Fikri Mülkiyet Hakları Konferansı"
Yargıtay 19. Ceza Dairesi Üyesi Hakim Selçuk Güney, "Yasalar toplumda düzeni, barışı sağlamalıdır ve tarafların ortak bir noktada buluşmalarını sağlamak için yapılır. Ancak maalesef konumuz olan 5846 Sayılı Yasa tercüme bir yasadır" dedi.
Yargıtay 19. Ceza Dairesi Üyesi Hakim Selçuk Güney, "Yasalar toplumda düzeni, barışı sağlamalıdır ve tarafların ortak bir noktada buluşmalarını sağlamak için yapılır. Ancak maalesef konumuz olan 5846 Sayılı Yasa tercüme bir yasadır" dedi.
Radyo Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği (RATEM) ve RATEM Akademi tarafından, Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle düzenlenen "Fikri Mülkiyet Hakları Konferansı" İstanbul Movenpick Otel'de gerçekleştirildi.
Konferansın açılışında konuşan Yargıtay 19. Ceza Dairesi Üyesi Hakim Güney, yasa uygulayıcıların ve yargıçların esasen kararlarıyla konuştuğunu ifade ederek, "Yasalar toplumda düzeni, barışı sağlamalıdır ve tarafların ortak bir noktada buluşmalarını sağlamak için yapılır. Ancak maalesef konumuz olan 5846 Sayılı Yasa tercüme bir yasadır. Hiçbir şey dışarıda kalmasın mantığıyla getirilmiştir. 'Hiçbir şey dışarıda kalmasın ve her şey suç olarak kabul edilsin' mantığı, kendi içerisinde sıkıntılara sebep olmuştur" değerlendirmesinde bulundu.
Güney, lokanta, bar, market, otel gibi kamuya açık alanlarda radyo ve televizyonlardan yapılan müzik yayınlarında telif hakları kararı tartışmasına değinerek, şunları söyledi:
"Kasıt yoksa, suç işleme kastı yoksa, 'suç var' denemez. Eylem olur, ancak suç olmaz. Bu konuda meslek birliklerinin eleştirileri buna dayanıyordu. Bu düzenlemede, 'ceza alması gereken, özellikle radyo televizyon yayınlarında, iş yerlerinde halka arz eden ve umuma ileten olarak cezalandırılması gerekir' şeklindeki düşünce, dairemiz tarafından bilindiği üzere kabul edilmedi. Kasıt yönünden girildi. Buraya neden katıldım? Nedenlerden biri, RATEM Başkanı sevdiğim arkadaşım. Diğer bir neden ise kötü yasalar, iyi yargıçlar elinde iyi sonuçlar verir. Bir de tersi vardır. İyi yargıç olma iddiası, ayrı bir şeydir, öyle bir iddiada bulunmayacağım ancak şu gayret içinde olmaya çalışıyoruz; sorunları çözelim. Yorumumuzu buna göre yapalım, ihtiyaçlar karşılansın."
Telif hakları
Radyo Televizyon Üst Kurulu Başkan Vekili Esat Çıplak da, fikri mülkiyet haklarının Türkiye'de 1950'lerden sonra konuşulmaya başlandığını hatırlattı.
Geçmişte RTÜK olarak telif haklarıyla kendilerinin de ilgili olduğunu ancak 2011 yılında çıkan kanunla bunun tamamen Kültür Bakanlığı'na devredildiğini anımsatan Çıplak, telif haklarıyla ilgili uluslararası uygulamalara da bakmak gerektiğini söyledi.
Çıplak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Uluslararası hukuku bilen birkaç arkadaşla konuştum. İngiltere'de bunun nasıl olduğunu sordum. Burada verilen telif hakları ücretleriyle ilgili yani radyo ve televizyonların ödemiş olduğu müzik eserleriyle ilgili ücretlerini duyup, bir de İngiltere'dekini duyunca şaşırdım. Burada en az 4-5 kat fazla ödeme yapıldığını öğrenmiş oldum. İnşallah panelimizde bu konular derinlemesine anlatılacak."
"Korsanla mücadele ve telif hakkının korunması için çaba gösteriyoruz"
RATEM Başkanı Dursun Güleryüz ise fikri haklar bilincini oluşturmaya çalıştıklarını anlattı. Türkiye'nin korsanla mücadele konusundaki kararlılığının bilindiğine dikkati çeken Güleryüz, şunları kaydetti:
"Bu kararlığın dayanağını, fikri mülkiyet hukuku alanı, Avrupa Birliği diğer uluslararası mevzuat düzenlemeleri oluşturmaktadır. Gerek uluslararası alanda gerekse ulusal düzeyde korsanla mücadele ve telif hakkının korunması için çaba gösteriyoruz. Yasalar çerçevesinde gerçekleştirilen uygulamaların toplumsal anlamda sahiplenebilmesi, sürdürülebilir uygulamalar olarak gelişmesi ve telif hakkı bilincinin oluşturulması için siyasi ve kamusal kuruluşlar kadar, meslek, sivil toplum ve basın yayın kuruluşları, sanatçılar ve yüksek öğrenim dünyasının da çalışmaların içinde bulunmasının önemine bir kez daha işaret etmek isterim. "
Açılış konuşmalarının ardından, "Aklıma Bir Fikir Geldi" üniversiteliler arası korsanla mücadele amaçlı İletişim Fikirleri Yarışması Ödülleri verildi.
Televizyon kategorisinde birincilik ödülü Marmara Üniversitesi - Güzel Sanatlar Fakültesine verilirken, radyo kategorisinde birincilik ödülünün sahibi Erciyes Üniversitesi - İletişim Fakültesi oldu. Gazete-dergi kategorisinde ise birinciliğe Karadeniz Teknik Üniversitesi - İletişim Fakültesi layık görüldü.