Global Alkol Politikaları Sempozyumu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Hayatın hangi alanına bakarsanız bakın, birçok arızi durumun, birçok yıkıcı sorunun alkol yüzünden kaynaklandığını, alkolün bütün kötülüklerin anası olduğunu görürsünüz" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Hayatın hangi alanına bakarsanız bakın, birçok arızi durumun, birçok yıkıcı sorunun alkol yüzünden kaynaklandığını, alkolün bütün kötülüklerin anası olduğunu görürsünüz" dedi.
Türkiye Yeşilay Cemiyeti tarafından Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) işbirliğinde düzenlenen Global Alkol Politikaları Sempozyumu'nun resmi açılışında konuşan Erdoğan, insanları, alkolden, alkolün zararlı etkilerinden, toplum sağlığı için artık çok ciddi bir tehdit haline gelen alkol bağımlılığından korumak ve kurtarmak için tedbirler almak zorunda olduklarını belirterek, "Zira ben babayım, insanım, Başbakanım, sorumluluğumun gereği budur" ifadelerini kullandı.
Alkolün topluma hiçbir yararı olmadığı gibi zararı bulunduğunu, alkol bağımlılığının, yaşam tarzı olarak savunulacak hiçbir yanı olmadığını ifade eden Erdoğan, alkol kullanımının, dünyada, toplum ve insan sağlığını tehdit eden öncelikli meselelerden birisi olduğuna işaret etti.
Tespitlere göre, dünya nüfusunun yarısının alkollü içkiler tükettiğini kaydeden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Buna karşın alkol, Avrupa Eylem Planı'nda tespit edildiği üzere, dünyada sağlığın bozulmasına ve erken ölüme neden olan üç faktörden birisidir. Dünya genelinde her yıl, yaklaşık 300 bini 15 ila 29 yaş arasında olmak üzere 2,5 milyon kişinin alkole bağlı nedenlerden yaşamını kaybettiği tahmin ediliyor. Küresel olarak, bütün kadın ölümlerinin yüzde 1,1'i alkole bağlı iken, erkeklerde bu oran yüzde 6,2'ye kadar yükseliyor. Öte yandan, alkol kullanımı bulaşıcı ve bulaşıcı olmayan hastalıklar üzerinde de ciddi bir etkiye sahip. Alkol kullanımının özellikle tüberküloz ve AIDS gibi bulaşıcı hastalıkların yol açtığı sağlık yüküne önemli oranda katkı sağladığına ilişkin pek çok kanıt mevcut. Akciğer hastalıkları, kanser, ruhsal bozukluklar gibi 60 farklı hastalığın nedeni de yine büyük oranda alkollü içki tüketimine dayanıyor."
-"Bazı medya grupları bana saldıracak"-
Şiddet, suç, intihar, aile içi sorunlar, sosyal problemler ve trafik suçları gibi alkolün daha tehlikeli ve yıkıcı sonuçları olduğunu dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle trafik suçları. Hep söylüyorum, bir vatandaş, alkolsüz olarak trafikte gidiyor ama karşı taraftan alkollü birisi geliyor ve o alkollü, alkolsüz olan vatandaşın maalesef hattına girerek veya ona çarparak ölümüne neden oluyor. O alkolsüz aracını kullananın suçu nedir- Günahı nedir- Bir kaç ay geçiyor, o alkollü cezaevinden çıkıveriyor. Ölen öldüğüyle kalıyor, öbürüyse elini kolunu sallayarak yine dolaşıyor. Şimdi bunun üzerinde de çalışıyoruz. Böyle olamaz. Elinde silahıyla vurduğu zaman katil, cezası çok yüksek; ama alkollü olarak vurup öldürdüğünde 'alkollüydü', bundan dolayı ceza hafifletici. Böyle bir mantık olamaz, bunun üzerine gideceğiz. Biliyorum, bazı medya grupları bundan dolayı bana saldıracak. Milletimin sağlığı için varsın bana saldırsınlar."
