Haberler

Esnaf Kredide Esneklik İstiyor

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Esnaf ve Sanatkarlar Derneği (ESDER) Şanlıurfa Şube Başkanı Mehmet Tuğbay, esnafa yönelik kredi esnekliği talebinde bulundu.

Şanlıurfa'daki esnafın son dönemde kredi borcunu ödemekte zorlandığını kaydeden ESDER Şube Başkanı Mehmet Tuğbay, "Burada acilen yapılması gereken kredilerin esnek hale getirilmesi, mümkünse ertelenmesiyle alakalı çalışmaların yapılması lazım" dedi.

7 Haziran seçimlerinden sonra oluşan siyasi belirsizlik, Doğu ve Güneydoğu'daki çatışmalı ortam ve Suriye'ye ilişkin politikalar en fazla esnafı zor durumda bıraktı. Bölgede birçok esnaf işsizlik nedeniyle kepenk kapatırken işlerini sürdürmeye çalışanlar da kredi borcu, vergi borcu, SGK ve Bağ-Kur primi yüküyle mücadele etmeye çalışıyor. Urfa esnafının içinde bulunduğu durumu, sorunlarını ve çözüm önerilerini Esnaf ve Sanatkarlar Derneği (ESDER) Şanlıurfa Şube Başkanı Mehmet Tuğbay'la konuştuk.

Esnaf ve Sanatkarlar Derneği olarak bize biraz faaliyetlerinizden bahsedebilir misiniz?

Dernek olarak uzun süredir özellikle eğitimlerle alakalı, istihdama yönelik eğitimlerle alakalı çalışmalar olduğu gibi devam ediyor. Son zamanlarda bu eğitimleri ilçelere de yaymaya başladık. Birçok örneğin eğitim noktasında KOSGEB Girişimcilik Eğitimi veriyor ama orada bazı şartlar var. Örneğin İŞKUR üzerinden verilen eğitimlerde mutlaka işsiz olduğunun belgelendirilmesi lazım ve İŞKUR veri tabanına kaydolması lazım. Bizim burada sunduğumuz avantajlardan biri de çalışıyor vaziyette olsa bile bu eğitimden faydalanır ve istihdama yönelik yaptığı çalışmalarda devletin vermiş olduğu hibelerden faydalanır.

Yani burada esnaf hem kendisini geliştirebilir hem de hibelerden faydalanabiliyor?

Hem mesleki eğitimine devam edecek, işine bakacak, işsiz kalacak hem yarın, öbür gün istihdama yönelik işyeri açtığı zaman, yanında personel çalıştığı zaman istihdama katkı sunma şansı olacak.

Peki, eğitimlere talep nasıl?

Başvuru bayağı yoğun. Özellikle merkezden ve ilçelerden yoğunluk var. Yalnız burada bizim bazı sıkıntılarımız var KOSGEB'le ilgili. Urfa'da farklı bir kültüre, farklı bir zihniyete sahip olduğumuz için, bütün eğitimleri veya çalışma faaliyetleri tek kuruma yönelik yapıldığı zaman, akıllara farklı farklı soru işaretleri geliyor. 'Esnaf ve Sanatkarlar Derneği yine sürekli bu kursları veriyor? Niye başka kuruma verilmiyor da Esnaf ve Sanatkarlar Derneği'ne destek veriliyor' şeklinde sorular geliyor. Oysa bilinmesi gereken önemli noktalardan biri de bundan üç yıl önce Esnaf ve Sanatkarlar Derneği, Türkiye'nin en başarılı ve en faal derneklerinden biri seçildi. Başbakanlıktan da ödül alan bir dernek. Bunları göz ardı etmemeleri lazım. Bugün eğer Esnaf ve Sanatkarlar Derneği, Urfa halkına, Urfa esnafına, işsizliğe, istihdama yönelik bazı çalışmalar yapıyorsa onların da buraya çamur atması yerine aslında destek olmaları lazım, örnek almaları lazım. Onların da bu aşamada kendilerine güçlendirmeleri lazım. Bunu yapsınlar ki, herkesin yükü hafiflesin. Bizim yaptığımız aslında birilerinin yükünü kaldırmak, hamallık yapmaktır. Yani bunun artı bir getirisi bize yok. Bu olmadığı gibi tam tersi bizim giderlerimiz var.

Şu anda esnafın içinde bulunduğu durum nasıl değerlendiriyorsunuz?

