Fetö'nün Lojistik Destek Merkezini İşgali Davası

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Lojistik Destek Merkezi ve Arıcılar Camisi'nin işgal edilmesine ilişkin 7'si tutuklu 28 askerin yargılandığı davanın ikinci duruşması tamamlandı.

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısındaki binada görülen duruşmada, tutuklu sanıkların savunmalarının alınması işlemine devam edildi.

Söz alarak savunmasını yapan tutuklu sanık eski binbaşı Özgür Araz, FETÖ üyesi olamadığını ve atılı suçlamaları kabul etmediğini söyledi.

Terörle mücadele kapsamında farklı illerde geçici görevler yaptığını anlatan Araz, "FETÖ, dünya görüşüme ve hayat tarzıma taban tabana zıttır. Bu örgütle hiçbir bağım olmamıştır. FETÖ'yle alakalı bir iltisakım olsaydı şu ana kadar çoktan TSK'dan atılmıştım." dedi.

Araz, Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu'nun ilgili maddelerini okuyarak, "mutlak itaat" kavramını özetledi.

Komutanlarının verdiği emri sorgulayamayacağını öne süren Araz, "Bize emri veren Albay Ahmet Zeki Gerehan'dır. Terör saldırısı beklendiğini, 6. Motorlu Piyade Alayı'nda görevlendirildiğimizi ve detayları alay komutanından alacağımızı söyledi. Ben, lojistik destek merkezinde askerler için yemek pişirme işlemiyle ilgili emir almadım. Bu yönde ima dahi olsa bir cümle duymadım. 'Yurtta Sulh' isimli WhatsApp grubunda yazılanlara şahit olmadım. O grup bulunmadığım için yazışmalar hakkında da bilgi sahibi değilim." diye konuştu.

Lojistik destek merkezinde çalışan personeli emniyet için bir noktada toplattıklarını anlatan Araz, "Kimseye ateş emri vermedim. Kendim de kimseye silahımı doğrultmadım. Kalabalığın artmasıyla binanın emniyetini sağlama şartı ortadan kalkmıştı. Albay Nebi Gazneli'yi aradım ulaşamadım. Durumun kötüye gittiğini görünce askeri araçlara bindirerek kışlaya geri döndük." ifadelerini kullandı.

Araz, Arıcılar Camisi imamının susturulması şeklinde bir emir de vermediğini iddia ederek, bu yöndeki tanık beyanlarının gerçeği yansıtmadığını öne sürdü.

Darbe girişimini sabah 6'da öğrenmiş

Savunmasını yapan tutuklu sanık eski yüzbaşı Muhammed Hayrettin Şahin, silahını kullanmadığını öne sürerek, "Hiçbir şekilde vatandaşa silah doğrultamadım. Bu yöndeki iddiaları tamamen reddediyorum. Oradaki silah tutuşum bilineceği üzere çapraz tutuştur. Kimseye de ateş emri vermedim." dedi.

Mahkeme Başkanı Ali Öztürk, tutuklu sanık Şahin'in savcılık sorgusunda verdiği şu ifadesini okudu:

"Halk, kalabalıklaşmaya başladığında binadan ayrıldık. Bir askerin geride kaldığını öğrendik. Bazı vatandaşlar 'Siz gidin, biz onu yollarız' demesi üzerine biz biraz ileride bekledik. 5 dakika sonra geride kalan asker de gelince kışlaya döndük. Telefonumun şarj problemi olduğu için internete bakma imkanım olmadı. Darbe girişimi haberlerini sabah 6 sularında öğrendim."

Öztürk'ün, "Savcılıkta verdiğin bu ifaden doğru mu?" sorusuna Şahin, "Genel hatlarıyla doğru." yanıtını verdi.

Cüzdandaki 1 dolar

Tutuklu sanık Şahin, üzerinde yapılan aramada çıkan "1 dolar" hakkında ise şunları kaydetti:

"Söz konusu banknot Aydın'da yaptığımız düğünden kalmıştır. Aydın yöresine ait bir adettir. Cüzdanımda yine düğünden kalan kurdele de vardı. Bunlar, hatıra olarak sakladığım bir şeydi, başka bir anlamı yok. Tahliyemi talep ediyorum."

Tutuklu sanık eski yüzbaşı Levent Güngör de, iddianamede belirtilen İBB Lojistik Destek Merkezi'nde güvenlik kameralarına yansıyan kişinin kendisi olmadığını öne sürdü.

Darbe saikiyle hareket etmediğini savunan Güngör, tahliye talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti, bazı müştekilerin ifadesini almak üzere duruşmayı yarına erteledi.?