Gençler, Tarihin Bilinmeyenlerini Kaleme Alıyorlar

Bu dersin liselerde veya benzer okullarda okutulan tarih derslerinden önemli bir farkı bulunuyor; öğrenciler bir canlı kaynağa, gazete arşivlerine veya tarihi belgelere yönelerek; ya o güne kadar hiç araştırılmamış bir konuyu veya bir konunun hiç araştırılmamış bir detayını inceliyorlar. İnternette hazır bulamayacakları bir konu ile ilgili yaptıkları çalışmaların sonunda çok çeşitli konularda projeler hazırlıyorlar bu bazen bir semtin, bir kahvenin bir okulun tarihi olabiliyor bazen de bir kişinin portresi veya bir eşyanın tarihçesi olabiliyor.

2013-14 güz dönemi hazırlanan 462 projeden ilk ona seçilen projeler arasında; " Türkiye'de ilk bale ayakkabısının üretimi: İsmail Usta", "Geçmişten Günümüze Kadın Muhtarlar", "Istanbul'un Perili Köşkleri", "Gökdağ ailesinin 1915-1935 yılları arasındaki yaşantıları; Sibirya'ya sürgünleri ve Türkiye'ye zorunlu göçü" gibi projeler yer alırken, birinciliğe layık görülen proje ; " Türkiye'de ilk PC'nin yapılışı, ilk bilgisayar laboratuarı ve ilk e-mail'in öyküsü" oldu.

Projelerin değerlendirildiği Jüride yer alan ünlü Türkiye Tarihcisi Prof.Dr. Özer Ergenç yaptığı ödül töreninin açılış konuşmasında; "öğrencilerin heves ve başarılarını gördükten sonra, farklı konularda eğitim alan bu çocukların bazılarının bundan sonra tarihe yöneleceklerine iananıyorum" dedi.

Dersin fikir babası olan Bilkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdullah Atalar ;Hep aynı konuların tekrar tekrar öğretildiği bir tarih dersi yerine öğrencilerin araştırdığı, kendilerinin tarihci gibi araştırdığı ve yazdığı bu dersin öğrenciler için çekici olduğunu belirtti ve "canlı kaynakların hafızalarında belki de kaybolup gidecek bir çok konu bu sayede kayıt altına alınıyor. Ayrıca öğrencilerin tarihin nasıl incelenmesi ve değerlendirilmesi gerektiğini öğrenmeleri de bir kazanç" dedi.