Filistinli gruplar, Refah Sınır Kapısı'nda dış vesayeti reddetti

Filistinli gruplar, Gazze Şeridi ile Mısır arasındaki Refah Sınır Kapısı'nda dış vesayeti reddettiklerini bildirdi.

Filistinli grupların büyük bölümünü bünyesinde barındıran Filistin Ulusal ve İslami Güçler Komitesi, Refah Sınır Kapısı idaresinin ABD'li güvenlik şirketi tarafından üstlenileceğine dair İsrail medyasında çıkan haberlere ilişkin açıklama yaptı.

Komitenin "Refah Sınır Kapısı veya başka bir sınır kapısına yönelik herhangi vesayeti kabul etmeyeceği" vurgulanan açıklamada, "Bunu bir tür işgal olarak kabul edeceğiz. Bu yöndeki herhangi bir planı bertaraf etmek için işgale karşı verdiğimiz mücadelenin aynısını vereceğiz." ifadeleri kullanıldı.

Refah Sınır Kapısı'nın Filistin tarafı idaresinin Filistin'in iç meselesi olduğu kaydedilen açıklamada, tüm kesimlerden bu yöndeki planlarla işbirliğini reddetmeleri istendi.

Filistin Ulusal ve İslami Güçler Komitesi ayrıca Mısır başta olmak üzere tüm Arap ülkelerine, Refah Sınır Kapısı'ndaki Mısır-Filistin egemenliğini ihlal edecek her türlü girişimi reddetmeleri çağrısı yaptı.

Hamas ateşkes önerisine onay vermişti

Hamas Hareketi Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, Katar ve Mısır'a, Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşmasına ilişkin önerilerini onayladığını bildirmişti.

Hamas'ın Katar ve Mısır tarafından iletilen "ateşkes önerilerine" onay verdiğini duyurmasının ardından, İsrail Savaş Kabinesi, Refah'ta saldırılara devam kararı almıştı.

İsrail ordusu, 6 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, zorla yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı Refah'ın doğusundaki bazı mahallelerin boşaltılmasını istemiş, 7 Mayıs sabahı da Gazze'nin Refah bölgesine kara saldırısı başlatarak Mısır ile olan sınır kapısının Gazze tarafını ele geçirdiğini duyurmuştu.

İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 14 bin 944'ü çocuk, 9 bin 849'u kadın olmak üzere 34 bin 789 Filistinli öldürüldü, 78 bin 204 kişi yaralandı.

Enkaz altında hala binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.