Esnafın durumunu anlatmaya hiç gerek yok. Çünkü göz önünde olan şeylerdir. Herkesin bildiği şeyler. Malumunuz 7 Haziran seçimlerinden sonra bir istikrarsızlık, belirsizlik ve hükümetin kurulamaması, bazı kanunların çıkarılamaması, esnafa yönelik verilen vaatlerin yerine getirilmemesi esnafı zor durumda bıraktı, aynı zamanda yapacağı yatırımlardan da geri bıraktı. Bildiğiniz gibi döviz aldı başını gidiyor. Altın yine aynı şekilde. Enflasyon oranları aynı şekilde. İnsanlar dükkana anahtarı vurduğu zaman iş yapsın yapmasın, belli bir gider cepten çıkmak zorundadır. İnsanlar çalıştırdığı eleman sayısını düşürmeye başladı. Bazı esnafımız kepenk kapatmaya başladı.

Bazı esnafın kredi borçlarını ödemekte zorlandığı söyleniyor.

Kredi borçlarını ödeyemeyenlerde nereden bakarsanız bakın yüzde 15'lik gibi bir artış var. Ödenmeyen çek ve senetlerde Urfa bugüne kadar biraz geride olmasına rağmen son yıllarda ön plana çıkmaya başladı. Örneğin tekstili ele alalım. Esnaf 3-4 ay vadeyle aldığı bir ürünün parasını ödeyemez duruma geldi. Bu ne demektir? Bu esnafın kredilerde hem sicilinin bozulması, hem de yapacağı yatırımın önünde engel oluşturuyor.

Siyasi partiler 1 Kasım'da yapılacak olan seçimlerle ilgili esnafa ve girişimcilere yönelik vaatlerini açıkladı. Siz, bu vaatleri genel olarak nasıl buluyorsunuz?

Genel olarak yeterli mi? Yetersiz. Örneğin şimdiye kadar KOSGEB'in girişimcilik eğitimlerinde devletin genç girişimciye, istihdama katkı sunmak isteyenlere 30 artı 70 bin gibi hibe veriyordu. Bunun 70 bini faizsiz krediydi. Bu yeterli miydi? Aslında yetersizdi, çünkü bugün örneğin tekstilde yapılacak olan bir yatırım 100 bin lira ile mukayese edilemez. Ki, bunun farklı kalemleri var. 3 bin lira kurulum aşaması, 15 bin lira demirbaş, 12 bin lira kira veya personel desteği. Aslında bunların hepsi tek kalem haline çevrilmediği için insanlar pek yanaşmıyor. Ayrıca insanlar bu girişimde bulunduktan sonra aylarca beklemeye geçiyor. 'Önce kendi kur, sonra ben gelip incelerim, kuruldan geçer, ödemeyi yaparım' diyor. Biraz burada esneklik olmalı. Bazı partiler 50 artı 100 bin şeklinde vaatlerde bulundu. 50 bin artı 100 bin kötü bir rakam değil aslında. İnsanların zaten göstereceği teminat ve ipoteği olsa devlet kapısında aylarca bu parayı beklemez. Olmadığı için devlet kapısına yönelip beklemeye geçiyorlar. Devletin burada biraz daha kredi konusunda esneklik yapması lazım. Kredi verirken esnaf zaten her şeyini ortaya koymuş, emeğini koymuş, birikimini koymuş. Devletin de burada ipotek ve teminat kalemini kaldırması lazım. Esnafa kolaylık olsun ki, istihdama yönelik daha farklı çalışmalar ortaya çıksın.

Urfa'da mesela işsiz gençlerin sayısı oldukça fazla. Urfa'da işsizliği biraz düşürmek, istihdamı artırmak için acil olarak neler yapılmalıdır?

Urfa'da işsizliği düşürmek için bir defa terör olaylarının yaşanmaması lazım. Bölgedeki istikrarsızlığın en büyük nedeni terör olaylarıdır. Terör olayları yaşandığı sürece yatırımcı gelip yatırım yapar mı? Kendi yerli halkımız bile yatırım yapmıyor, gidip başka yerlerde yatırım yapıyor. Can güvenliği hesabı, mal güvenliği hesabı göz önüne alındığı zaman insanlar buraya bir türlü yatırım yapmıyor. Biz, Gaziantep'le 1. Birinci Organize Sanayi Bölgesinin temelini attık. Aklımızdan geçen neydi? Antep'le kafa kafaya gideriz diyorduk. Oysaki Antep 8. Organize Sanayi Bölgesini tamamladı. Yeterli gelmedi, hala büyütme çalışmaları devam ediyor. Bizde ise, biz daha ikinciye müşteri bulamadık.

