Gaziantep'teki Düğüne Yönelik Bombalı Saldırı

Gaziantep'te sokak düğününü hedef alan, 56 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısına ilişkin dava, güvenlik gerekçesiyle nakledildiği Kayseri'de görülmeye başlandı.

Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuklu sanıklar Mehmet Şahin Erğan, Abdurrahman el-Najjar ve Enes Karataş, sanık ve müşteki avuktaları ile müşteki Kasım Yavuz hazır bulundu. Diğer tutuklu sanıklar Mehmet Çalıkuşu, Ahmet Köşgeroğlu, Ali Çalıkuşu, Fadile Cebael, Hacı Polat, Hasan Uzun, Mehmet Karakurt ve Yunus Sarı da tutuklu bulundukları Gaziantep'teki L ve H tipi kapalı cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı.

İnsan Hakları Derneği Gaziantep Şubesi, davaya müdahil olma talebinde bulundu. 70 sayfalık iddianame, savunma yapacak sanıklara özetle okundu.

Sanıklardan Erğan savunmasında, emniyette ifadesinin baskı altında alındığını öne sürdü. Erğan, 32 yıldır Gaziantep'te yaşadığını, 20 Ağustos ve 16 Ekim 2016'da Gaziantep'te medyana gelen patlamayla ilgili bilgisinin olmadığını öne sürdü.

25 Aralık Mahallesi'ndeki depoyu kiraladığını ancak iş yaptığı kişinin iflas etmesi ve intihara kalkışması üzerine 5 yıl önceden tanıdığı Mehmet Kadir Cebael ile karşılaştığını belirten Erğan, şöyle konuştu:

"Kendisi kartonpiyer işi yapardı, depo ihtiyacı olduğunu söyleyince ben de 3 aylığına kendisine kiraladım. Bende de yedek anahtar vardı, arada malzemelerimi koymak için giderdim. Bir gün bana ehliyetim olduğu için bir yere gitmemizi söyledi, yolda lavabo ihtiyacı olduğunu belirterek araçtan indi, yaklaşık 20 dakika, yarım saat gelmeyince yanına gittim. Tarlada ayağı ile yeri eşeliyordu. Bana 'Buraya bir daha geldiğimizde burayı bulabilir misin' dedi. Ben de 'Evet' dedim. Yakalanınca emniyet güçlerine burasını gösterdim. Yapılan kazıda dinamit çıktı. Burada dinamit sakladığını bilmiyordum. Gözaltında bulunurken depoda da dinamit çıktığını öğrendim. Düğün saldırısını yapan şahıs kim, bilmiyorum, tanımıyorum."

Mağdur avukatları ile sanık avukatları arasında zaman zaman sanıklara soru sorma meselesi yüzünden sözlü tartışma yaşandı.

Yeminli tercüman eşliğinde savunma yapan Suriyeli Abdurrahman el-Najjar ise yaşanan iki patlamadan da haberi olmadığını öne sürdü. Suriye'den Esed'in ordusundan ve DEAŞ'tan kaçarak Türkiye'ye geldiğini belirten Nejjar, hiçbir savaş eğitimi almadığını iddia etti.

Sanığın, savunmasını gülerek yapması üzerine, mahkeme başkanı 'her sorduğuma gülüp durmasın' diyerek tercüman aracılığıyla kendisini uyardı.

Gaziantep'te Suriyelilere ait bir dernekte muhasebe işine baktığını ve orada 700 dolar maaş aldığını anlatan Nejjar, "Suriye'den Türkiye'ye mültecilerin girdiği sınır kapısından bana izin vermedikleri için kaçak girişim yaptım. Evimde bulunan 2 kilogram TNT malzemesini Suriye'den silah tamiratı için getirdim. Saldırı ile hiçbir ilgim yok." dedi.

Müşteki avukatlarının, Gaziantep'ten SEGBİS aracılığı ile bağlanan sanıkların, SEGBİS'te yaşanan görüntü kesintisi nedeniyle duruşmada hazır edilmeleri ve ifadelerinin burada alınması talebi, mahkeme heyetince kabul edildi.

Mahkeme heyeti, duruşmaya ara verdi.

Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı, Şahinbey ilçesinde geçen yıl terör örgütü DEAŞ tarafından düğün merasimini hedef alan terör saldırısıyla ilgili, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "kasten öldürme", "tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma" ve "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlarından cezalandırılmaları talep edilen 11 sanıklı davanın kamu güvenliği dikkate alınarak başka bir ile naklini talep etmişti.

Yargıtay 5. Ceza Dairesince incelenen dosya kapsamında Gaziantep Valiliği ve Cumhuriyet Başsavcılığının konuyla ilgili görüşü sorulmuş, terör örgütleri PKK ve DEAŞ'ın kamu güvenliğini tehlikeye sokabileceği yönündeki değerlendirmeler üzerine Yargıtay 5. Ceza Dairesi üyeleri yargılamanın adil, etkili ve tarafların katılımına açık bir şekilde esas yetkili mahkemede yapılması gerektiği ancak kamu güvenliği gerekçesiyle dosyanın Kayseri Ağır Ceza Mahkemesine nakline oy birliğiyle karar vermişti.

Gaziantep'te 20 Ağustos 2016'te terör örgütü DEAŞ'ın sokak düğününü hedef alan bombalı saldırısında aralarında kadın ve çocukların da olduğu 56 kişi yaşamını yitirmişti. Olayla ilgili soruşturma kapsamında 16 Ekim 2016'da hücre evine düzenlenen operasyonda örgütün il genelindeki faaliyetlerini planlayan, lojistik destek sağlayan ve canlı bomba hücrelerini yöneten sorumlusu Mehmet Kadir Cebael, Şehitkamil ilçesinde saklandığı evde operasyonla etkisiz hale getirilmiş, aynı gün başka bir canlı bomba ise üzerindeki patlayıcıyı infilak ettirmesi sonucu 3 polisi şehit etmişti.

İddianameden

Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Organize Suçlarla Mücadele Bürosu Savcılığınca hazırlanan ve Gaziantep 7. Ağır Ceza Makemesince kabul edilen 70 sayfalık iddianamede, tutuklu sanıklar Mehmet Şahin Erğan, Mehmet Çalıkuşu, Ahmet Köşgeroğlu, Ali Çalıkuşu, Fadile Cebael, Hacı Polat, Hasan Uzun, Mehmet Karakurt, Abdurrahman el-Najjar hakkında "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "kasten öldürme", "kasten öldürmeye teşebbüs etmek", "tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma veya el değiştirme", "silahlı terör örgütüne üye olma" gibi suçlardan 4 ile 60 kez arasında değişen ağırlaştırılmış müebbet ve 274 ile bin 814 yıla kadar hapis istenmişti.

Tutuklu diğer sanıklar Enes Karataş ve Yunus Sarı'nın ise "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlamasıyla 10 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.