Gazeteciler Ciddi Hayat Riskleri Taşıyor"
Medya-İş Sendikası Genel Başkanı Ümit Sönmez, "Savaşlar, krizler söz konusu olduğu zaman ilk önce gerçekler vuruluyor maalesef ve bu gerçekleri aktaran insanlar da gazeteciler ve ciddi hayat riskleri taşıyorlar.
HATİCE ŞENSES - Medya-İş Sendikası Genel Başkanı Ümit Sönmez, "Savaşlar, krizler söz konusu olduğu zaman ilk önce gerçekler vuruluyor maalesef ve bu gerçekleri aktaran insanlar da gazeteciler ve ciddi hayat riskleri taşıyorlar. Bu manada çalışılması gerekiyor. Hadi geçtim onu, belki bu ekstra bir şey diye düşünülebilir ama kameramanların, gazetecilerin sağlık sorunlarıyla ilgili çözümler bulmak durumundayız." dedi.
Sönmez, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, Medya İş Sendikası'nın bugün basın iş kolunda en çok üyeye sahip olan sendika olduğunu belirtti.
En çok önemsedikleri konulardan birinin, özellikle iletişim fakültelerinden mezun olan öğrencilere çalışma hakkının sağlıklı bir şekilde sağlanması olduğunu ifade eden Sönmez, "Yılda ortalama 6 bin 500 gencimiz Türkiye'deki iletişim fakültelerinden mezun oluyor ama bunun kaçı hayalindeki gazeteciliği yapıyor ya da bununla alakalı fırsatlar yakalayabiliyor, bu bizim açımızdan baktığınız zaman çok büyük bir soru işareti." diye konuştu.
Ümit Sönmez, elbette Türkiye'deki medya sektörünün gerekli yetkinlikte sahip insanları bulmasının da ayrı bir soru işareti olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
"Burada önemli bir nokta, fakülteden mezun olan arkadaşların farklı alanlarda uzmanlaşması çok ciddi bir ihtiyaç. Ben bütün gittiğimiz üniversitelerde bunu anlatıyorum. Gazeteciliğinizin yanına mutlaka bir uzmanlık alanı katın. Bu siyaset, ekonomi, finans, spor, tarih olabilir. Yani birçok farklı konuda uzmanlaşmalarını öneriyorum. Türkiye'deki basın sektörünü büyütürken özellikle iletişim fakültesi mezunlarını bir kenara bırakmamalıyız. Bu en önemli şartlardan biri. Öte yandan iletişimin bu kadar kolaylaştığı ve dünyanın global bir köy haline geldiği bu dönemde, insanların işlerini yaparken en önemli sorunlardan biri de sağlık, güvenlik ve yaşamak. Savaşlar, krizler söz konusu olduğu zaman ilk önce gerçekler vuruluyor maalesef ve bu gerçekleri aktaran insanlar da gazeteciler ve ciddi hayat riskleri taşıyorlar. Bu manada çalışılması gerekiyor. Hadi geçtim onu, belki bu ekstra bir şey diye düşünülebilir ama kameramanların, gazetecilerin sağlık sorunlarıyla ilgili çözümler bulmak durumundayız."
"Gazetecilik bir aşk işi"
Sönmez, bu anlamda sendikanın en büyük iş vereni olan Anadolu Ajansı'nda geçen yıl yapılan toplu iş sözleşmesinde özel sağlık sigortasının gündeme getirilip, güzel bir çalışmanın hayata geçirildiğini vurgulayarak, "Biz isteriz ki bu bütün sektöre yayılsın ve çalışanlarla alakalı da sağlık konusunda en azından bir sıkıntı çıktığı zaman tedbir almak anlamında onlara katkı sağlayalım. Bu önemli bir şey, diğer basın kuruluşlarının örnek almasını tavsiye ediyoruz." diye konuştu.
Bunun yanında çalışma şartlarının, ücretlerin iyileştirilmesi, sözleşme ve kadro konularının netleştirilmesi gibi konularda da atılacak adımların önemli olduğuna değinen Sönmez, şöyle devam etti:
"Çünkü biz gazetecilerin asıl işlerini yaptığına inanıyoruz ve sendika olarak bunun sözleşme değil, kadroyla yapılması gerektiğine inanıyoruz. Bunu da tavsiye ediyoruz tüm işletmelere. Ben asıl görev yaptığım alanla alakalı da daha çok gençlerle ilgileniyorum. Son 3 senedir yaklaşık iletişim alanından mezun 3 bin 500 gencimizle birebir görüşme yaptım. Burada ortaya çıkan bir şey var, gazeteciliği okulda elbette bilim anlamında bir noktaya kadar öğrenebiliyorsunuz. Ama gazetecilik bir aşk işi. Eğer kalpte o aşk yoksa bir kere kendilerine başka bir meslek bakmaya başlasınlar derim. Bu aşk burada varsa yanına bir şeyler katmak zorunda genç arkadaşlar. Bir meslek seçerken, insan bazen zorunluluklar nedeniyle farklı bölümler yazabiliyorlar ama gazetecilik bu anlamda önemli bir fırsatı da beraberinde getiriyor. İletişimle alakalı bir sevgi, aşk problemi olabilir ama tarihi seviyor olabilirsiniz, tarih alanında uzman olur ve tarih gazetecisi olabilirsiniz. Aynı şey sağlık alanında da geçerli. Uluslararası büyük medya kuruluşlarına baktığımız zaman sağlık muhabirlerinin belki de doktor, kimyager olduklarını görüyoruz. ya da finans haberleri yaparken eğer finans uzmanlığınız varsa meseleye çok daha farklı boyutlarda bakıyorsunuz."
Ümit Sönmez, gazetecilerin çok hızlı bir gündemin içerisinde dört bir tarafa koşturduğunu dile getirerek, "Biz şimdi konuştuktan sonra belki siz de başka bir habere koşturacaksınız. Bu manada bugünün gerçekten önemini idrak edecek şekilde yaşamanın bir yolunu bulmalıyız hep birlikte. İnsanların hayatlarında işleri çok önemli yer tutar, bu işle alakalı bu tip günlerde o işi yaşarken daha güzel koşullar ve şartları ortaya koymanın bir fırsatı bu şekilde değerlendirilmesini tavsiye ediyoruz." ifadelerini kullandı.