Haberler
İsrail ile Lübnan arasındaki ateşkes için saat veren Biden bir de Gazze için mesaj verdi

Biden: Ateşkes yerel saatle 04.00'te yürürlüğe girecek

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

Fetö'nün Marmara Üniversitesindeki Yapılanmasına İlişkin Dava

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Marmara Üniversitesindeki akademik yapılanmasına ilişkin soruşturma sonucunda, aralarında akademisyenlerin de bulunduğu tutuklu 15 sanık hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 15'er yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davada,...

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Marmara Üniversitesindeki akademik yapılanmasına ilişkin soruşturma sonucunda, aralarında akademisyenlerin de bulunduğu tutuklu 15 sanık hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 15'er yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davada, sanıkların savunmasına geçildi.

İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmada savunması alınan sanık Abdullah Sayın, Marmara Üniversitesinde doktora eğitiminin devam ettiğini belirterek, tutuklu bulunduğu için akademik çalışmalarını sürdüremediğini söyledi.

Sayın, silahlı terör örgütleriyle bir ilişkisinin olmadığını iddia ederek, "Hakkımdaki yakalama kararını öğrendiğim zaman polise gidip teslim oldum. Üniversiteyle ilişkim henüz kesilmemiştir. Suçlamaya ilşikin ByLock programını kullanmadım. Bu listeye adımın nasıl girdiğini bilmiyorum." dedi.

Sayın, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası devletin haklı olarak acil kararlar aldığını söyledi. Suçsuz olduğunu savunan Sayın, beraatini talep etti.

Tutuklu sanıklardan Abdullah Başer, hukuk dışı bir eyleminin bulunmadığını iddia etti.

Başer, 28 Şubat 1997 sonrası Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararıyla görevinden uzaklaştırıldığını ve Türk Silahı Kuvvetleriyle (TSK) ilişkisinin kesildiğini kaydetti.

FETÖ ile bağlantısının olmadığını öne süren Başer, şöyle devam etti:

"Marmara Üniversitesinde dedikodu ve baskıyla FETÖ üyesi olduğu öne sürülerek isimler toplanmıştır. Ben buna şahidim. Benim çalıştığım birime de böyle bir yazı gelmiştir. Birisini silahlı terör örgütü üyeliğiyle suçlamak bu kadar basit olmamalı. Hakkımda delil olarak bulunduğu belirtilen emareler herkesin evinde bulunan bilgisayar ve flaş belleklerdir. Bunlar tabii ki incelenecektir ama bu durum benim tutuklulu olmamın izahı olamaz. Beraatimi talep ediyorum."

Söz alarak savunmasını yapan tutuklu sanıklardan Ahmet Bostan da iddianamedeki suçlamaları reddetti.

Bostan, "Suçlamalar, şahsıma ağır geliyor, kabul etmiyorum. Açığa alındığımda bunun bir yanlışlık olabileceğini düşündüm. Bir gün sonra da KHK ile görevimden ihraç edildim. Çevremde suça bulaşmış tek bir kişi dahi yoktur. Emniyette, mülakat adı altında savunmam alındı. İsim vermem şartıyla savcı yüzü dahi göremeyeceğim söylendi. ByLock kullandığım için gözaltına alındığımı emniyette geldiğimde öğrendim. Ben bu programı kullanmadım. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum." diye konuştu.

Tutuklu sanıklardan Ahmet Berk Kurtuluş da 4 aydır tutuklu bulunduğunu, sabit adresinin olduğunu, kaçma şüphesinin bulunmadığını söyledi.

Duruşma, tutuklu sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam ediyor.

Kaynak: AA / Güncel
title