Gazlı Bez Davasında Hastane Kusurlu Bulundu
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde karnında unutulan gazlı bez nedeniyle öldüğü iddiasıyla Salih Doğan'ın ailesi, tazminat davası açtı.
Diyarbakır Dicle Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde 2007 yılında böbrek ameliyatında, karnında unutulan gazlı bez nedeniyle öldüğü iddiasıyla Salih Doğan'ın ailesi, üniversite ve sorumlu doktorlar hakkında 195 bin liralık maddi ve manevi tazminat davası açtı. Davayla ilgili rapor hazırlayan Adli Tıp Kurumu gazlı bezin ameliyat sırasında unutulduğunu ve hastanenin tıbbi kurallara uymadığını oy birliği ile kararlaştırdı.
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Üroloji Bölümü'ne böbrek rahatsızlığı şikayetiyle giden Salih Doğan, 28 Mart 2007 günü ameliyat edildi. Böbreklerindeki kitle alındıktan sonra 18 Nisan'da taburcu edilen Doğan, rahatsızlığının sürmesi üzerine bu kez Mersin ve Ankara'da hastanelere başvurdu. Ankara Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde 2 ayrı ameliyat geçiren Doğan'ın karnından bir gazlı bez çıkarıldı.
Bu gazlı bezin Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yapılan ameliyat sırasında unutulduğu belirtildi. Salih Doğan, 22 Ağustos 2007'de yaşamını yitirdi. Bu gelişme üzerine Salih Doğan'ın ailesi, olaydan sorumlu tuttukları doktorlar ve sağlık personeli hakkında Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
SORUŞTURMA İZNİ VERİLMEDİ
Salih Doğan'ın yakınlarının suç duyurusu üzerine Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Üroloji Bölümü'nde görevli 6'sı doktor toplam 11 personel hakkında, 'Bilinçli ve taksirli ölüme sebebiyet verme' suçundan soruşturma başlattı. Soruşturma, Dicle Üniversitesi Son Soruşturma Kurulu'nun 6'sı doktor 11 personel hakkında 'men-i muhakeme" kararı ile sonuçsuz kaldı.
Bunun üzerine Doğan ailesi bu kez avukatları aracılığı ile Diyarbakır 2'nci Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 25'i maddi, 170'i manevi olmak üzere toplam 195 bin liralık tazminat davası açtı. Mahkeme, gazlı bezin karında ne zaman unutulduğu ve ölüme sebebiyet verip vermediği ile ilgili Adli Tıp Kurumu'ndan rapor istedi.
KURALLARA UYGUN DAVRANILMAMIŞ
Dosyayı inceleyen Adli Tıp Kurumu 1'nci İhtisas Kurulu, radyoloji uzmanı ile birlikte tıbbi belgeler ve klinik tutanakları inceleyerek hazırladığı 16 sayfalık raporunu mahkemeye gönderdi. Raporun sonuç bölümünde, Salih Doğan'ın 28 Mart 2007 tarihinde Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde böbrekte kitle nedeniyle nefrektomi ameliyatı olduğu, 18 Nisan 2007'de taburcu edildiği, taburcu sonrası yoğun karın ağrısı ve kusmalarının olması nedeniyle 19 Haziran 2007 tarihide Mersin Üniversite Tıp Fakültesi'nde yatırıldığı, ameliyatı kabul etmemesi üzerine 29 Haziran 2007 tarihinde taburcu edildiği belirtildi. Doğan'ın ağrılarının geçmemesi ve genel durumunun bozulması üzerine 9 Temmuz 2007 tarihinde Hacette Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde 2 kez ameliyat edildiği belirtilen raporda, şu ifadelere yer verildi:
"Salih Doğan, 22 Ağustos 2007'de öldüğü zamanında otopsi yapılarak iç organ değişimleri araştırılmamakla birlikte tıbbi belgelerle kayıtlı klinik ve laboratuvar verilerine göre kişinin ölümünün bağırsak perforasyonu ve gelişen komplikasyonları sonucu meydana gelmiş olduğu belirtilmiştir. Klinik cerrahi öyküsü göz önüne alındığında 17 Temmuz 2007'de operasyon ile çıkartılmış olduğu söylenen tampon bezinin, 28 Mart'ta Dicle Üniversitesi'nde yapılan nefrektomi ameliyatı esnasında unutulmuş olduğu tespit edilmiştir. Nefrektomi ameliyatı sonrası ameliyat esnasında kullanılan malzemelere yönelik sayımı gösteren belgeye göre ameliyat esnasında kullanılan tampon ped ve malzemeler ameliyata giren ve çıkan şeklinde bir ayrım yapılmaksızın toplam kullanılan sayı şeklinde bildirimde bulunulmuş olması dikkate alındığında yapılan sayım işleminin tıp kurallarına uygun olmadığı oy birliği ile karar verilmiştir."
YENİDEN SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ
Doğan Ailesinin avukatı Yavuz Baraz, daha önce ameliyata giren doktorlar ve personel hakkında yaptıkları suç duyurusunun men-i muhakeme kararı ile sonuçsuz kaldığını, ancak dosyaya giren Adli Tıp Kurumu raporuna göre hastanenin suçlu olduğunun kanıtlandığını belirterek, "Biz yeniden doktorlar hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Adli Tıp Kurumu'nun raporunu gerekçe göstereceğiz" dedi. - Diyarbakır