Gazze'de havadan atılan yardım kutusunun altında can veren çocuğun ailesi isyan etti

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Gazze Şeridi'nde 14 yaşındaki Muhenned Iyd'ın havadan atılan yardım kolisinin başına isabet etmesi sonucu hayatını kaybetmesi, ailesini acıya boğarken, İsrail'in kurduğu sözde yardım dağıtım mekanizmasının insanlık dışılığını da bir kez daha ortaya koydu.

Gazze Şeridi'nde 14 yaşındaki Muhenned Iyd'ın havadan atılan yardım kolisinin başına isabet etmesi sonucu hayatını kaybetmesi, ailesini acıya boğarken, İsrail'in kurduğu sözde yardım dağıtım mekanizmasının insanlık dışılığını da bir kez daha ortaya koydu.

İsrail'in sınır kapılarını kapatarak karadan yardım girişini kısıtladığı Gazze Şeridi'nde, havadan paraşütlerle bırakılan yardımlar can almaya devam ediyor.

Gazze'de yaşanan kitlesel açlık, insanları "havadan" inecek yardımların peşinden koşmaya mecbur bırakıyor. İnsan onuruyla hiçbir şekilde bağdaşmayan ve 2 milyonu aşkın insanın ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzak olan bu havadan yardım indirme operasyonlarında can kayıpları da yaşanıyor.

Bunlardan sonuncusu 9 Ağustos'ta Nusayrat Mülteci Kampı yakınlarında yaşandı. Filistinli 14 yaşındaki Muhenned, havadan indirilen yardım kolilerinin başına düşmesi sonucu yaşamını yitirdi.

Yardımlar hem az hem onur kırıcı

Muhenned'in babası Zekeriyya Iyd (60), ABD-İsrail güdümündeki sözde insani yardım dağıtım noktaları ile havadan indirilen yardımlara başından beri karşı olduğunu dile getirdi.

"Bunların ikisi de birbirinden beter insani yardımlar. Biri ölüm yardımı, diğeri aşağılanma ve zillet yardımı. Refah, Netzarim ve Şakuş'ta (ABD-İsrail güdümündeki sözde insani yardım dağıtım noktalarında) bir günde 100-130 kişi ölüyor. Bu yardımlar bir aileyi doyurmaya bile yetmeyecek kadar az." diyen Filistinli baba, yardım mekanizmasını eleştirdi.

"Bu şekilde ancak hayvanlara yiyecek atılır"

Oğlu Muhenned'in ilk seferinde yardım almaya gittiğini ama eli boş döndüğünü, ikincisinde ise cenazesinin geldiğini söyleyen acılı baba, şunları söyledi:

"Oğlumun vefatıyla bu tür yardımların insani olmadığı kanıtlanmış oldu. Bu şekilde ancak köpek, sırtlan ve aslanlara yiyecek atılır, insanlara değil. İnsanlar saygın dağıtım merkezlerine gider ve insan onuruna yakışır bir şekilde yardımları alır."

"Gazze'de Yahudiler öldürüyor, yardımlar öldürüyor. Dilerim Muhenned son şehit olur"

Muhenned'den önce de 3 çocuğunu kaybettiğini dile getiren Filistinli baba, dünyaya şöyle seslendi:

"Gazze halkı, soğukkanlılıkla ve dünyanın gözü önünde öldürülüyor, göç ettiriliyor. İnsanlık nerede, diye sormak istiyorum. İnsan her şeyden değerli, diyorsunuz. Ama Gazze'de insanlar öldürülüyor. Gazze'de Yahudiler öldürüyor, yardımlar öldürüyor. Dilerim Muhenned son şehit olur."

"Bundan sonra yemekler kapının önüne de gelse çocuklarımın gidip onları almasına izin vermem"

Muhenned'in annesi Naile Iyd de "Havadan atılan yardımları insanlar yaşasın diye değil, ölsün diye atıyorlar. Oğlumu öldürdüler. Onun gidişinden sonra benim de yaşama isteğim kalmadı." diyerek yaşadığı üzüntüyü dile getirdi.

Büyük kızının eşiyle birlikte öldüğünü, bir oğlunun aşevlerinden yemek almaya giderken diğer oğlunun da odun almaya giderken bombardımanlarda öldüğünü anlatan anne, "Bundan sonra artık yemekler kapının önüne de gelse çocuklarımın gidip onları almasına izin vermem. Zaten çocuğum mu kaldı, hepsini benden aldılar. Ne zamana kadar bu durum böyle devam edecek." diye feryat etti.

"Açlığa razıyız, yeter ki çocuklarımız ölmesin"

Oğlunun ölüm haberini hasta kızı hastanede ameliyata gireceği sırada aldığını ve "yıldırım çarpmışa döndüğünü" dile getiren acılı anne, yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Telefon geldi, 'yetiş oğlun gitti' diye. Aynı hastanede bir de baktım ki oğlum uzanmış yatıyor. Aklımı kaçırdım sanki, oynamaya başladım. Hala da oğlumun öldüğüne inanabilmiş değilim. Hala onun çıkıp geleceğini sanıyorum."

Açlığa razı olduklarını ama evlatlarının ölmesini istemediklerini vurgulayan Filistinli anne, "Netzarim'i (ABD-İsrail güdümündeki sözde insani yardım dağıtım noktasını) açtılar insanları öldürdüler. Havadan (yardım kolileri) attılar, gene öldürdüler. Söylenecek söz kalmadı. Bizi kendi halimize bıraksınlar. Onlar kendi vatanlarında yaşıyor, biz de kendi vatanımızda onurumuzla yaşayalım." diyerek dünyaya güven içinde yaşamak istediklerini haykırdı.

Kaynak: AA / Gülşen Topçu - Güncel
title