Etimesgut Zırhlı Birlikler Okul ve Eğitim Tümen Komutanlığı Darbe Davası
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Etimesgut Zırhlı Birlikler Okul ve Eğitim Tümen Komutanlığı'ndaki eylemlere ilişkin 52 sanığın yargılandığı davada, tanık beyanları alındı.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Etimesgut Zırhlı Birlikler Okul ve Eğitim Tümen Komutanlığı'ndaki eylemlere ilişkin 52 sanığın yargılandığı davada, tanık beyanları alındı.
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Cezaevi Kampüsü'nde görülen duruşmada, tanık olarak dinlenen B.D, olay tarihinde evinde bulunduğu sırada İstanbul'daki boğaz köprülerinin askerler tarafından kapatıldığına ilişkin haberleri izlediğini söyledi.
Daha sonra nöbetçi subaylığından aranarak, karargaha gelmesinin istendiğini, bunun üzerine saat 22.30'da birliğe ulaştığını anlatan B.D, tümen karargahında düzenlenecek toplantıya tabur komutan vekili olarak katılması gerektiği bilgisini aldığını aktardı. Bunun üzerine geldiği toplantı salonunun girişinde, ellerinde silah, ceplerinde plastik kelepçe olan teğmenleri gördüğünü belirten B.D, daha önce böyle bir durumla karşılaşmadığını ifade etti.
Toplantıda sanıklar eski tuğgeneral Ahmet Bican Kırker ve albay İsa Sancaklı ile birçok rütbelinin bulunduğunu anlatan B.D, "Ahmet Bican Kırker, masanın üzerindeki dosyayı parmağıyla göstererek, 'yurtta sulh konseyi olarak bozulan anayasal düzeni yeniden tesis edeceğiz. Takviye birlikler gelene kadar bazı kritik yerleri tutacağız.' dedi. Daha sonra atama emri olduğunu söylediği dosyayı da göstererek herkesin emirlerine uymasını istedi." dedi.
Toplantıdaki bir albayın Kırker'e "Sizi tanımıyoruz, tanıdığımız komutanlar emir verseydi daha iyi olurdu." dediğini aktaran B.D, "Yarbay İsmail Suvay da '1960 mı yoksa 1980 mi?' diye sorunca Kırker de 'Birilerinin televizyona çıkmasını bekliyorsan daha çok beklersin.' dedi. Daha sonra birliklerimize dağıldık." diye konuştu.
Kırker'in açıklamalarından sonra personelini karargah binasının önünde topladığını kaydeden B.D, "Onlara, 'Arkadaşlar, başımızdakiler darbeci, onların emrini yerine getirmeyeceğiz. Siz de benim emirlerim dışında bir şey yapmayın.' dedim. Daha sonra tabur komutanına da telefonda bu şekilde söyledim." iddiasında bulundu.
Sabah saatlerinde Yarbay Suvay ve beraberindekilerin tümen karargahını darbecilerden geri almak için operasyon yapacaklarını öğrendiğini belirten B.D, destek vermek istediklerini ancak söz konusu gurubun operasyonu bizzat yapmak istemesi üzerine tekliflerinin kabul edilmediğini savundu.
B.D, darbeciler derdest edilene kadar karargahının güvenliğini sağladığını söyledi.
"Gerekirse halka tankı topu atın"
Olay tarihinde vatani görevini yapan tanık er Y.Y. ise 15 Temmuz akşamı daha önce görmediği bir tuğgeneral ile birkaç albayın karargaha geldiğini, albaylardan birinin kurmay başkanı olarak atandığını söylediğini bildirdi.
Bir başka albayın da tankların dışarı çıkması için sürekli emir verdiğini aktaran Y.Y, "Bu albay tankların bir an önce çıkmasını istiyordu. Halkın nizamiyede toplandığını biliyordu. 'Gerekirse halkı ezerek, ateş ede ede çıkacak bu tanklar. Halka gerekirse tank topu atarak gidecek bu araçlar.' şeklinde emirler veriyordu." dedi.
Tanıklar T.A, A.K. ve M.G. de 15 Temmuz'da yaşadıklarını anlattı.
Duruşmaya yarın devam edilecek.