Eski Eşini Öldüren Sanığa "Yeniden" 25 Yıl Hapis

İzmir'in Karşıyaka ilçesinde eski eşini bıçaklayarak öldüren sanığa 25 yıl hapis cezası veren mahkeme, Yargıtay'ın bozma kararı sonrası görülen duruşmada kararını yineledi.

Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Abdulvahap İlkatmış, Kartal H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) katıldı. Duruşmada taraf avukatları ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Müjgan Bilgen Özen hazır bulundu.

İddia makamı, İlkatmış'ın eski eşi Hülya Aydın'ı öldürdüğü, Selçuk S. ile Sedef S'yi tehdit ettiği gerekçeleriyle "Kasten insan öldürme ve tehdit" suçlamalarından cezalandırılması gerektiği yönünde mütalaa verdi.

Son sözü sorulan İlkatmış, daha önce verdiği ifadelerini tekrar ettiğini ancak tehdit suçlamalarını kabul etmediğini ifade ederek, "Takdir mahkemenindir, tahliyemi istiyorum." dedi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Özen, "Tasarlayarak insan öldürme" suçundan cezalandırılmasını istediği sanık hakkında hiçbir indirim maddesinin uygulanmamasını talep etti.

Sanık avukatları, İlkatmış'ın "kasten insan öldürme" suçunu ağır tahrik altında işlediğini samimi olarak ikrar ettiğini söyleyerek, bu hususun mahkemece dikkate alınmasını, lehine olan hükümlerinin uygulanmasını istedi.

Aydın'ı kasten öldürdüğü gerekçesiyle müebbet hapis cezasına mahkum edilen İlkatmış'ın duruşmadaki iyi halini göz önünde bulunduran mahkeme heyeti, bu cezayı 25 yıla indirdi.

Heyet, Selçuk S. ile Sedef S'ye tehditte bulunduğu gerekçesiyle 2 yıl 9 ay 22 gün hapis cezasına da çarptırdığı sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Olay

İzmir'in Karşıyaka ilçesinde, 6 Nisan 2013'te bir halı yıkama fabrikasının çalışanları, mesai arkadaşları Hülya Aydın'ın eski kocası Abdulvahap İlkatmış'ın kendilerini arayarak, eski eşini öldürdüğünü söylediği ihbarında bulunmuş, eve giden polis, cesedi elbise dolabında bulmuştu.

İlkatmış'a, Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yargılama sonucu "Kasten insan öldürme" suçundan 25 yıl, iki ayrı "tehdit" suçundan 2 yıl 9 ay 22 gün hapis cezası verilmiş ancak Yargıtay, "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın dava ile ilgili bilgilendirilmemesi" gerekçesiyle kararı bozmuştu.