Buradaki eksiklik nedir?

Mevcut sivil toplum örgütlerinin yetersiz olduğudur. Biz, hatır gönülle bazılarını başa getirdik. Hepimiz dahil, isim verip kimseyi zan altında bırakmak istemem. Bir insanı başa getiriyorsanız, muhtarlıktan başlayıp, STK'sına, başbakanlığına kadar bir geçmişine bakmak lazım. Aile yapısına bakmak lazım. Ticari yapısına bakmak lazım. Bunları göz önüne alıp da bunları bize yönetici olarak getirmek lazım. Adamı seçiyorsun, getiriyorsun. Adam bir tek kendi fabrikasının veya kendi bütçesini oluşturup bir şeyler yapmaya çalışıyor. Birçok STK'mızın başındaki kişi yurtdışı gezilerine inanın kendi firmasının, kendi şirketinin tanıtımı için gidip geliyor. Bir defa bunu engellememiz lazım. 2. Organize Sanayi Bölgesine biz daha müşteri bulamıyorsak bu bizim ayıbımızdır, en büyük eksikliğimizdir. Bugün bölgede en büyük ihracat rekorunu kıran il hangisidir? Gaziantep. Neyle kırıyor? Fıstıkla kırıyor. Fıstık kimde? Urfa'da. Buğdayından tutun, mısırına kadar tamamı Urfa'da. Antep'in herhangi bir tarımsal arazisi yok ki. Bütün üretimi biz yapıyoruz. Hamallığı biz yapıyoruz ama ihracat rekorunu Antep kırıyor. Demek ki, burada bizim sanayicilerimizde bir eksiklik var. Özellikle ticaret ve sanayi odasının, ticaret borsasının. Bunların farklı bir sistem uygulaması lazım. Bugün burada fabrikalar kurulmuş olsaydı. Bir zamanlar burada 118 tane çırçır fabrikası vardı. Urfa'nın 118 tane çırçır fabrikasına ihtiyacı yok ki. 10 tanesi çırçır fabrikası olsun. 10 tanesi iplik fabrikası, 10 tanesi boya fabrikası, 1 tanesi dokuma fabrikası olsun. A'dan Z'ye katma değeri yüksek ürünler elde edildiği zaman işsizlik de düşer.

Esnaf için acil ne yapılması gerekiyor?

Esnaf için kredisi olanların kredilerinin ertelenmesi gerekir. Suriyeli sığınmacıların gelmesinden dolayı kiralar arttı. İnsanlar kiralarını ödeyememeye başladı. Suriyelilerin iş yeri açmada yaşadığı kolaylıklar esnafımıza verilmeye başlandı. Bizim esnafımız senelerce ruhsat peşinde koşarken Suriyeli mülteciler gelip iki günde ruhsat almaya başladı. Bu da haksız bir rekabet ortaya çıkardı. Esnafa yönelik borçlarda kolaylık olması lazım. SGK primi, elektrik borcu gibi düzenlemelerin yapılması gerekiyor. Bugün 2 ton su tükettiğinizde 30 lira fatura geliyor. Atatürk Barajı Urfa'da olmasına rağmen Urfa esnafı Türkiye'nin en pahalı elektriğini ve en pahalı suyunu kullanıyor. Başkasının kaçak olarak kullandığı elektriği tamamıyla bizim esnafımızdan çıkartıyorlar. Burada acilen yapılması gereken kredilerin esnek hale getirilmesi, mümkünse ertelenmesi, kirayla alakalı çalışmaların yapılması lazım. Ülke ekonomisini ayakta tutan küçük esnaftır. Milyonlarca esnafımız var. Biz, eğer bu küçük esnafımızı kaybedersek ülke ekonomisine de çok büyük bir sekte vurmuş oluruz.

(Kaynak: Gazeteipekyol)

Kaynak: Temsilci / Güncel
Kayyum kararının ardından harekete geçen CHP, 414 belediye başkanını Ankara'ya çağırdı

Kayyum kararının ardından harekete geçtiler! 414 belediye başkanına çağrı

Kemal Kılıçdaroğlu'ndan kayyum tepkisi

Kemal Kılıçdaroğlu'ndan kayyum tepkisi

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi feci şekilde can verdi

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi 20. kattan düşerek can verdi

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

title