"Göç, Kadın, Gençlik ve Çocuklar" Konulu Panel
Gaziantep Üniversitesi'nde gerçekleştirilen "Göç."
Gaziantep Üniversitesi'nde gerçekleştirilen "Göç: Türkiye'nin ve Dünyanın Gerçeği Uluslararası Sempozyumu" kapsamında, "Göç, kadın, gençlik ve çocuklar" konulu panel düzenlendi.
Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen ve başkanlığını Uluslararası Göç Örgütü IOM Meltem Ersan'ın yaptığı panele, Gazeteci-Yazar Nermin Bezmen, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Aile Toplum Hizmetleri Genel Müdürü Ömer Bozoğlu, Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Tatlıdil, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Banu Akadlı Ergöçmen ve Çukurova Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Gümüş konuşmacı olarak katıldı.
Panel Başkanı Meltem Ersan, 20. yüzyılda hız kazanıp 21. yüzyılda da damgasını vuran ulusal ve uluslararası göç bazında insan hareketliliklerinin çok ciddi çeşitlilik gösterdiğini söyledi. Ersan, "Göç ister ekonomik, ister zorunlu nedenlerle gerçekleşmiş olsun göç olunan mekanla olunan etkileşimde kadınların, erkeklerin, gençlerin ve çocukların genellikle farklı deneyimleri olmaktadır. Göçün tipi, göç edenin sosyo-ekonomik statüsü, ailevi durumu, geride bırakılan mekan ile yeni gidilen mekandaki sosyal, kültürel ve ekonomik yapıyla da bağlı olarak farklılık göstermektedir" dedi.
Gazeteci-Yazar Nermin Bezmen, göç konusunda kendi yaşamından bir kesit sunacağını ifade ederek, geçmişinin gönülsüz göçlerin vefakar, fedakar ve ardı kesilmeyen savaşlarla sorunlar yumağında doğan çocuklarla ve ergenliğe eren gençlerle, yaşlanıp ölen büyüklerle dolu olduğunu söyledi. Bezmen, "Geçmişimde, çocukluklarını bilmeden gençliğe, gençliklerini tadamadan ihtiyarlayıp yorgunluğa eren büyüklerim var. Değişen sınırlarla beraber değişen dünya ve ayıp kavramlarının gölgesinde yaşanan, her daim şartlar ne olursa olsun insani duygular, aşklar, kalp kırıklıkları, kurulan hayaller var. Edebiyat dünyasına göç ile olan ilgimle atalarıma ait ulaştığım gerçekler sonunda bende bıraktığı ızdıraplar, hüzünler sinsilesi var" diye konuştu.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Aile Toplum Hizmetleri Genel Müdürü Ömer Bozoğlu, "Göçün toplumun dezavantajlı dediğimiz korunması ve desteklenmesi gereken bu bireylerin, göç gibi sorunlu bir alanla karşılaştıklarında bu dezavantajlarının daha da artarak, katlanarak devam eden sorunlarını nasıl bir çözüm ve ne tür sorunlar beklediği noktasından bakıldığında farklılıkların var olduğu görülmektedir. Yaşadığımız coğrafyaya baktığımız zaman göç hareketliliğinin hem yurt içinde hem yurt dışında göç alan bir ülke noktasına gelmekteyiz. Göç bu coğrafyada kaçınılmaz ve var olan bir olgu olup, bundan sonraki dönemde de var olmaya devam edecektir" dedi.
Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Tatlıdil, göçün tarihisel boyutu hakkında vererek, dönemsel olarak göç olgusu üzerine yapılan çalışmalara değindi. 90'lı yıllarda dünyanın yeni bir sürece girdiğini ve buna küreselleşme denildiğini ifade eden Prof. Dr. Tatlıdil, bilişim teknolojisinin etkin biçimde hayatımıza girmesi, kitle iletişim araçlarının yine etkin olarak kullanılması, üretilen bilginin küresel geri dönüşümünün sağlanması, küresel dünyada hangi coğrafi bölgede yaşanırsa yaşansın insan üzerinde farklı bir etki yaratmaya başladığını ifade etti.
Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Banu Akadlı Ergöçmen, dünya ölçeğinde her 33 kişiden birisinin göçmen olduğunu ifade ederek, 214 milyon insan bulunduğu ülkeden başka bir ülkede yaşadığını ve son 10 yılda bu rakam 65 milyon kadar arttığını söyleyerek, Türkiye'nin göçmen oranı bakımından dünyada düşük ülkeler arasında yer almakta olduğunu ifade etti.
Çukurova Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Gümüş, uzun yıllardır Adana'da düzenli olarak anket yaptığını ve bu anketler sonunda Adana'nın doğu tarafından şehre girişinde daha çok ülkemizin doğu kesiminden göç edenlerin bulunduğunu ifade ederek, eşit erkek ve kadın üzerinde yapılan bu çalışmalarla sonunda bölgenin ekonomik, siyasi, kültürel, eğitim yapısı gibi bir çok bilgiye ulaşıldığını söyledi. - GAZİANTEP