Eski TBMM Koruma Daire Başkanlığı Şube Müdürü'ne "Darbe" Davası
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında tutuklanan eski TBMM Milli Sarayları Koruma Daire Başkanlığı Şube Müdürü Murat Özen, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçuna yardım etme" suçundan 30 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında tutuklanan eski TBMM Milli Sarayları Koruma Daire Başkanlığı Şube Müdürü Murat Özen, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçuna yardım etme" suçundan 30 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nca yürütülen FETÖ'nün darbe girişimine katılan veya darbecilere direnmeyen emniyet görevlileri hakkındaki soruşturma kapsamında tutuklanan Murat Özen ve Yalçın Zenginoğlu'na dava açıldı.
İddianamede, söz konusu soruşturmanın, TBMM Milli Saraylar Koruma S¸ube Mu¨du¨rlu¨gˆu¨ personeli oldugˆunu belirtilen bir kişinin, "darbe girişimi sırasında S¸ube Mu¨du¨ru¨ Murat O¨zen'in personele darbeci askerlere kars¸ı direnme konusunda gerekli talimatı vermedigˆi hatta silahların teslim edilmesini so¨yledigˆi, No¨betc¸i Amir Yalc¸ın Zenginoğlu'nun da aynı s¸ekilde darbeci askerlere kars¸ı direnilmeyecegˆini, bu yo¨ndeki I·stanbul Emniyet Mu¨du¨rlu¨gˆu¨'nu¨n talimatının dinlenilmeyecegˆini belirttigˆi, darbecilere kars¸ı koymak ic¸in go¨rev yerine gelmek isteyen personele cevap verilmedigˆi" şeklindeki ihbar ve s¸ikayeti üzerine başlatıldığı belirtildi.
"Gelen askerlere direnmeyeceğiz" talimatı
İddianamede, darbe girişiminden ve polis telsizinden "darbecilere karşı direnme" talimatından haberdar edilen Milli Saraylar Koruma S¸ube Mu¨du¨ru¨ Murat O¨zen'in, saat 22.53'te şube mu¨du¨rlu¨gˆu¨nu¨n merkez ofisi Dolmabahc¸e Sarayı'na geldiği belirtilerek, burada görevli polislerin sorusu üzerine sanık Özen'in "Genelkurmay Bas¸kanı'nı rehin almıs¸lar, gelen askere direnmeyecegˆiz, direnmeye kalksak buraya asker yıgˆarlar, o yu¨zden herhangi bir olumsuzlukta beni c¸agˆırın, ben konus¸urum. Gerekirse silahları verecegˆiz." dediği anlatıldı.
Sanık Murat O¨zen'in sorumlusu oldugˆu 226 emniyet personelini darbeci askerlere kars¸ı koyma konusunda gerekli s¸ekilde sevk ve idare etmediği, yakında bulunan Bes¸iktas¸'ın stadının darbeci askerler tarafından adeta ikmal merkezi gibi kullanıldıgˆı, aynı kampu¨ste yer alan Bas¸bakanlık ofisinin ac¸ık hedef oldugˆu bir ortamda go¨reve gelmek ic¸in ısrar eden personeli saat 04.08'e kadar yani darbe-silahlı kalkıs¸manın bas¸arısız oldugˆunun anlas¸ıldıgˆı ana kadar go¨reve c¸agˆırmadığı vurgulanan iddianamede, saat 05.14'den sonra personeli c¸agˆırmasının sanık Özen'in tu¨m bu eylemleri bilinc¸li olarak yaptıgˆını, personelini bilinc¸li olarak sevk ve idare etmedigˆini tereddu¨te meydan vermeyecek s¸ekilde ortaya koyduğu vurgulandı.
"Delilleri karartmak için"
Sanık Murat Özen'in ihbar ve s¸ikayetler u¨zerine, o¨nce tu¨m personele istedikleri yerde go¨revlendirileceklerini vadederek aleyhte konus¸malarını engellemeye çalıştığı anlatılan iddianamede, tanık beyanlarıyla saat 05.00 sıralarında bir kez havaya ates¸ ac¸masına ragˆmen 18 Temmuz 2016'da "19 fis¸ek sarf tutanagˆı" ve "darbeci askerlere direnilmemesi, gerekirse silahların teslim edilmesi" konusundaki talimatını aktaran Kazım Budak ve Osman O¨ztürk'e 28 Temmuz 2016'da "Yanlıs¸ anlas¸ıldım" ic¸erikli tutanagˆı tanzim ettirdiği, son olarak da 24 Ağustos 2016'da s¸ubenin ortak haberles¸me ve paylas¸ım platformu "Dolmabahc¸e Sarayı Koruma" isimli WhatsApp hesabını tamamen kapattırarak yazıs¸maları sildirdiği aktarıldı.
