Eski Başkan Jimmy Carter İçin Devlet Cenaze Töreni Düzenlendi
ABD'nin 39. Başkanı Jimmy Carter, 29 Aralık 2024'te 100 yaşında hayatını kaybettikten sonra Washington Ulusal Katedrali'nde devlet cenaze töreni yapıldı. Törene Başkan Biden, seçilmiş başkan Trump ve birçok eski başkan katıldı. Carter'ın hayat hikayesi ve hizmet anlayışı vurgulandı.
ABD'de 29 Aralık 2024'te 100 yaşında hayatını kaybeden eski Başkan Jimmy Carter için devlet cenaze töreni düzenlendi.
Memleketi Georgia'dan önceki gün Washington'a getirilen ve Kongre binasında 2 gün boyunca ziyarete açık olan eski ABD Başkanı Carter'ın cenazesi, sabah Washington Ulusal Katedrali'ne getirildi.
Carter için burada düzenlenen törene, Başkan Joe Biden ve seçilmiş başkan Donald Trump'ın yanı sıra eski başkanlardan Barack Obama, George W. Bush ve Bill Clinton ile çok sayıda kişi katıldı.
Amerikan televizyonlarının canlı yayımladığı devlet cenaze töreninde, Carter için dualar okundu ve çeşitli konuşmalar yapıldı.
Başkan Biden, Carter'ın siyaset anlayışının, dünyaya hizmet etmek ve şekillendirmek amacıyla mücadele verme anlayışına dayandığını söyledi.
Biden, "Jimmy Carter'ın hayat hikayesi, su ve elektrikten yoksun bir evden çıkan ve gücün zirvesine yükselen bir adamın hikayesidir." dedi.
Öte yandan, törende yan yana oturan Trump ile Obama'nın kısa süre sohbet ettiği ve Trump'ın bazı sözleri üzerine Obama'nın güldüğü anlar da kameralara yansıdı.
Törenin ardından Carter'ın cenazesi, memleketi Georgia'ya götürülmek üzere yola çıkarıldı.
Jimmy Carter
ABD'nin 39. Başkanı Carter, 29 Aralık 2024'te, uzun yıllardır yaşadığı Georgia'da 100 yaşında hayatını kaybetmişti.
Carter, 1976 yılında Georgia Valisi iken Demokrat Parti adına girdiği başkanlık yarışını kazanmış, 80'li yaşlarına kadar diplomatik misyonlar yürütmüştü.
1977-1981 döneminde başkanlık görevini yürüten Carter, ABD'nin Orta Doğu sorunları gibi hassas konular dahil dış politikasında önemli yönlendirmelere imza atmıştı.
Yaşamı boyunca 32 kitap yazan, Nobel Barış Ödülü sahibi Carter, aynı zamanda Filistin'de iki devletli çözüm için ortaya koyduğu çabalar ve İsrail'e yönelik eleştirileriyle biliniyordu.
