Haberler
Suriye'de Baas Partisi çalışmalarını süresiz olarak askıya aldı

Esad'ın gidişi onları da bitirdi! Faaliyetlerini durdurdular

Sosyal medya platformları WhatsApp, Facebook ve Instagram çöktü

3 sosyal medya platformu, aynı anda çöktü

Bakan Uraloğlu, 16 yaş altı için sosyal medya düzenlemesi geleceğini açıkladı

16 yaş sınırı konuşuluyordu! Sosyal medyaya yeni düzenleme geliyor

Somali ve Etiyopya arasındaki krizi Türkiye çözdü

Afrika'daki krizi Türkiye çözdü

Fetö'nün "Tübitak Gebze Yerleşkesi Yapılanması" Davası

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Kocaeli'de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "TÜBİTAK Gebze Yerleşkesi yapılanması"na yönelik 7'si tutuklu 17 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.

Kocaeli'de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "TÜBİTAK Gebze Yerleşkesi yapılanması"na yönelik 7'si tutuklu 17 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.

Kocaeli 5. Ağır Ceza Mahkemesi salonunun yeterli olmaması nedeniyle 1. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda görülen duruşmaya, "silahlı terör örgütü kurmak veya yönetmek" ve "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlamaları yöneltilen sanıklar ile avukatları ve yakınları katıldı. Avukat Selçuk İskender de TÜBİTAK adına duruşmayı izledi.

Dosyaya gönderilen evrakları okuyan mahkeme başkanı Yusuf Sevimli, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyen ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ifadesi alınan S.K'nin mahkemeye gönderilen beyanının dosyayı ilgilendiren kısımlarını aktardı.

S.K'nin ifadesinde, mesaj olarak gönderilen bağlantıya tıklayarak telefonuna yüklediği ByLock programı üzerinden Özcan Okçuoğlu ile mesajlaştığını ve örgütle olan bağlarını koparmak istemesi nedeniyle buradan kendisine tehdit içerikli mesajlar atıldığını iddia ettiği belirtildi. Daha sonra, TÜBİTAK'ta mühendisken ihraç edilen tutuklu sanık Şenol Şenyurt'un etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak için dilekçe verdiği görüldü.

Örgütün TÜBİTAK yapılanmasına ilişkin bildiklerini anlatması için söz verilen Şenyurt, üniversite öğrenimi gördüğü sırada söz konusu yapının evlerinde kaldığını ve bu evlerde "abilik" yaptığını söyledi.

Mezun olduktan sonra 2011'in sonlarına doğru iş aramaya başladığını aktaran Şenyurt, şöyle devam etti:

"Mezun olduğumu duyunca benden öz geçmişimi istediler. İsmini hatırlamadığım bir kişi beni arayarak öz geçmişimi istedi ve uygun bir iş olduğunda dönüş yapacağını söyledi. 1-2 hafta sonra tekrar arayarak TÜBİTAK'a alım olduğunu, buraya başvurabileceğimi söyledi. Daha sonra TÜBİTAK'a bizzat başvurdum. Kurumun insan kaynakları biriminden arayarak mülakata çağırdılar. Mülakat sonuçlarını etkilemek için kimseyle görüşmedim, kimseyi referans göstermedim. Daha sonra tekrar mülakata çağrıldım ve kısa sürede iş başı yapmamı söylediler."

"Bana 'Şamil' adını kullanmamı söyledi"

Şenyurt, FETÖ'nün TÜBİTAK'taki yapılanması noktasında bilgisi olmadığını ileri sürerek, "Kuruma girdikten sonra soy adını bilmediğim Yavuz isimli kişi beni aradı. Bu kişiyle tanıştıktan sonra yapının bu kurumda çalışan kişilere yönelik dini sohbetler yaptıklarını öğrendim, bunun dışında kurum içinde doğrudan gördüğüm bir husus yoktu. Haftada bir kez sohbet yapmaya başladık. Yavuz bana 'Şamil' adını kullanmamı söyledi." diye konuştu.

