Haberler
Aliağa'daki Tüpraş Rafinerisi'nde patlama

Aliağa'daki Tüpraş Rafinerisi'nde patlama! Yangına müdahale devam ediyor

Malatya'nın Doğanşehir ilçesinde 4,6 büyüklüğünde deprem

Malatya'da şiddetli deprem! Sarsıntı çevre şehirlerden de hissedildi

Kabine sonrası Erdoğan'dan yetkisiz çakar kullananlara net mesaj: Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız

Erdoğan'dan Kabine sonrası net mesaj: Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız

İşte 7 kişiyi öldüren Bahtiyar Aladağ'ın son görüntüleri

İşte 7 kişiyi katleden caninin son görüntüleri

Fetö'nün Kapatılan Üniversitesindeki "Arsa Dolandırıcılığı" Davası

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Kayseri'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında kapatılan Melikşah Üniversitesinin arazisini genişletmek için üniversite yerleşkesi çevresindeki vatandaşların arsalarını, bedellerinin altında alarak dolandırıcılık yaptıkları iddia edilen...

Kayseri'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında kapatılan Melikşah Üniversitesinin arazisini genişletmek için üniversite yerleşkesi çevresindeki vatandaşların arsalarını, bedellerinin altında alarak dolandırıcılık yaptıkları iddia edilen mütevelli heyeti üyelerinin yargılanmasına başlandı.

Üniversite mütevelli heyeti ve bağlı olduğu Burç Eğitim, Kültür ve Sağlık Vakfı yönetiminde yer aldıkları, imar planı değişikliği ve kamulaştırma vaadiyle vatandaşların arsalarını bedelinin altında satın aldıkları iddiasıyla aralarında iş adamları Memduh Boydak, Hamdi Kınaş, eski Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Meclis Başkanı Nurettin Okandan ve FETÖ'nün "il imamı" Sıtkı Baş'ın da bulunduğu 12'si başka suçtan tutuklu, 4'ü firari 31 sanığın yargılandığı davanın görülmesine başlandı.

Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşma, sanık ve müşteki sayısının fazlalığı nedeniyle adliyenin konferans salonunda yapıldı. Duruşmada bazı sanıklar, müştekiler ve avukatları hazır bulundu.

Duruşmada ifade veren başka suçtan tutuklu sanık iş adamı Memduh Boydak, Türkiye'de ilk vakıf üniversitesini kendilerinin açtığını söyledi. Bu vakfın mütevelli heyetinde 1,5 yıl başkanlık yaptığını ifade eden Boydak, üniversite adına tehditle para toplayıp nitelikli dolandırıcılık yaptığı ya da bu suça teşebbüs ettiği iddiasını reddetti.

Maddi olarak ailesinin ve kendisinin ülkenin önde gelen isimlerinden olduğunu anımsatan Boydak, şunları söyledi:

"Allah rızası için yapılacak böyle bir iş için nitelikli dolandırıcılık denmesine kargalar bile güler. Üniversite, 21 Temmuz 2016 tarihine kadar faaliyetini yürüttü. Kapanmadan önce 5 binin üzerinde öğrencisi vardı. Kamu tüzel kişiliğine haiz bir üniversiteydi. Melikşah Üniversitesi, kamu üniversitesi ise müştekinin zararına üniversitenin yararına nitelikli dolandırıcılık mümkün değildir. Burası eğer terör yuvası ise birilerinin buna engel olması gerekiyordu. Kapandığı tarihe kadar da burasının terör yuvası olduğuna dair bir olgu yoktur. İddiaları kabul etmiyorum, beraatimi talep ediyorum."

Başka suçtan tutuklu sanık Hamdi Kınaş, vatandaşın arsasının değerinin altında alarak nitelikli dolandırıcılık yaptıkları iddiasının doğru olmadığını savundu.

Mütevelli heyeti olarak insanların rızasıyla arsaları almaya çalıştıklarını, kamulaştırma yaptıkları 2-3 arsanın sahiplerine ise daha sonra ilave ödeme yaparak gönüllerini aldıklarını iddia eden Kınaş, üniversitenin imar planı değişikliğinin Talas ve büyükşehir belediyesi meclis üyelerinin oy birliği ile yapıldığını ifade etti.

Başka suçtan tutuklu sanık Halit Gazezoğlu da üniversitenin mütevelli heyeti olarak arsaları baskıyla ve değerinin altında satın aldıkları iddiasının doğru olmadığını söyledi. Üniversitenin bulunduğu yeri bir ada olarak düşündüklerinde burada yaklaşık 600 bin metrekare arsa ve 700 civarında mülkiyet sahibi olduğunu kaydeden Gazezoğlu, "2002-2007 yılları arasında buranın 200 bin metrekaresi üniversite tarafından alınmıştır. Kamulaştırma ise yüzlerce arsadan birkaç tanesinde yapılmıştır." diye konuştu.

Başka bir suçtan tutuklu bulunan kapatılan Melikşah Üniversitesi eski rektörü Mahmut Dursun Mat ise rektörün, mütevelli heyetinin doğal üyesi olduğunu söyledi.

Vakıf üniversitesinde en üst karar mercisinin rektör değil mütevelli heyeti olduğunu ifade eden Mat, "Heyette en az 7 üye bulunur. Üniversitede eğitim, araştırma ve akademik personelin işleyişini takip ediyordum. İhtiyaçları heyete sunuyordum. Üniversitenin ikinci rektörüyüm, 2016 yılında kapanıncaya kadar 3 yıl burada görev yaptım." dedi.

Duruşmada, başka suçtan tutuklu bulunan Kayseri Ticaret Odası eski meclis başkanı Mehmet Filiz, Halit Şeker ve tutuksuz sanık Mustafa Ç. de isnat edilen suçları reddederek beraatlarını istedi.

Duruşmaya yarın devam edilecek.

Kaynak: AA / Güncel
title