Görevden alınan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in tutukluluğuna devam kararı

Tutuklanmasının ardından görevden alınan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in bugünkü duruşmasında ara karar açıklandı. Mahkeme, Özer'in tutukluluğuna devam kararı verdi.
'Terör örgütü üyesi olmak' suçlamasıyla yargılanan ve tutuklanmasının ardından görevden alınan Ahmet Özer hakim karşısına çıktı. Mahkeme Özer'in tutukluluğunun devamına karar verdi.
Tutuklanmasının ardından görevden alınan CHP Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer hakkında "Terör örgütü üyesi olmak" suçlamasıyla 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle düzenlenen iddianame geçtiğimiz günlerde kabul edildi.
HAKİM KARŞISINA ÇIKTI
Görevden alınan eski Esenyurt Belediye Başkanı Özer, bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yürütülen davanın duruşması, salonunun yetersiz kalması nedeniyle Silivri Adliyesi 1 numaralı salonunda görüldü. Duruşmaya, tutuklu sanık Ahmet Özer ile avukatları, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve çok sayıda partili katıldı.
"BÖYLE BİR ŞEYLE İTHAM EDİLMEK BENİM İÇİN ZULDÜR"
Ahmet Özer, mahkemede yaptığı savunmada 150 bin lira aylık geliri olduğunu söyleyerek, "Böyle iddialarla muhatap olmak, barışa ve bilime kendini vermiş biri olarak beni yaralıyor. Yaşamım boyunca insan haklarından, demokrasiden ayrılmadım. 2011 yılından itibaren PKK ve başka bir ideolojik düşünceyle bağlantım olmadı. Böyle bir şeyle itham edilmek benim için zuldür" ifadelerini kullandı.
Özer ayrıca şöyle konuştu: "'Adlarımız farklı olsa da soyadımız Türkiye'ye aittir' sözü mesela bana aittir. Bugün barış sürecinde yürütülenler, benim yıllarca savunduğum görüşlerdir. Bu süreçten memnuniyet duyduğumu belirtmek istiyorum. Benim burada bulunmamın birinci nedeni Esenyurt Belediye Başkanı olmamdır. Ben Esenyurt Belediye Başkanı olmasaydım üniversitelerde belki de rektör olacaktım, profesör olacaktım. Ben üniversitelerde olsaydım belki de beni barış sürecinde konuşma yapmaya çağıracaklardı. Ben Esenyurt Belediyesi'ne kayyum atayacakları için buradayım. Eskiden beri 'Esenyurt'u alan İstanbul'u alır, İstanbul'u alan Türkiye'yi alır' denir. Bana bu yapılanlara Esenyurt halkının yüzde 80'i itiraz ediyor."
"İDDİALARI REDDEDİYORUM"
Hakkındaki iddiaları reddettiğini belirten Özer, "Öncelikle burada benimle ilgili olup olmadığı belli olmayan bu iddiaların hiçbirini kabul etmiyorum. Ayrıca tanık 2019'da itirafta bulunmuş. Gizli tanık 2020'de itiraflarda bulunmuş. Madem o zamanlar itirafta bulunmuş, neden o zamanlar ismimi vermemiş. Hadi o zaman söylemediler, benim adaylığım ilan edildiğinde neden gidip emniyete konuşmamışlar. Ben Belediye Başkanı olduktan sonra, Türkiye'nin en büyük ilçesini yönetirken neden gidip ihbarda ve itirafta bulunmamışlar. Bulunamazlardı çünkü ne onlar beni tanıyor ne de ben onları. Bulunamazlardı çünkü olmayan bir şeyin itirafı, ifadesi de olmaz. Biliyorsunuz ki İmralı görüşmelerinde benim ismim geçiyor ki bu iddiaları kesinlikle reddediyorum" diye konuştu.
