Eski MİT'çi, Suriyeli Muhalif Albayı Kaçırmaktan 20 Yıl Hapse Mahkum Oldu

Suriye'deki iç çatışmalar sırasında Türkiye'ye sığınan muhalif Albay Hüseyin Mustafa Harmuş ile Binbaşı olarak bilinen beden eğitimi öğretmeni Mustafa Kassum'u 100 bin dolar karşılığında Suriye'ye teslim ettikleri iddia edilen, aralarında MİT mensuplarının da bulunduğu 3'ü tutuklu 7 sanığın yargılanması tamamlandı. Eski MİT'çi Önder S. 20 yıl, 4 sanık ise 8 yıl 4 ay ile 16 yıl 8 ay arasında hapis cezasına çarptırıldı. MİT'in Hatay Bölge Başkanı M.A.A. ise beraat etti.

Emrindeki 120 polis ve askerin öldürülmesinin ardından Özgür Suriye Ordusu'nu kurup Türkiye'ye sığınan Albay Hüseyin Harmuş ve Binbaşı Mustafa Kassum'un, Altınözü kampından kaçırılarak Suriye ordusuna teslim edildiği ileri sürüldü. Eşinin iddiasına göre, Albay Harmuş 29 Ağustos 2011 günü Hatay Altınözü kampından MİT'e ait araçla alınarak Samandağı Çevlik sahiline götürüldü. Aynı anda cep telefonu Gaziantep'e gönderilerek buradan sinyal vermesi sağlandı. Harmuş'un kaçırılması olayına 3 MİT'çinin karıştığının belirlenmesi üzerine, Adana Başsavcı Vekilliği yeni yasayı işletti. MİT mensupları hakkında da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın onayı ile soruşturma açıldı. Olayla ilgili Harmuş'u kaçırdığı iddia edilen ve bu olay ortaya çıktıktan sonra MİT'teki görevine son verilen Önder S., MİT'in Hatay Bölge Başkanı M.A.A., işadamları Mete Aslan, Erdoğan Ayhan Kit ile bu kişilerin yanında çalışan Mehmet Nur ile Yılmaz Nur kardeşler hakkında dava açıldı.

Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 10'uncu Maddesiyle yetkili Adana 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan sanıklar, haklarındaki suçlamaları kabul etmedi. 19 yıl MİT'de tercüman olarak çalıştığını belirten Önder S., hizmet süresinin 12 yılını Hatay bölgesinde geçirdiğini ve yaklaşık 6 bin 500 lira maaş aldığını söyledi. Hatay'daki operasyon öncesinde bir takım sıkıntılar yaşandığını, bu yüzden buradan ayrılmak istediğini MİT Bölge Müdürlüğü'ne de dilekçe ile bildirdiğini anlatan Önder S., sanıklardan Erdoğan Ayhan Kit ile Irak krizi nedeniyle tanıştığını ve kurumun bilgisi dahilinde zaman zaman kendisinden bilgi aldıklarını söyledi. Önder S., sanıklardan Mete Aslan ile de araç kiralama dolayısı ile tanıştıklarını ifade etti.

'HAYATIM TEHLİKEDE'

Suriyeli Albay Harmuş'un kontrollerinden çıktığını ve MİT Müsteşarlığı'ndan gelen 4 görevlinin takibiyle, kendilerinin 'baypas' edildiğini öne süren Önder S., Harmuş ile yaptığı görüşmenin de spontane geliştiğini ifade ederek şunları söyledi:

"O gün yaşananlar kendiliğinden hızlı bir şekilde gelişen bir süreç oldu. Konuşmalarımızda kendisini takip edenler olduğunu ve bu nedenle yaşamının tehlikede olduğu konusunda bir takım sözleri oldu. Telefonunun Gaziantep tarafından sinyal vermesini sağlamak hususu ise güvenlik endişesinden kaynaklanmakta. Kendisinin Suriye'ye geçtiğini ve orada kaldığının bilinmesini istemiyordu. Daha önce de birkaç defa şehir merkezlerinde yakalanıp çadır kentlere gönderildi. Böyle bir durum tekrar meydana gelebilir diye Mete Aslan'ın yanında çalışan 2 kişinin birlikte gitmesini ben istedim. Bu süreçte herhangi bir sıkıntı olmasını engellemek amacı ile davrandım. Çalıştığım kurum, edindiğim mesleki tecrübe ve bilgilerime göre bu şekilde davranmam mümkün değil. Bu kişiye herhangi bir eylemde bulunmayı düşünseydim, çok daha rahat yapabilecek yer ve zamanlar vardı."

