Semanur'un ölümünde mahkeme karara "dur" dedi! Tırnaklarında erkek DNA'sı çıktı

Haberi DinleHaberi Dinle
0:00/0:00
Semanur'un ölümünde mahkeme karara 'dur' dedi! Tırnaklarında erkek DNA'sı çıktı
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Ankara'da binicilik eğitmeni Semanur Arslan'ın geçen yıl Ferhat D'nin oturduğu gökdelenin 43. katından düşerek hayatını kaybettiği olayla ilgili dosya yeniden açıldı. Mahkeme, Arslan'ın tırnaklarında erkek DNA'sı bulunmasına rağmen araştırma yapılmaması, veda mesajının kaynağının olmaması, ifadelerdeki çelişkilerin giderilmemesi gibi eksiklikler nedeniyle takipsizlik kararını kararını kaldırdı.

Ankara'da binicilik eğitmeni Semanur Arslan (27), geçen yıl 20 Ekim'de, arkadaşı Ferhat D.'nin Çankaya ilçesi Konutkent Mahallesi'nde oturduğu gökdelenin 43'üncü katındaki penceresinden düşerek hayatını kaybetti. Olay sırasında evde bulunan Ferhat D. ve Ezgi Ö., gözaltına alındı ve ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.

"VEDA MEKTUBU" DOSYAYA GİRDİ

Ferhat D. ifadesinde, Semanur Arslan'ı tanımadığını, olay sırasında başka odada olduklarını ve dışarı çıktıklarında onu göremediklerini ileri sürdü. Ezgi Ö. ise Arslan'ın, erkek arkadaşı ile problemleri olduğunu ve sürekli ağladığını iddia etti. Semanur Arslan'ın ölümüyle ilgili soruşturmada, şifreli olan cep telefonunda yapılan incelemede Arslan'ın yazmış olabileceği ileri sürülen bir veda mektubu da dosyaya girdi. Arslan'ın notunda, "Herkes suçlu. Herkesi kendi vicdanıyla baş başa bırakıyorum. Mahşerde görüşürüz" ifadelerinin yer aldığı belirtildi.

Semanur'un ölümünde mahkeme karara 'dur' dedi! Tırnaklarında erkek DNA'sı çıktı

BAŞSAVCILIKTAN TAKİPSİZLİK KARARI

Olayla ilgili soruşturma kapsamında, Ferhat D. ile arkadaşı Ezgi Ö.'nün ifadelerinin alınması, yapılan otopsi ve toksikoloji raporlarının çıkmasının ardından, 'yeterli şüphe oluşturacak delil bulunmaması' nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, geçen mayıs ayında dosya hakkında takipsizlik kararı verdi.

Kararda, Arslan'ın telefonundan imaj kaydı alınamadığı ve inceleme yapılamadığı, Arslan'ın HTS incelenmesinde herhangi bir şüpheli görüşmesinin olmadığının tespit edildiği ve yapılan otopsi raporunda ölüm sebebinin iç ve dış kanama sonucu meydana gelmiş olduğunun belirtildiğine yer verildi. Şüphelilerin beyanlarının aksini gösteren bir delile rastlanılmadığı ve Arslan'ın veda mektubu olduğu değerlendirilen yazının intihara delil sayıldığı vurgulandı.

BAKANLIK KARARAİTİRAZ ETTİ

Takipsizlik kararına, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Arslan ailesinin avukatları itiraz etti. Dosya, Ankara 2'nci Sulh Ceza Hakimliği'ne taşındı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, hakimliğe sunduğu itiraz dilekçesinde, soruşturmanın eksik yürütüldüğüne dikkat çekti.

TAKSİ ÇAĞIRIP EŞYALARINI HAZIRLAMIŞ

Dilekçede, Semanur Arslan'ın ölümünden önce taksi çağırdığı, eşyalarını hazırlayıp salona koyduğu belirtildi. Semanur Arslan'ın telefonunun da incelenmediği vurgulanarak, "Savcılık tarafından gerekli ve yeterli araştırma yapılmaksızın kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Maktulün kullanmakta olduğu telefonun incelemesi yapılmamıştır. Maktulün olay yerinden ayrılmak için taksi çağırmış olması, valizini ve eşyalarını hazırlayıp salona koyması, intihar etmeyi düşünen bir kişinin yapacağı hazırlıklar olmayıp bu durum hayatın olağan akışına aykırıdır. Dosyada bulunan, arka planı pembe tonlarda ekran üzerinde görülen veda yazısı şeklindeki yazının, maktulün sosyal medyasında paylaşıp paylaşmadığı belli olmadığı gibi maktul tarafından yazılıp yazılmadığı da kesin değildir" ifadeleri yer aldı.