Tanık olarak dinlenilen polis memurlarının, sanık Özen'in üzerine atılı suçu işlediğini beyan ettiği belirtilen iddianamede, sanık Özen'in ifadesinde, hakkındaki iddiaları kabul etmeyerek, emrindeki polislere "Darbecilere direnmeyin." şeklinde talimat vermediğini ve ilk başta darbe girişimi olduğunu anlamadığını öne sürdüğü kaydedildi.
İddianamede, sanık Özen'in, S¸ube Mu¨du¨ru¨ olarak go¨rev yapmasına ve s¸ube personelinin sevk ile idaresinde tek yetkili olmasına ragˆmen FETO¨/PDY'nin darbe tes¸ebbu¨su¨ sırasında sorumlusu oldugˆu personeli go¨rev yerine c¸agˆırıp gerektigˆi s¸ekilde emir ve talimatlarla sevk ve idare etmeyerek, aksine darbeci askerlere direnilmemesi, silahların teslim edilmemesi yo¨nu¨nde talimat verdiği, darbeci askerlere kars¸ı koymalarına engel olarak ve bu s¸ekilde personelin direncini kırıp bozgunculuk yaparak darbe tes¸ebbu¨su¨ne ve bu eylemle elde edilmek istenen nihai amacın gerc¸ekles¸mesine u¨zerine du¨s¸en go¨revi geregˆi gibi yapmayarak go¨revini yapmak isteyen personeli de engelleyerek yardım ettiği anlatıldı.
Nöbetçi amir de şüpheli
İddianamede, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi günü Milli Saraylar Koruma S¸ube Mu¨du¨rlu¨gˆu¨'nde no¨betc¸i amir olarak go¨rev yapan Yalc¸ın Zenginoğlu da "sanık" olarak yer aldı.
Sanık Zenginoğlu'nun, darbeci askerlerin Beylerbeyi Sarayı'na gelerek no¨betc¸i Mehmet Kutlu'nun silahını gasbetmeleri u¨zerine durumdan haberdar edildiği ve saat 22.46 sıralarında Beylerbeyi Sarayı'na geldiği belirtilen iddianamede, burada no¨betc¸i O¨mer Solak'ın telsizden duydugˆu I·stanbul Emniyet Mu¨du¨ru¨'nu¨n talimatını da aktararak sorduğu sanık Zeytinoğlu'na "Gelirlerse kapıyı kilitler, ic¸eride bekleriz. I·stanbul Emniyet Mu¨du¨ru¨ bizi bagˆlamaz, biz Milli Saraylar S¸ube Mu¨du¨rlu¨gˆu¨'ne bagˆlıyız, oradan gelecek talimata uyarız." dediği belirtildi.
İddianamede, sanık Zenginoğlu'nun bu olayın ardından O¨zel Harekat polislerinin yanına giderek,
"Kuleli Askeri Lisesi istikametinden bin kis¸ilik asker grubu bu istikamete geliyor, gelmeleri durumunda onlara kars¸ı yumus¸ak davranın ve direnmeyin, mu¨du¨ru¨n talimatıdır, silahlarınızı teslim edin." dediği, tekrar telsiz odasına gec¸en sanığın saat 04.00'e kadar telsiz odasında beklemek dıs¸ında herhangi bir s¸ey yapmadığı, go¨revli personeli sevk ve idare edecek, darbeci askerlere kars¸ı koyacak s¸ekilde emir ve talimat vermeksizin beklediği vurgulandı.
İddianamede her iki sanığın da "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçuna yardım etme" suçundan ayrı ayrı 22,5 yıldan 30 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
Başsavcılıkça onaylanan ve İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen iddianame kabul edildi. Sanıklar ilerleyen günlerde hakim karşısına çıkacak.