Eski Yüksek Yargı Üyeleri Hakim Karşısında
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen ve tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılanmasına devam edildi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen ve tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılanmasına devam edildi.
Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, önceki celse suçlamaları reddeden eski Yargıtay üyesi sanık Cumhur Özer yeniden hakim karşısına çıktı. Duruşmaya, sanık Özer ve yakınları ile avukatı katıldı.
Duruşmada, eski HSYK üyeleri İbrahim Okur ve Mustafa Kemal Özçelik ile eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem tanık olarak dinlendi.
Okur, tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi ile duruşmaya katılırken, diğer tanıklar duruşma salonunda hazır bulundu.
İbrahim Okur, ifadesinde 2010 Anayasa değişikliği sonrasında yeni oluşan HSYK tarafından Yargıtay ve Danıştay'a yeni üye seçiminin gündeme geldiğini anlattı.
Üye seçimi için eski HSYK Genel Sekreteri Mehmet Kaya ve beraberindeki cemaat mensubu kurul üyelerince getirilen liste üzerinde Kaya'nın evinde çalışma yaptıklarını belirten Okur, 350 kişilik listeden ilk olarak 80 kişi belirlediklerini söyledi.
Okur, sanık Özer'in, cemaat mensubu kurul üyelerince seçilmesi istenen isimler arasında yer aldığını bildirdi.
Eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem de sanığı Yargıtaya seçilinceye kadar tanımadığını belirtti.
Erdem, Yargıtaya üye seçimi için Mehmet Kaya'nın evinde yapılan toplantıda cemaat mensubu kurul üyelerinin Özer'in seçilmesi için ısrarcı olduklarını anlattı.
Cemaat mensubu Yargıtay üyelerinin aşırı etkinliğini kırmak amacıyla toplantılar düzenlediklerini ve cemaatçi olmayan üyeleri bir araya getirdiklerini ifade eden Erdem, Özer'in cemaat mensuplarıyla birlikte hareket ettiği gerekçesiyle bu toplantılara çağrılmadığını kaydetti.
Eski HSYK üyesi Mustafa Kemal Özçelik ise sanık ile aynı dönem staj yaptıklarını ancak o dönem samimi olmadıklarını söyledi.
Cemaat mensubu yargı üyelerinin devre toplantıları yaptıklarını dile getiren Özçelik, "Bizim staj dönemimizde cemaat mensubu olduğu söylenen çok kişi yoktu. O grup içinde Cumhur Özer, Halit Kıvrıl, Ahmet Kiriş ve ben vardık." dedi.
Özçelik, 2011'den sonra bu kişilerle birkaç kez devre toplantısı yaptıklarını, bunların himmet verilen sohbet toplantısı olmadığını, bir restoranda yemek yediklerini kaydetti.
Sanık Özer söz alarak, böyle bir devre toplantısına katılmadığını, bu kişilerle yemeğe gitmediğini savundu. Özer, yemek için ne zaman, nerede bir araya gelindiğini sordu.
Tanık Özçelik ise Balgat'ta bir restoranda yemek yediklerini, 2011'den sonra yılda bir kez olacak şekilde toplandıklarını söyledi.
Tanıkların dinlenmesinin ardından mahkemeye gelen bilgi ve belgeler okundu.
Bu kapsamda, sanık Özer'in, 2014 yılında "CDBU0748" kullanıcı adıyla ByLock kullandığının tespit edildiği belirtildi.
Tanık ifadelerine ve gelen belgelere karşı söz verilen sanık Özer, tanıkların görgüye dayalı bilgi sahibi olmadığını, ifadelerin soyut beyanlardan oluştuğunu savunarak tahliyesini istedi.
Sanık avukatı Handan Can ise ByLock'a ilişkin yazıda kullanıcı adının "CDBU" olarak belirtildiğini, bunun sanığın ve çocuklarının isimlerinin baş harflerinden oluştuğunun öne sürüldüğünü anlattı.
Avukat Can, sanığın "CDBU" içindeki "U"yu temsil ettiği belirtilen Uğur isimli oğlunun 2015 doğumlu olduğunu, programın kullanıldığı iddia edilen tarihte henüz dünyaya gelmediğini ifade ederek, bu durumun gelen bilginin yanlış olduğunu ortaya koyduğunu savundu.
Duruşma savcısı Müslüm Canpolat ise sanığın ByLock şifresinin oğlunun ismi ve doğum yılından oluşan "Berker2004" olduğunun tespit edildiğini söyledi.
Canpolat ayrıca, diğer örgüt üyelerinin, sanığın örgüt üyesi olduğunu belirten görüşmeleri ile sanığın bilgisayarına ByLock yüklenmesine ilişkin yazışmalarını okudu.
Savcı Canpolat, sanık hakkındaki delillerin açık olduğunu ifade ederek, tutukluluk halinin devamı yönünde görüş bildirdi.
Verilen aranın ardından mahkeme heyeti ara kararını açıkladı.
Buna göre sanığın, tahliye talebi reddedilerek, tutukluluk halinin devamına karar verildi. Duruşma, 21 Haziran'a bırakıldı.