Geçici Koruma Altındaki Suriyelilerin Durumu Değerlendirildi
Başbakanlık Göç ve İnsani Yardımlardan Sorumlu Başmüşaviri Muhammed Murtaza Yetiş, Türkiye’deki Suriyeliler konusunun geçici kalıcılık yaklaşımına göre değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Başbakanlık Göç ve İnsani Yardımlardan Sorumlu Başmüşaviri Muhammed Murtaza Yetiş, Türkiye'deki Suriyeliler konusunun geçici kalıcılık yaklaşımına göre değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Başbakanlık Göç ve İnsani Yardımlardan Sorumlu Başmüşaviri Muhammed Murtaza Yetiş, İzmir Valisi Mustafa Toprak'ı makamında ziyaret ettikten sonra Vilayet Toplantı Salonundaki 'Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler' konulu toplantıya katıldı.
"KAÇARIMIZ GÖÇERİMİZ YOK"
Suriyeli mülteciler konusunu Türkiye'nin yakinen takipçisi olduğunu kaydeden Yetiş, "Suriye ile ilgili tarihi bağlarımız, komşuluk ilişkilerimiz, insani duruşumuz insan odaklı dış politika yaklaşımımız, bizim inandığımız değerler, Suriye'den gelen, ölümden kaçan insanlara nasıl davranmamız gerektiğini bize açık seçik ortaya koyuyor. Kaçarımız göçerimiz yok. Asıl mesele, bu sürecin doğru yönetilmesi, sürecin olası yan etkilerinin giderilmesi ve doğru bir yönetimle hem Türkiye'deki sıkıntıları görerek tedbirleri almak hem de Suriye'nin savaş sonrasında yeniden inşası sürecinde toplumun kendi bütünlüğünü koruyabilmesini sağlamak" diye konuştu.
GEÇİCİ KALICILIK
Muhammed Murtaza Yetiş, Türkiye'deki bütün kamu kurumlarının 2011 yılından bu yana konuyla ilgili elinden geleni yaptığını, sivil toplum kuruluşlarının da çalışmalara katıldığını ifade etti.
Savaşın hala devam ettiği ve bu noktada Türkiye'nin orta vadeli planlamalarla süreci yürüteceğini kaydeden Yetiş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bundan sonra meseleyi daha orta vadeli planlamalarla, geçicilik kavramı etrafında değil, belki bizim yeni ortaya koyduğumuz politik yaklaşım çerçevesinde geçici kalıcılık şeklinde değerlendirmek gerekiyor. Yani savaş sonrasında Suriyeliler elbette ülkelerine dönmeliler ve yeni Suriye'yi inşa etmeliler ama burada kalacaklarmış gibi planlama yapmamız gerekiyor. Eğitimi, sağlığı, toplumsal uyumu, mesleki becerileri, dil uyumu gibi bütün konularla ilgili bütün kamu kurluşularımız bir sinerji içinde planlama yapmalı. Sahadaki çalışmaları bugünün meseleleri olarak değil yarının meseleleri olarak değerlendirmek durumundayız." - İZMİR