Geniş Haber) "Poyrazköy Davası"Nda Savcı Beraat İstedi
84 sanıklı davada esas hakkındaki mütalaasını dosyaya sunan Cumhuriyet Savcısı 83 sanığın "üzerine atılı suçları işledikleri sabit olmadığı" ve "eylemlerinin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğu" gerekçesiyle ayrı ayrı beraatlerine karar verilmesini talep etti.
84 sanıklı davada esas hakkındaki mütalaasını dosyaya sunan Cumhuriyet Savcısı 83 sanığın "üzerine atılı suçları işledikleri sabit olmadığı" ve "eylemlerinin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğu" gerekçesiyle ayrı ayrı beraatlerine karar verilmesini talep etti. Mütalaada, sanıklardan Sadettin Doğan'ın dava sürecinde vefat etmesi sebebiyle hakkındaki davanın düşmesi istendi.
Savcı, Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Bilişim ve Teknoloji Suçları Şubesi'nin rapor içeriklerine göre sahte delil üreten kişi yada kişiler hakkında gereğinin yapılması için Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasını talep etti.
Mütalaada, "Bu haliyle Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Bilişim ve Teknoloji Suçları Şubesi'nin raporuna göre sanıkların üzerlerine atılı suçları işlemedikleri kanaatine varılmıştır. Yine dosya içerisindeki ve iddianame anlatımında yer alan ve delillerle iletişim tutanaklarının da müsnet suçlara vücut vermediği anlaşılmıştır" denildi.
84 TUTUKSUZ SANIK YARGILANIYORDU
"Kafes eylem planı", "Amirallere suikast", "Gölcük'te ele geçirilen belgeler" ile Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ve Çağdaş Eğitim Vakfı (ÇEV) yöneticileri hakkındaki iddialara ilişkin dosyaların birleştiği, 84 tutuksuz sanığın yargılandığı " Poyrazköy'de ele geçirilen mühimmat" davasında savcı esas hakkındaki mütalaasını sundu.
83 SANIK İÇİN BERAAT, 1 SANIĞA "DÜŞME" TALEBİ
Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen davada duruşma savcısı Sezai Öztürk esas hakkındaki mütalaasını celse arası dosyaya sundu. 19 sayfalık mütalaada savcı Öztürk, aralarında emekli Binbaşı Levent Bektaş, Çağdaş Eğitim Vakfı eski başkanı Gülseven Yaşer ve emekli Tuğamiral Şafak Yürekli'nin de bulunduğu 83 sanığın "Ergenekon silahlı terör örgütü üyesi olmak", "Cebir ve şiddet kullanarak yürütme organını ortadan kaldırmaya, kısmen veya tamamen görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek" ve "Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek" gibi suçlardan sanıkların üzerine atılı suçları işledikleri sabit olmadığı ve eylemlerinin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğu gerekçesiyle ayrı ayrı beraatlerine karar verilmesini talep etti. Savcı, sanıklardan eski SAT Komandosu Deniz Kıdemli Başçavuş Saadettin Doğan'ın vefat etmesi sebebiyle hakkındaki davanın düşmesine karar verilmesini istedi.
"SOMUT SUÇ UNSURU YOK"
Mütalaada sanıklar hakkında iddianamedeki suçlamalara, deliller, delillerin değerlendirilmesi ve sanıklar hakkında beraat kararı verilmesi yönünde başlıklara yer verildi. Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Bilişim ve Teknoloji Suçları Şubesi'nin 26 Mayıs 2015 tarihli raporuna göre incelenen dijital verilerde hayatın olağan akışına aykırı durumların belirlendiği anlatılan mütalaada söz konusu rapora göre dijital deliller üzerinde imaj alınma işleminin yapılmadığı belirtildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca alınan iletişim tespiti kayıtlarına göre sanıkların suç tarihleri içerisinde çeşitli mühimmatların bulunduğu bölgede herhangi bir görüşme sinyalinin belirlenemediği belirtilen mütalaada sanıklar arasındaki diğer görüşme dökümlerinde de herhangi bir somut suç unsuruna rastlanılmadığı ifade edildi.
"MÜHİMMATLAR SANIKLARLA BAĞLANTILI DEĞİL"
Mütalaada, ihbar üzerine Kadıköy'de bir evde yapılan aramada ele geçirilen flash bellekteki word dosyasında teğmenlerin kişisel özellikleri ve inançları hakkındaki detaylı değerlendirme notlarının sahte olduğu anlaşılan bir ihbara dayanılan aramada bulunduğu ifade edildi ve söz konusu belgenin sanıklara aidiyeti konusunda hiç bir kanıt bulunmadığı aktarıldı. Mütalaada ayrıca çeşitli yerlerden ele geçirilen mühimmatların da sanıklarla bağlantılı olmadığı belirtildi.
"SUÇLARI İŞLEMEDİKLERİ KANAATİNE VARILMIŞTIR"
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Kadıköy Şubesi'nde el konulan hard diskle ilgili dosyaya gelen bilirkişi raporuna da yer verilen mütalaada, rapor içeriğine göre yapılan inceleme sonucunda bir çok önemli hususta hayatın olağan akışına uygun olmayan işlemlerin yapıldığı belirtildi. Dijital delillerin olay yerine müdahale sırasındaki hali ile kalacak şekilde muhafaza edilmesi ve içeriğinin değişmediğinin garanti edilmesi gerektiği vurgulanan mütalaada, bilirkişi raporlarına göre delillerin olay yerinden ne kadar sağlıklı toplanırsa sonuçlar da o kadar sağlıklı olacağı belirtildi. Mütalaada, "Bu haliyle Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Bilişim ve Teknoloji Suçları Şubesi'nin raporuna göre sanıkların üzerlerine atılı suçları işlemedikleri kanaatine varılmıştır. Yine dosya içerisindeki ve iddianame anlatımında yer alan ve delillerle iletişim tutanaklarının da müsnet suçlara vücut vermediği anlaşılmıştır" denildi. - İstanbul