Semanur'un ölümünde mahkeme karara 'dur' dedi! Tırnaklarında erkek DNA'sı çıktı

"VEDA MESAJININ KAYNAĞI YOK"

Ailenin avukatı Can Lafcı da dilekçesinde, savcılığın soruşturmayı yüzeysel yürüttüğünü, şüphelilerin beyanlarının kamera kayıtlarıyla uyumlu olduğu gerekçesiyle sonuca varılmasının hatalı olduğunu, 'veda mesajı' olarak değerlendirilen ekran görüntüsünün kaynağının, hangi platformdan alındığının, saati ve IP bilgileri gibi teknik verilerin dosyada yer almadığını vurguladı. Lafcı, Arslan'a ait cep telefonunun şifre nedeniyle açılamadığı belirtilmesine rağmen bu mesajın nasıl elde edildiğinin belirsiz olduğunu, dolayısıyla dijital incelemenin yetersiz kaldığını ifade etti. Ayrıca dilekçede; mağdurun yakın çevresinin ifadelerine başvurulmadığı, cinsel saldırı ya da fiziksel şiddet bulgularının incelenmediği, kanında tespit edilen 'benzoilekgonin ve pregabalin' maddelerinin etkilerinin de değerlendirilmediği ifade edilerek, otopsi raporunun yetersiz olduğu savunuldu.

DOSYA YENİDEN İNCELENECEK

İtiraz dilekçeleri ve dosya kapsamını değerlendiren mahkeme, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın takipsizlik kararını kaldırdı. Mahkeme kararda, soruşturmanın eksik yürütüldüğü ve birçok kritik hususun aydınlatılmadığını belirtilerek, mağdurun cep telefonunun şifre nedeniyle açılamadığı, buna rağmen 'veda mesajı' olarak nitelendirilen ekran görüntüsünün, hangi cihazdan ve hangi platformdan elde edildiğinin araştırılmadığı, şüphelilerin 'mağdur intihar edecek psikolojideydi' şeklindeki beyanlarının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, şüpheli anlatımları arasında çelişki bulunmasına rağmen bu beyanların karara esas alındığını belirtti.

Semanur'un ölümünde mahkeme karara 'dur' dedi! Tırnaklarında erkek DNA'sı çıktı

TIRNAK ARALARINDA ERKEK DNA'SI TESPİT EDİLDİ

Kararda ayrıca; HTS kayıtlarının yalnızca tespit edilip içeriğinin analiz edilmediği, mağdurun sık iletişim kurduğu kişilerin tespit edilerek ifadelerine başvurulmadığı, mağdurun babasıyla uzun süredir görüşmediği bilinmesine rağmen yalnızca onun ifadesine başvurulduğu, anne ve kardeşlerinin dinlenmediği, tırnak aralarında tespit edilen erkek DNA'sının kimliğinin belirlenmediği, bu DNA örneklerinin tespit edilecek şüphelilerden alınacak örneklerle karşılaştırılması gerektiğinin altını çizdi. Mahkeme, bu eksikliklerin giderilmesi ve ilgili kişilerin ifadelerinin alınmasının ardından yeniden değerlendirme yapılmasına karar verdi. Böylece, Semanur Arslan'ın ölümüne ilişkin soruşturma yeniden açılmış oldu.

"KARAR AİLENİN ENDİŞELERİNİN HAKLI OLDUĞUNU GÖSTERDİ"

Avukat Can Lafcı, Semanur Arslan'ın ölümüyle ilgili soruşturmanın intihar, cinayet veya intihara teşvik yönünden başlatıldığını belirterek, "Soruşturmanın açılmasının en önemli gerekçelerinden biri, Semanur'un telefonunda bulunduğu iddia edilen veda mesajıydı. Telefonun şifresi hiçbir şekilde açılamamasına rağmen bu mesajın nasıl elde edildiği, hangi sosyal medya platformundan paylaşıldığı, IP logları ve dijital kaynaklarının tespit edilmediği belirlendi. Mahkeme, bu konular aydınlatılmadan dosyanın kapatılmasını hatalı buldu. Ayrıca şüphelilerin, Semanur'un psikolojisini ayrıntılı biçimde anlattıkları görülüyor. Ancak kendisiyle yeni tanıştıkları düşünüldüğünde bu ifadeler hayatın olağan akışına aykırı bulundu. Aile elbette çok acılı. Evlatlarını kaybettiler, bu acının tarifi yok. Ancak mahkemenin verdiği bu karar, en azından soruşturmanın tüm yönleriyle, eksiksiz biçimde yürütülmesi adına onlar için umut verici oldu. Aile, başından beri dosyanın eksik incelemelerle kapatıldığını söylüyordu. Bu karar, o endişelerinin haklı olduğunu gösterdi. Artık bu süreçte en önemli beklentileri, soruşturmanın derinleştirilmesi ve olayın tüm yönleriyle aydınlatılması" dedi.