İş yeri problemleri gibi birçok toplumsal sorunun kökeninde, kaynağında yine alkollü içki tüketimi ve alkol bağımlılığı olduğunu kaydeden Erdoğan, alkol bağımlılığı ve bu bağımlılığın yol açtığı problemler yüzünden nice yuvaların yıkıldığını, ailelerin parçalandığını ve sonuçta birçok çocuğun yetim ve öksüz kaldığını anlattı.
-"Görevimiz insanımızın sağlığını korumak"-
Başbakan Erdoğan, "Hayatın hangi alanına bakarsanız bakın, birçok arızi durumun, birçok yıkıcı sorunun alkol yüzünden kaynaklandığını, alkolün bütün kötülüklerin anası olduğunu görürsünüz. Alkolün toplumsal hayatı ciddi boyutlarda sekteye uğrattığını, toplum hayatına ciddi şekilde zarar verdiğini görürsünüz. Bizim görevimiz, insanımızın sağlığını korumak, hayat hakkını savunmak, huzurlu ve müreffeh bir şekilde yaşamasını temin etmektir. Siyasetçinin görevi budur" ifadelerini kullandı.
Göreve geldiklerinden bu yana toplumun huzuruna katkıda bulunmak amacıyla sivil toplum kuruluşları ile ilişkileri geliştirdiklerini dile getiren Erdoğan, alkol, tütün, uyuşturucu gibi alanlarla ilgili Türkiye Yeşilay Cemiyeti ile böyle dayanışma ve geleceğe yürümenin kararlılığı içinde olduklarını vurguladı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, attığı ve atacağı adımlarda her zaman Yeşilay'ın yanında olacaklarını belirterek, "Güçlü bir sivil toplum kuruluşu olarak Yeşilay'ın uluslararası anlamda yapacağı çalışmalarla da inanıyorum ki, Türkiye'de böyle güçlü çıkışı oluşturması, gelecek nesillerimiz için, gelecek kuşaklarımız için hakikaten ciddi bir arazi tohumlaması olacaktır. Bu sorumluluk duygusuyla hareket ediyoruz, etmeye devam edeceğiz" dedi.
-"Önce insan dedik" -
Sağlıkta Dönüşüm Programı'nı uygulamaya koyduklarını ve Dünya Sağlık Örgütü ilkelerine dayalı bir sistem oluşturduklarını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
"Uzun ve meşakkatli bu süreçte 'önce insan' dedik. Vatandaşlarımıza evrensel sağlık koruması sağladık. Genel Sağlık Sigortası sistemini oluşturduk. Vatandaşlarımızın, yüksek kalite standartlarına ulaşan devlet hastanelerinden yararlanabilmelerini mümkün kıldık. Evrensel sağlık koruması konusunda DSÖ ile çalıştık. Özellikle Genel Direktör Margaret Chan'ın döneminde güçlenen verimli işbirliğimiz, insanı merkeze alan bu dönüşümün başarıyla hayata geçirilmesini sağladı. Bundan dolayı kendilerine teşekkür ediyorum. DSÖ ile bilhassa tütün kullanımının önlenmesi konusunda tesis ettiğimiz verimli iş birliği neticesinde, tütün kullanımının azaltılması konusunda önemli adımlar attık ve Türkiye'yi bu alanda dünyada örnek bir ülke haline getirdik. Şimdi yeni bir adım atıyoruz ve DSÖ'nün 2010 tarihli 'Alkolün Zararlı Etkilerinin Azaltılmasına İlişkin Küresel Strateji' belgesinde vurgulanan alkol tüketimi konusunda da beraber çalışıyoruz.
Tekrar ediyorum, önceliğimiz, vatandaşlarımızın sağlıklarının korunmasıdır. Bu yöndeki çabalarımızı pekiştiren uluslararası ve bölgesel çalışmaları ve uygulamaları her zaman destekledik, destekliyoruz, desteklemeye de devam edeceğiz."
(Sürecek) - İSTANBUL