de babama söyledim. Babam ise üniversite sınavına girmemi ve eğitimime devam etmemi istedi. Babamdan habersiz, okuldaki öğretmenimle birlikte başvurumu yaptık. Sınav günü, babama üniversite sınavına gireceğimi söyledim. Sınavda 92 puan alarak memurluğu kazandım. O dönemde Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği bölümünü de kazandım. Babam bu konuda tercihi bana bıraktı. Ben de 'ekonomik bağımsızlık' diyerek memurluğu tercih ettim."
'ENGELLİ ÇOCUKLARIMIZ, ENGELİRİNDEN UTANMASIN'
Şu an Fatih Sultan Mehmet Ortaokulu'nda kütüphanede memur olarak çalışan Karacaer, eğitimini de sürdürdüğünü, Anadolu Üniversite Açıköğretim Fakültesi Sosyoloji Bölümü son sınıf öğrencisi olduğunu belirtti.
Göreve ilk başladığı zamanlarda kütüphanede var olan 300'e yakın kitap sayısının zamanla arttığını ifade eden Karacaer, "Kütüphanedeki kitap sayısı azdı. Ben de çevreme, öğrencilere, velilerine, öğretmenlerine eski kitaplarını getirip kütüphanemize koyabileceğimizi belirttim. Hem bu destekler hem de Milli Eğitim Bakanlığı'nın desteği sayesinde şu an kitap sayımız arttı" dedi.
Engelli öğrencilere de seslenen Karacaer, "Engelli çocuklarımız, engellerinden utanmasınlar. İnsanlar, çocuklarını engellerinden dolayı utanıp, evlere mahkum edebiliyorlar. Kimse kendi engelinden de utanmasın, çocuklarının engelinden de utanmasın. Engelli bireylerin başarılı olup hayata tutunabilmesi açısından devletimiz çok güzel imkanlar sunuyor. Sosyal hayatımız ve kendi bağımsızlığımızı kazanmamız için eğitimin hayatımızda çok büyük bir önemi var" diye konuştu.
'BEYAZ BASTONUMUZ, GÖNÜL GÖZÜMÜZ'
Okula kendi imkanlarıyla gelip giden Karacaer, kullandığı beyaz bastonunu ise 'gönül gözü' olarak nitelendiriyor. Karacaer, "Sizler, gözlerinizle çevrenizdeki tehlikelere karşı önlem alırken, bizler de bastonlarımızla bu tehlikeleri fark edip önlemler almaya çalışıyoruz. Çevremizdeki insanlarla, yayalarla, araçlarla iletişimimizi beyaz baston sağlıyor. Şoförler, beyaz bastonu fark ettiklerinde biliyorlar ki bir görme engelli geliyor. Bunun için hem bizim sağlığımız için hem de onların yol emniyeti için gerekli tedbirleri alabiliyorlar. Bugün yolda yürürken kaldırımları, çukurları veya seyyar tezgahları bastonum aracılığıyla fark edebiliyorum dedi.
'ÖĞRENCİLERE, AĞABEYLİK YAPIYOR'
Okul Müdürü Mustafa Akkuşoğlu da Ahmet Karacaer'in, kütüphanede öğrencilere ağabeylik yaptığını belirterek, "Ahmet, burada gönül gözüyle öğrencilerimize, ağabeylik yapıyor. Görevinden ziyade kütüphaneyi de zenginleştiriyor. Kütüphanemizdeki kitap sayısını neredeyse iki katına çıkarttı. Kendisine çok teşekkür ediyoruz. Her okula bir tane 'Ahmet lazım' diyoruz" diye konuştu.
'BİZLERE KİTAP OKUMAYI SEVDİRDİ'
Kütüphaneden hizmet alan 7'nci sınıf öğrencisi Fevzi Ömer Kutlucan da Eski okulumda böyle bir kütüphane yoktu. Bu yüzden kitap okuma şansım çok olmuyordu. Şimdi ise teneffüslerde kütüphaneye gelerek kitap okuyorum, arkadaşlarımla satranç oynuyorum. Zamanımı boşa geçirmiyorum. Ahmet ağabey, okulun sevilenlerinden, o herkesin iyiliğini düşünüyor. Buradaki öğrencilerin hepsini de çok seviyor. Bizlere de kitap okumayı sevdirdi" dedi.