"YÜKSEKTEN DÜŞME DOSYALARI YÜZEYSEL KAPATILMAMALI"

Lafcı, mahkeme kararının yalnızca Semanur Arslan dosyası açısından değil, genel olarak Türkiye'deki kadın cinayetleri bakımından da önemli olduğunu vurgulayarak, "Son dönemde kadın cinayetleri ve yüksek katlı binalardan düşme olayları artıyor. Bu nedenle bu tür vakalar çok daha hassas ve titiz biçimde soruşturulmalı. Özellikle yüksek katlı binalardan düşme şeklinde yaşanan kadın ölümleri neredeyse rutin hale geldi. Yüksekten düşme dosyalarının artık yüzeysel biçimde kapatılmaması, tüm detaylarıyla incelenmesi gerekiyor" dedi. Avukat Lafcı, dosyada şu ana kadar hiçbir tutuklama kararı verilmediğini hatırlattı.

NOT DEFTERİNE YAZDIĞI NOTLAR ORTAYA ÇIKMIŞTI

Semanur Arslan'ın, ölmeden önce not defterine yazdıkları geçen yıl ortaya çıkmış, el yazısı ile yazdığı notta, "Hayırla ve sağlıkla çok param var ve zenginim. İhtiyacım olan bütün güce, saygıya, sevgiye ve güvene sahibim. Güvendeyim, etrafımdaki kötü herkesten arındım. Annem beni koşulsuz ve sonsuz seviyor. Mutluyum ve bütün yardıma ihtiyacı olanlara yardım edecek güce sahibim. Çok zenginim; çünkü vücudumun her uzvu sağlıklı, temiz ve güvende" ifadeleri yer almıştı.

Semanur'un ölümünde mahkeme karara 'dur' dedi! Tırnaklarında erkek DNA'sı çıktı

"BENİM KIZIM ASLA İNTİHAR ETMEDİ"

Semanur'un annesi Elif Karaca ise olay sonrası yaptığı açıklamada, "Çıplak ayakla benim kızım nereye gider? Benim kızım otoparka niye insin? Benim kızımın arabası yok. Benim kızım öyle bir şey yapsa neden taksi çağırsın evine dönmek için? Kızım eve dönemedi. Benim kızımın dönmesine izin vermediler. Benim kızım mümkün değil intihar etmez. Hayat dolu bir çocuktu. Benim kızım asla intihar etmedi" demişti.

Semanur'un ölümünde mahkeme karara 'dur' dedi! Tırnaklarında erkek DNA'sı çıktıSemanur Arslan'ın annesi Elif Karaca

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
Haberler.com
500

Yorumlar (10)

Haber YorumlarıSeyit Adnan Diri:

Kızına sahip çıkmadın bari ortalığı bulandırma

Yorum Beğen8
Yorum Beğenme112
yanıtYanıtla
Haber YorumlarıEngin Çalık:

senin başına gelince bizde aynısını düşünürüz her kimsen

yanıt42
yanıt2
Haber YorumlarıThranduil:

Babanda anana sahip çıkamamış belli ki sen doğmuşsun.

yanıt28
yanıt3
Haber YorumlarıAlkurt:

Kizlar keko ve kirro lardan uzak durun, ayrilmaya kalktiginizda gururuna yedirmez affetmezler ve sonuc ortada

yanıt5
yanıt0
Haber Yorumlarıorhan eren:

takipsizlik karari veren inceleme yapmayan sorumsuz savcilar savcilik gorevinden atilmalidir.

Yorum Beğen85
Yorum Beğenme0
yanıtYanıtla
Haber YorumlarıSadık:

Laik hayat

Yorum Beğen8
Yorum Beğenme33
yanıtYanıtla
Tüm 10 yorumu okumak için tıklayın Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title