Figen Yüksekdağ: Kutuplaşmayı Yaratan Bizzat AKP Hükümetinin ve Sarayın Kendisidir
Haber-Kamera: Enver ALAS - İSTANBUL / DHA HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, İstanbul'da yapılan 'Akademisyenler Forumu'na katıldı.
Haber-Kamera: Enver ALAS - İSTANBUL / DHA
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, İstanbul'da yapılan 'Akademisyenler Forumu'na katıldı.
Beyoğlu Makine Mühendisleri Odası'nda gerçekleşen toplantının basına açık bölümünde konuşan Yüksekdağ barış için diyalog temasının öne çıkarılması gereken bir dönemde olduklarını belirterek, savaşın, kutuplaşmanın, gerilim siyasetinin keskinleştiği dönemde barışı konuşmakta ısrar edilmesinin çok değerli olduğunu söyledi.
SAVAŞA KARŞI DURMANIN EN ETKİLİ YOLU SİYASETİ BARIŞ DİLİYLE YAPMAKTIR.
Barışın konuşulduğu her platformda HDP olarak en etkin şekilde yer almaya çalıştıklarını kaydeden Yüksekdağ, 'Bugün ihtiyacımız olan şey barışı yapmaktır. Çünkü karşımızdaki siyasi iktidar bizi buna mecbur bıraktı. Barış, HDP açısından bir ilke meselesidir. Karşımızdaki siyasi iktidar siyaseti savaş ve gerilim dili ve enstrümanları üzerinden yapıyor. Buna karşı durmanın en etkili yolu da siyaseti barış diliyle çözüm diliyle yapmaktır" diye konuştu.
"BU KUTUPLAŞMAYI YARATAN BİZZAT AKP HÜKÜMETİ VE SARAYIN KENDİSİDİR"
Yüksekdağ, 'Mevcut siyasi iktidar ve statüko artık barışı inşa etme ve çözüm kanallarını geliştirme liyakatini, yeteneğini ve kalan en küçük isteğini yitirmiştir. 7 Haziran seçimleri Türkiye toplumunda savaşın ve gerilimin karşısında çok önemli bir barış, çözüm ve demokratikleşme potansiyeli olduğunu gösterdi. Geride kalan 35-45 yıllık dönem yani 1980 darbesinden bu yana siyasi iktidarların, yönetenlerin kafası, zihniyeti değişmemiştir. Tam değişebileceği noktada aslına rücu etmiştir. Kendisinden önceki iktidarlar gibi ölüm ve savaş siyaseti yapıyor. Çok keskin bir kutuplaşma ve saflaşma alanı oluşturdu. Bu kutuplaşmayı yaratan bizzat AKP hükümetinin ve sarayın kendisidir"
TÜRKİYE TOPLUMU BARIŞ VE DEMOKRASİ İSTEDİĞİ İÇİN CEZALANDIRILDI
Figen Yüksekdağ Türkiye toplumunun barış ve demokrasi istediği için cezalandırıldığını ifade etti. "Bugün savaşın ve çatışmanın en ağır şekilde yaşandığı yer Kürt illedir" diyen Yüksekdağ konuşmasına şu şekilde devam etti:
"Çünkü son dönemdeki politikleşme ve demokratik inşa hareketi içerisinde en öne çıkan ve en örgütlü merkez Kürt illeri olmuştur. Statükoya karşı yeni bir yaşamı inşa etme tavrı en belirgin olarak orada kendini göstermiştir. 7 Haziran seçim sonuçları egemenler ve ezilenler açısından aynı anlamı taşıyordu. Seçim sonuçlarından sonra egemen statükocu iktidar ve onun temsilcisi saray, bölgede ağır bir yenilgi almıştır adeta silinmiştir. Savaşın en ciddi yükseltildiği yerlere bakarsanız AKP tabela partisine dönmüştür. Halkın yüzde 90'ı 95 tavrını HDP'den yana, barışçıl siyasi tavırdan yana koymuştur. Eğer demokratik ve doğal bir mecradan gitmeyi başarabilseydik Türkiye bugün savaşsız, çatışmasız toplumsal tabanıyla açığa çıkan yenilenme gücünü sonuca nihayete götürebilirdi. Ancak tarih boyunca Türkiye halklarının doğal gelişim ve değişim isteğinin önü darbelerle ve savaş ile kesilmeye çalışıldı. Bugün de aynı şeyi yapıyorlar. Bugün yeni bir Türkiye için tarihsel bir şansı yakaladığımız anda karşımıza o eskimiş, köhnemiş silahlar çıkarıldı."
Figen Yüksekdağ'ın konuşmasının ardından toplantıya katılan 'Barış Bloku' sözcüsü Gençay Gürsoy ile gazeteci Nuray Mert de birer konuşma yaptılar. Konuşmaların ardından toplantının ikinci kısmı basın mensuplarına kapatıldı.