Faciada Mahsur Kalan Madenci Son Yolculuğuna Uğurlandı
Karaman'ın Ermenek İlçesi'nde maden faciasının 33'üncü gününde mahsur kaldığı maden ocağında cansız bedenleri çıkartılan 2 işçiden 32 yaşındaki Mehmet Baha'nın cenazesi, Güneyyurt Beldesi'nde son yolculuğuna uğurlandı.
Karaman'ın Ermenek İlçesi'nde maden faciasının 33'üncü gününde mahsur kaldığı maden ocağında cansız bedenleri çıkartılan 2 işçiden 32 yaşındaki Mehmet Baha'nın cenazesi, Güneyyurt Beldesi'nde son yolculuğuna uğurlandı. 8 yıllık evli, 1 çocuk annesi Emiş Baha, "Yavrum, babam gelecek diye seni evde bekler. Kuzum benim, canım benim, seni böyle mi karşılayacaktık." dedi. Ermenek'in Pamuklu Köyü Cenne Mevkii'nde 28 Ekim günü Has Şekerler Madencilik şirketine ait linyit ocağında eksi ocakta biriken suyun basması sonucu 18 işçi mahsur kaldı. Yapılan kurtarma çalışmalarında 6 Kasım günü 2, 17 Kasım günü 2, 18 Kasım günü 6 işçi olmak üzere 10 madencinin cansız bedeni çıkartıldı. En son 29 Kasım günü Mehmet Baha ve Recep Çiloğlu'nun cesediyle birlikte madenden çıkartılan işçilerin sayısı 12'ye yükseldi. 6 işçinin kurtarılması için çalışmalarda aralıksız sürüyor.
'CANIM BENİM SENİ BÖYLE Mİ KARŞILAYACAKTIK'
Mehmet Baha'nın cenazesi bugün sabah saatlerinde Ermenek Devlet Hastanesi Morgu'ndan alınıp, cenaze aracıyla Güneyyurt'taki baba evine getirildi. Eşinin cenazesiyle birlikte araçta gelen gözü yaşlı Emiş Baha, 2.5 yaşındaki kızı Meryem'in evde babasını beklediğini belerterek, "Yavrum, babam gelecek diye seni evde bekler. Kuzum benim, canım benim, seni böyle mi karşılayacaktık."dedi.
Cenaze aracının yan kapısı açılıp görme engelli babası Hasan Baha, ailesi ve yakınları Türk Bayrağı'na sarılı tabuta sarılıp vedalaştı. Baha'nın cenazesi dualar ve gözyaşları eşliğinde, helallikten alındıktan sonra kendi evine getirildi. Burada da sırtında Türk Bayrağı asılı olan 2.5 yaşındaki kızı Meryem Baha, babasını tabutuna sarılıp vedalaştı. Baha'nın cenazesi daha sonra törenin yapılacağı Abdüllatif Camii önüne getirildi.
Eşinin tabutunun başına gelen Emiş Baha, tabuta sarılıp ağladı. Emiş Baha'yı AFAD görevlisi ve yakınları sakinleştirip, tabutun başından uzaklaştırdı.
Cenaze törenine Karaman Valisi Murat Koca, Ermenek Kaymakamı Eyüp Güngör, Ak Parti Konya Milletvekili Mustafa Baloğlu, yakınları ve yaklaşık bin kişi katıldı. Cenaze namazının ardından omuzlara alınan Baha'nın cenazesi Güneyyurt Belde Mezarlığı'na defnedildi.
'UMUDUMUZ VARDI AMA ARTIK YOK'
Yaklaşık 2 yıl önce yüksek tansiyon ve şeker hastalığına bağlı olarak görme yeteneğini kaybeden 75 yaşındaki Hasan Baha, oğlu Mehmet Baha için bugüne kadar sağ kurtulur diye umutlu beklediklerini belirterek, "Umudumuz vardı ama artık yok"dedi.
'OĞLUMUN CENAZESİNİ DİĞER OĞLUM BULMUŞ'
Oğlunun cenazesinin kurtarma çalışmalarına katılan diğer madenci oğlu Hamdi Baha'nın bulduğunu belirten Hasan Baha, şunları söyledi:
"Oğlumun cenazesini de, kurtarma çalışmalarına katılan diğer oğlum bulmuş. Ancak cenaze bozulduğu ve şiştiği için kardeşi olduğunu bilememiş. Onu başkası zannetmiş. Oğlum, orada kaçmaya çalışırken ayağını bir yere sıkıştırmış ve öylece kala kalmış. Oğlumun ev borcu vardı. Borcunu ödemek için mecburen ocakta çalışıyordu. Diğer 2 oğlumda yine madende çalışıyor. Burada maden dışında iş imkanı yok. Mecburen çocuklarım madende çalışıyor."
Oğlu Mehmet Baha'nın daha ocağın dışında kömür poşetleme işinde çalıştığını hatırlatan Hasan Baha, oğlunun hem ev borcunu ödemek hem de erken emekli olabilmek için madenin içinde çalıştığını belirtti. Baha, "Benim oğlum daha önce kömür poşetlerdi. O gün kömür poşetleme işinde çalışsaydı böyle bir şey olmayacaktı. Öğrendiğimiz kadarıyla o gün çalışmak için madene inmiş, poşetleme bölümü için çağıracaklarmış ama bakmışlar en dip noktalarda çağırmamışlar. Oğluma hep söylüyordum, madenin içinde çalışma, poşetlemede çalış diye. Ancak o bana "Baba ev borcum var. Maden içinde daha fazla para alıyorum. Ev taksitleri daha rahat öderim. Ayrıca 5 yıl erken emekli olurum.' diyordu. Emekli olamadan cenazesi geldi."diye konuştu.
Facia ocağından bugüne kadar Kerim Haznedar, İsa Gözbaşı, Bahri Üzer, Hüsnü Çolak, Osman Çoksöyler, Hüseyin Çolak, İsmail Gürses, Uğur İlhan, Mehmet Tokat, Tezcan Gökçe, Recep Çiloğlu ve Mehmet Baha'nın cenazeleri çıkartıldı.
Halen mahsur kalan Kamil Yaman, Ömer Cansu, Hüseyin Gültekin, Mehmet Özcan, Hasan Tuncer ve Ali Haznedar'ın kurtarılması için çalışmalar sürüyor.
(