Toplantılara 5-6 kişi katıldıklarını ve her hafta bir kişinin evinde toplandıklarını anlatan sanık Şenyurt, "Yavuz'un gönderdiği mesaja tıklayarak telefonuma ByLock yükledim. Daha sonra Yavuz'un verdiği gruplara sohbet vermeye başladım. Amacımız sohbet verdiğimiz kişilerin dini bilgi sahibi olmasını sağlamaktı. Ben bu sohbetlerin tamamında örgütün gerçek amacını bilmiyordum. İlk olarak Yakup Özden'e sohbet verdim. Yakup Özden'le 2-3 aylık süreçte 5-6 kez sohbet yaptık. 3 ay sonra Yavuz başka grup verdi, sohbetlere Ahmet Usta ile devam edeceğimi söyledi. Değişik zamanlarda değişik gruplara sohbet verdim." ifadelerini kullandı.

Sanıklar Okçuoğlu ve Usta iddiaları reddetti

Bank Asya inceleme raporu hakkında savunma yapan tutuklu sanık Mehmet Öğüdücü de hesap hareketlerinin örgütsel mahiyet taşımadığını ve bu bankadaki hesabını 21 Ağustos 2015'te kapattığını kaydetti.

Bugüne kadar verdiği bütün ifadelerin tutarlı olduğunu ve sanıkların hiçbirini tanımadığını savunan Öğüdücü, tahliyesini talep etti.

Tutuklu sanıklardan Özcan Okçuoğlu da hakkında verilen ifadeleri reddederek, varsa somut belgelerin ortaya konulmasını istedi.

Diğer tutuklu sanık Abdullah Usta da hakkındaki iddiaların asılsız ve mahkemeyi yanıltmaya yönelik iftiradan ibaret olduğunu savunarak, Şenol Şenyurt'u tanımadığını iddia etti.

Tutuklu sanık Hasan Basri Özüdoğru da Bank Asya hesap hareketlerinin normal bankacılık faaliyetleri olduğunu, söz konusu çağrıdan sonra bu hesabını kapattığını ve mevduatını maaşının yattığı bankaya taşıdığını anlatarak, tahliye talebinde bulundu.

Duruşma 7 Mayıs'a ertelendi

Tutuklu sanıklardan Ertuğrul Murat da iş yerinde bıraktığı dijital materyallerin içinde "gizli" ibareli milli projelere ait dokümanların bulunmasına ilişkin savunmasında şunları kaydetti:

"Ben iş yerinde arama yapılmadan 2 gün önce istifa ederek, kurumdan ayrıldım. Bu materyaller de kuruma ait olduğu için ayrılırken iş yerinde bıraktım. Dolayısıyla 2 gün zarfında iş yerindeki arkadaşlarım bu dokümanları yüklemiş olabilir. Bu dokümanlar proje kodları veya elektronik devre tasarım dokümanları değildir. Yani bu dokümanlarla bu projeler yeniden üretilemez."

Murat, ByLock raporlarına ilişkin savunmasında da kayıtların operatörden kaynaklı olarak yanlış gelmiş olabileceğini söyledi.

Tutuklu sanık Cafer Gürpınar da uzun süren tutukluğunun infaza dönüştüğünü belirterek, tahliyesini istedi.

Söz verilen cumhuriyet savcısı, Şenyurt'un ifadesinin bir örneğinin İl Emniyet Müdürlüğü Terör Mücadele Şube Müdürlüğüne gönderilmesini, mahkemeye ulaşmayan raporların beklenmesini ve tutuklu sanıkların bu hallerinin devamını talep etti.

Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı 7 Mayıs'a erteledi.

İddianameden

Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 8 şüphelinin "silahlı terör örgütü kurmak veya yönetmek" suçlamasıyla 15 yıldan 22 yıl altışar aya, 9 şüphelinin de "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla 7 yıl 6 aydan on beşer yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.

Kaynak: AA / Güncel
title