"ÖRGÜTTE NASIL ÖRGÜTLENİLECEĞİNE DAİR PROGRAMLAR YAPTI"
Duruşmaya SEGBİS ile bağlanan tanık Hicran Berna Ayverdi, "Ahmet Özer'i 1998 yılından tanıyorum. Terör örgütünde, nasıl örgütlenileceğine dair programlar yaptığını biliyorum. Parti binasında ve mahalledeki evlerde yapıyordu. Örgütün üst düzey yetkilileriyle görüşmeler yapıldığı partide konuşuluyordu. Ahmet Özer'i, Esenyurt Belediye Başkanı olduğunda hatırladım. Kendisinin bir görevi yoktu. Akademisyen kimliği ile tanıyordum. Göç politikalarında çalışıyordu. Cemal Kavak ile görüşüldüğü konuşuluyordu. 2020'de etkin pişmanlıktan yararlandım. Oradaki etkin pişmanlıkta Ahmet Özer hakkında bir beyanım geçmedi" ifadelerini kullandı.
"CEMAL KAVAK'TAN YARDIM İSTEDİ"
Duruşmaya SEGBİS ile bağlanan gizli tanık Hermes ise, "1998–1999 yıllarında İstanbul'da kalıyordum, Esenler'de faaliyet gösteriyordum. Kendisini Cemal Kavak'ın evinde, 1999'da, örgüt içerisinde faaliyet yürüttüğüm yıllardan tanırım. Ben hem çalışıyordum hem de örgüt içindeydim. Cemal Kavak, KCK şehir yapılanmasından sorumluydu. Orada Ahmet Özer'i tanıdım. Yurt dışına gidecek bir yakını için Cemal Kavak'tan yardım istedi. Yanımda görüşmeler yapıldı. Ayrıca yurt dışındaki kişilerden akrabası için yardım istedi. 1999 yılında paralar getirerek Cemal'e teslim etti.
Daha sonra Ahmet Özer'in akrabasının yurt dışına çıkarıldığını duydum. Verilen paranın bir kısmını örgüt evleri için kullandık, bir kısmını da örgütsel işlerde kullandık. 2024 yılı seçiminden önce Ahmet Özer'in Diyarbakır'da örgütün üst düzeyleri ile görüştüğünü biliyorum. Ayrıca Ahmet Özer, 2023 Ocak ayından itibaren Ekrem İmamoğlu'nun Doğu-Güneydoğu siyasi koordinatörüydü. Örgütün ihtiyaçları oldukça bunları karşılıyordu. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmadım" şeklinde konuştu.
TANIK, MAHKEME BAŞKANININ SORULARINA YANIT VERMEDİ
Mahkeme başkanının, "Örgütle bağlantın devam ediyor mu?" sorusu üzerine gizli tanık Hermes, bununla ilgili cevap vermek istemediğini söyledi. Başkanın, "Yargılama ya da soruşturman var mı?" sorusuna da yanıt vermek istemediğini söyledi.
ÖZER TANIĞA TEPKİ GÖSTERDİ
Tanık beyanlarına karşı savunması sorulan Ahmet Özer ise, "Bir akademisyen olarak yüreğim titredi, hicap duyuyorum. Nasıl böyle tanımadığımız, bilmediğimiz insanlara iftira atıyorsunuz? Ben madem 1998 yılından beri PKK örgütünün içindeydim, niye itirafçı oldukları 2000 yılında benimle ilgili beyanda bulunmamışlar? Tanıklar benim yurt dışına çıktığımı söylüyor. Belirtilen yıllarda pasaport kayıtlarımdan görülebilir. Ben o yıllarda yurt dışına da çıkmadım. Benim Toroslar Belediye Başkan adaylığımı Fikri Sağlar ve Karayalçın istemiştir. Ben onların talebi üzerine aday oldum. Ben Cemal Kavak isminde birini tanımıyorum" dedi.
TUTUKLULUĞUNA DEVAM KARARI
Mahkeme heyeti ara kararında HTS görüşme kayıtlarında ismi geçenlerin dinlenmesine ve eksik hususların giderilmesine karar vererek duruşmayı 14 Temmuz'a ertelerken; Özer'in de tutukluluğuna devam kararı verdi.
NE OLMUŞTU?
"Silahlı terör örgütü PKK/KCK üyesi olmak" suçundan tutuklanmasının ardından Esenyurt Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan ve suç örgütüne yönelik soruşturmasında da şüpheli konumda bulunan Ahmet Özer,ifadesinin alınmasının ardından savcılıkça tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edilmişti. Hakimlik Özer'in tutuklanmasını kararlaştırmıştı.