'BİZDEN BİLGİ ALIYORLARDI'

Erdoğan Ayhan Kit ise savunmasında, Önder S.'yi uzun zamandır tanıdığını söyledi. Beyaz eşya ve un fabrikaları üzerinde çalıştığını ve Arap ülkelerine ihracat yaptığını kaydeden Kit, kömür ve amonyak ithalatı konusunda Mete Aslan ile görüşmeler yaptığını belirterek şunları anlattı;

"Ancak Mete Aslan'ın dedesinin vefat etmesi nedeniyle bu işi bir süre erteledik. Daha sonraki bir tarihte Suriye'nin Lazkiye şehrinde buluşup, Humus'a geçtik. Görüşmelerin arkasından Hatay'a döndük. Önder S. rahatlıkla işyerimize girip çıkan biri. Çadır kentlerle ilgili herhangi bir konuşmamız olmadı. Bu kişilerin hiç birisini tanımıyorum. Bu kişilerin isimlerini ilk defa emniyette duydum. Hatta emniyette benim MİT'in elemanı olduğumu söylediler. Kesinlikle böyle bir şey yoktur. Irak'a iş yapmak için gidip geldiğimden MİT mensupları oradaki sosyal ve ekonomik durumla ilgili bir takım şeyler soruyorlardı. Bayramlarda iş yoğunluğu nedeniyle araç kiralarız. Önder S.'ye verilen araç da 2-3 gün önce kiralanmıştı. Kiralamanın ise bu olaylarla bir ilgisi yoktur."

'KAÇIRILANLARLA GÖRÜŞMEDİM'

Mete Aslan ise, Erdoğan Ayhan Kit aracılığı ile Önder S. ile tanıştığını söyledi. Otomobil bayiliği ve uluslararası kömür alım satımı yaptığına ifade eden Mete Aslan, Önder S.'ye de önemli bir kurumda çalışmasından dolayı yardımcı olduğunu söyledi. Aslan, "İddianamede adı geçen kişilerle ilgili bir konuşmamız olmadı. O da bize bir şey anlatmadı. Suriyeli sığınmacılar hakkında bir konuşmamız olmadı. Kaçırıldığı iddia edilen şahıslarla hiçbir yerde görüşmem olmadı. Ticaret amacıyla Suriye gittik. Petrol rafinerisinde iş görüşmesi yaptık" diye konuştu. Mehmet Nur ve Yılmaz Nur ise, Önder S.'yi tanıdıklarını, Suriyeli muhalif albay ile binbaşının kaçırılması olayı ile ilgilerinin olmadığını belirterek tahliyelerini istedi.

KARAR VERİLDİ

Mahkeme heyeti, Önder S.'yi muhaliflerin lideri Albay Harmuş ile binbaşı Kassum'un 'özgürlüklerini kısıtladığı' gerekçesiyle 20 yıl hapis cezasına çarptırdı. Erdoğan Ayhan Kit ve Mete Aslan'ı 16'şar yıl 8'er ay, bu iş adamlarının yanında çalışan Mehmet Nur ile Yılmaz Nur ise 8'er yıl 4'er ay hapis cezasına çarptırdı. Sanıklar hakkında 'devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasi veya askeri casusluk amacıyla temin etmek' suçundan ise delil yetersizliğinden beraat kararı verildi. MİT'in eski Hatay Bölge Başkanı M.A.A. ise 'görevini kötüye kullanmak' suçundan beraat etti. Mahkeme heyeti, daha önce tahliye edilen Mehmet ile Yılmaz Nur'un tekrar tutuklanmalarına, Önder S. ile Kit ve Aslan'ın da tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

Olaya adı karışan MİT Adana Bölge Başkanı N.B. hakkında ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın soruşturma izni vermemesi nedeniyle dava açılamamıştı. - Adana