Geert Wilders'dan İslam Düşmanlığına Dayanan İsrail Savunması
Hollandalı lider Geert Wilders, yayımladığı makalede İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarını 'adaletli savaş' olarak nitelendirerek Müslüman karşıtı söylemlerle savundu. Wilders, Avrupalıların İsrail'i desteklemesi gerektiğini vurguladı ve Avrupa'daki antisemitizmi sadece Müslümanlarla ilişkilendirdi.
Hollandalı ırkçı ve İslam düşmanı lider Geert Wilders, yayımladığı makalede, İsrail'in saldırılarını savunmak için Filistin'deki soykırımını Müslüman karşıtı (İslamofobi) söylemlerle gerekçelendirmeye çalıştı.
Wilders, ABD merkezli aşırı sağcı haber sitesi Breitbart'ta yayımlanan makalesinde, İsrail'in saldırılarını "adil savaş" olarak nitelendirdi.
"Avrupalı Milliyetçiler Neden İsrail'i Desteklemeli" başlıklı makalesinde Wilders, "İsrail'in yanındayız çünkü düşmanları kötü ve kötülük karşısında tarafsızlık kötüdür." ifadesini kullandı.
İsrail'in "Yahudi halkını yeryüzünden silmek isteyen güçlerle" savaştığını iddia eden Wilders, tarihsel bağlamdan koparılan bazı örneklerle Müslümanların Yahudi karşıtı olduğunu ileri sürdü. Filistin destekçisi grupların dayanışma gösterilerine karşı olduğunu aktaran Wilders, sol kesimin İsrail'den nefret ettiğini belirtti.
Wilders, Avrupalıların siyonizmi desteklemesi gerektiğini savunarak, şöyle devam etti:
"Sadece totaliter İslam tehdidine karşı cephede olduğu için değil, sadece Yahudi ana vatanını var olma mücadelesinde desteklediğimiz için değil, aynı zamanda ulusal kimliklerini korumaya çalışan uluslar için yol gösterici olması nedeniyle de İsrail'in yanındayız."
Özellikle Avrupa'daki antisemitizm vakalarını sadece Müslümanlarla ilişkilendiren Wilders, Avrupa'da Filistin ile dayanışma içinde olanları "Yahudi düşmanlığıyla" suçladı.
Hazreti Muhammed'i hedef alan Wilders, İslam'ın Yahudilere karşı nefret ideolojisi olduğunu iddia ederek, İsrail'in Filistin'deki soykırımını Müslüman karşıtı söylemlerle gerekçelendirmeye çalıştı.
Wilders, İsrail'in saldırılarını tümüyle savunarak, Filistinlilerin uğradığı soykırıma, Filistin topraklarındaki işgale, yerleşim politikalarına, ablukaya ve insan hakları ihlallerine değinmedi.