Gezi Parkı Olaylarıyla İlgili 'Yalan Tanıklık' Cezası Açıklandı

Gezi Parkı olaylarının planlayıcılarından olduğu gerekçesiyle menajer Ayşe Barım hakkında başlatılan soruşturma kapsamında "yalan tanıklık" suçundan 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası alan Halit Ergenç ile 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılan Rıza Kocaoğlu hakkındaki gerekçeli karar açıklandı.

İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin gerekçeli kararında, Ayşe Barım hakkında yürütülen Gezi Parkı soruşturmasında ifade veren Ergenç ve Kocaoğlu'nun sarf ettikleri sözler ile dosya arasındaki delillerin çeliştiği ifade edildi.

Ergenç ve Kocaoğlu'nun "tanık" sıfatıyla verdikleri ifadelerinde Gezi Parkı ana davası firari sanığı Mehmet Ali Alabora ile hiçbir şekilde irtibatlarının bulunmadığını ve yalnızca sanat camiası kapsamında sektörden birbirlerini tanıdıklarını söyledikleri aktarılan kararda, buna karşın HTS kayıtlarında tarafların iletişim tespitlerinin bulunduğu kaydedildi.

Kararda, Ergenç ve Kocaoğlu'nun Alabora ile aralarındaki iletişimin Gezi Parkı olayları döneminde özellikle yoğunlaştığının açıkça görüldüğüne işaret edilerek, Gezi Parkı'nda kitlesel olarak eylemlerin yoğunlaştığı tarihte bir araya gelerek kol kola yürüyüş yaptıklarının tespit edildiği ancak "tanık" sıfatıyla alınan ifadelerinde Alabora ile herhangi bir samimiyetlerinin ve irtibatlarının bulunmadığını söyledikleri anımsatıldı.

Mahkeme kararında şu ifadelere yer verdi:

"Görgü tanığı olan sanıkların anlatımlarının Ayşe Barım hakkında yürütülen soruşturmaya herhangi bir etkisinin bulunmadığı, dinlenen tanık anlatımlarıyla karşılaştırılmasının suçun oluşması açısından herhangi bir öneminin bulunmadığı, suçun oluşması için tanık anlatımlarının hükme dayanak yapılmasının zorunlu olmadığı, sanıkların maddi gerçeği saklamış olmasının yeterli olduğu kabul edilmelidir."

Davanın geçmişi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu'nun tanık olarak alınan ifadelerinde, Gezi Parkı olaylarına ilişkin davanın firari sanığı Memet Ali Alabora ile irtibatlarının bulunup bulunmadığına yönelik sorulara verdikleri cevaplarının çelişkili olduğu belirtilmişti.

Sanıkların, ifadelerinde Alabora ile hiçbir şekilde irtibatlarının bulunmadığını, yalnızca sanat camiasında sektörden birbirlerini tanıdıklarını beyan ettikleri anlatılan iddianamede, sanıklar hakkında Gezi Parkı olaylarına yönelik 2013'e ait HTS-baz sinyal bilgisi incelenerek rapor düzenlendiği aktarılmıştı.

Raporda, sanık Ergenç ile Alabora arasında 12 kez arama-aranma-mesaj alma şeklinde iletişim tespiti bulunduğu, aralarındaki iletişimin Gezi Parkı olayları döneminde özellikle yoğunlaştığı vurgulanmıştı.

İddianamede, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunca hazırlanan rapora göre de sanıkların, Gezi Parkı eylemlerinde Alabora ile birlikte yer aldıklarına dair görüntülerin bulunduğu haber ve paylaşımlarla aynı karede fotoğraflarının olduğu kaydedilmişti.

İddianamede, Alabora ile söz konusu dönem kol kola yürüyüş yaptıklarının da tespit edildiği belirtilen sanıkların, menajer Ayşe Barım hakkında yürütülen Gezi Parkı olaylarına ilişkin soruşturma kapsamında "tanık" olarak alınan ifadelerinde yalan tanıklıkta bulundukları anlatılmıştı.

Ergenç ve Kocaoğlu'nun "yalan tanıklık" suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.

Hükmün açıklanması geri bırakılmıştı

İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesi 23 Mayıs'taki duruşmada, sanık Halit Ergenç'i 2 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırmıştı. Mahkeme, Ergenç'in yargılama sürecindeki saygılı tutumlarını dikkate alarak cezayı 1 yıl 10 ay 15 güne indirmişti.

Sanık Rıza Kocaoğlu'nu da aynı suçtan önce 2 yıl hapse çarptıran mahkeme, bu sanığın da saygılı tutumlarından dolayı cezasını 1 yıl 8 aya indirmişti.

Mahkeme, iki sanığın da sabıkası bulunmadığını bildirerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar vermişti.