Fetö'nün Darbe Girişimine İlişkin İlk Karar (2)
Erzurum'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin yargılanan ve örgütün sözde "Erzurum Sıkıyönetim Komutanı" olan dönemin Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığı Kurmay Başkanı Kurmay Albay Murat Koçak ile sıkıyönetim komutanları atama listesinde ismi bulunan ve...
Erzurum'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin yargılanan ve örgütün sözde "Erzurum Sıkıyönetim Komutanı" olan dönemin Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığı Kurmay Başkanı Kurmay Albay Murat Koçak ile sıkıyönetim komutanları atama listesinde ismi bulunan ve "ByLock" kullanıcısı olduğu tespit edilen eski Harekat ve Asayiş Şube Müdürü Kurmay Binbaşı Murat Yılmaz, ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırıldı.
Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Murat Koçak ve Murat Yılmaz ile avukatları Üzeyir Termeli, Ömer Can Aydın katıldı.
Esas hakkındaki savunmalarını yapan sanıklardan Koçak, hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.
Darbe girişimi akşamı karargaha gittiğinde sadece güvenlik alınması için emir verdiğini, darbe emrinin uygulanması yönünde emir vermediğini savunan Koçak, "Başka herhangi bir emir vermedim." dedi.
Kendilerine bağlı askeri birliklere emir verdiği yönündeki iddialar hatırlatılan Koçak, şu ifadeleri kullandı:
"Patnos ve Erzurum Jandarma Özel Harekat birliklerine emir gönderilmesi talimat doğrultusundadır, bunun için emre gerek yoktur. İl Jandarma Komutanı Albay Mustafa Çelik, karargaha geldiğinde muharebe sisteminin kapatılmasını söylemesi üzerine açık kalması durumunda olaylardan haberdar olmamızın daha doğru olacağını düşündüm. Darbe emrini uygulayacak olsam neden 9. Kolordu Komutanını arayayım? Tanıkların ifadelerinde bazı çelişkiler vardır. Hakkımda gözaltına alınırken silahımda mermi olduğunu söyleyen de söylemeyen de var. Aynı durum Yılmaz için de geçerli. Onun da gözaltına alınırken üzerinde silah olduğunu söyleyen de söylemeyen de var."
Koçak, darbe için planlama yapmadığını ve kışladan dışarı çıkmadığını iddia ederek, "Ayrıca kalkışma olsa kışlaya gelen komutan derdest edilmez miydi?" ifadesini kullandı.
"Ben askeri dışarı çıkarmadım, kimseyi içeri almadım"
Hakkında delil olmadığını öne süren Koçak, "Bir iş yapılabilmesi için güç gerekir. Erzurum'da 40-50 kişiyle bir şey yapılabilir mi? Teşebbüs başarılı olsaydı ben emirlere uymadığım için yine burada yargılanacaktım. Ben askeri dışarı çıkarmadım, kimseyi içeri almadım. Ben nasıl örgüt üyesiyim ki terör örgütleriyle bir bağlantım yok."
Diğer sanık Yılmaz ise savunmasında, önceki savunmalarını tekrar ederek hakkındaki iddiaları kabul etmediği ve beraatını istediğini söyledi.
Lehinde olan tanıkların beyanlarının alınmaması ve nöbet çizelgelerinin de gelmemesinden dolayı mağdur edildiğini savunan Yılmaz, "Beni suçlayan Albay Mustafa Çelik, diğer illerde yaşanan olaylardan etkilenerek paranoya içerisinde hareket etmiştir." diye konuştu.
Sanık avukatları Termeli ile Aydın ise müvekkillerinin suçsuz olduğunu ifade ederek, beraat talebinde bulundu.
Son sözleri sorulan sanıklardan Koçak, "Suçlamaların tamamının bilinçsiz bir suçlama olduğunu düşünüyorum. Hiçbir kurgu ve olay içinde bulunmadım." dedi.
Yılmaz ise son sözünde, "Aleyhime hiçbir delil yoktur. Hiçbir yasa dışı organizasyon içinde bulunmadım. Vatanımı, bayrağımı ve milletimi seven biriyim. Suçsuzum." ifadelerini kullandı.
Darbe girişimine ilişkin ilk kararda sanıklara indirim uygulanmadı
Türkiye'de FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin karara bağlanan ilk dava olan bu davada, mahkeme heyeti sanıklar Yılmaz ve Koçak'ı "Anayasayı ihlal" başlığı altında düzenlenen TCK'nın 309/1 maddesi uyarınca "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırdı.
Heyet, sanıkların cezasında ise herhangi bir indirime gidilmesine yer olmadığına hükmetti.
Davanın geçmişi
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, örgütün sözde "Erzurum Sıkıyönetim Komutanı" olan dönemin Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığı Kurmay Başkanı Kurmay Albay Murat Koçak ile sıkıyönetim komutanları atama listesinde ismi bulunan ve söz konusu dönemde Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığında görevli eski Harekat ve Asayiş Şube Müdürü Kurmay Binbaşı Murat Yılmaz "şüpheli" sıfatıyla yer alıyordu.
İddianamede, anayasal organlarca sıkıyönetim ilan edilebileceği belirtilmesine rağmen, kendilerini "Yurtta Sulh Konseyi" olarak isimlendiren grup tarafından hazırlanan metinde sıkıyönetim ilan edildiği ve yönetime Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) el koyduğunun yazıldığı, aynı belgenin darbe mahiyetinde bir emir olduğunun görüldüğü aktarılıyordu.
Söz konusu emri uygulamak maksadıyla harekete geçen FETÖ/PDY mensuplarınca çeşitli eylemlerde bulunulduğu, eylemler neticesinde birçok vatandaşın hayatını kaybettiği ve yaralandığı bildirilen iddianamede, tüm bu eylemlerin değerlendirilmesi sonucu söz konusu teşebbüsün terör eylemi mahiyetinde olduğu, Koçak ile Yılmaz'ın Erzurum'da örgütün emri doğrultusunda hareket ettiği vurgulanıyordu.
"Sanıklar en ağır cezaya çarptırılsın" istemi
Esas hakkındaki mütalaada ise Koçak ve Yılmaz'ın suçlu olduğu belirtilerek, en ağır cezaya çarptırılmaları gerektiği belirtiliyordu.
Sanıkların suçunun terör kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine işaret edilen mütalaada, her iki sanığın "Anayasayı ihlal"den dolayı ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılması talep ediliyordu.
(Son)