Eski Başbakan Hariri'nin "Cumhurbaşkanı Adayı" Hamlesi
Eski Başbakan ve Müstakbel Hareketi lideri Saad Hariri'nin kendi adayından desteğini çekerek cumhurbaşkanlığı seçiminde Hizbullah'ın da içinde yer aldığı rakip bloktaki aday Özgür Yurtsever Hareketi lideri Maruni Hristiyan Mişel Avn'ı destekleyeceğini açıklaması Lübnan siyaset sahnesini hareketlendirdi.
Eski Başbakan ve Müstakbel Hareketi lideri Saad Hariri'nin kendi adayından desteğini çekerek cumhurbaşkanlığı seçiminde Hizbullah'ın da içinde yer aldığı rakip bloktaki aday Özgür Yurtsever Hareketi lideri Maruni Hristiyan Mişel Avn'ı destekleyeceğini açıklaması Lübnan siyaset sahnesini hareketlendirdi.
Maruni Hristiyan partilerden Lübnan Güçleri Partisi Başkanı Semir Caca, Ketaib Partisi Başkanı Sami Cemayel ve ardından da Marada Partisi Başkanı Süleyman Franci'yi desteklediğini ancak sonuç alamadığını dile getiren Hariri bu kararını "Vardığımız anlaşmalar sonucu General Mişel Avn'ın adaylığına desteğimi açıklıyorum." diyerek duyurdu.
Hariri'nin tartışmalara sebep olan söz konusu kararını AA muhabirine değerlendiren uzmanlar, bu hamlenin "başbakan olma amacıyla" yapıldığını ancak büyük bir siyasi risk taşıdığını savunuyor.
Müstakbel Hareketi'ni yakından takip eden Liva gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Salah Selam, Hariri'nin üç girişiminin de başarısız olmasının ardından çaresiz kaldığını, cumhurbaşkanlığı krizini sonlandırmak için "tabanının memnuniyetsizliği ve siyasi tavizlerle" Avn'a gitmek zorunda kaldığını belirtti.
Hariri'nin bu hamlesini "siyasi intihar" olarak algılayanlara ilişkin Selam, şunları dile getirdi:
"Müstakbel'in tabanında çok olumsuz tepkiler var. Başkan Saad Hariri'nin bu adımı açıklamak, aklamak, tabanıyla yeniden yakınlaşması için çok çaba harcaması gerekiyor. Yeni durumu kabul ettirmek zaman ve yoğun çaba isteyen bir süreç."
Selam, Müstakbel içinde bazı milletvekillerinin de Hariri'nin Avn'ı desteklemesine açıktan karşı çıktıklarını ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Avn lehinde oy kullanmayacaklarını kamuoyu önünde paylaştıklarına değindi.
Hariri'nin bu hamlesiyle başarısız olacağını söylemek için henüz erken olduğunu dile getiren Selam, "Başarı göstergesi Avn'ın müttefiklerine verdiği sözleri tutmasına bağlı ki müttefikleri de iki farklı gruba ayrılıyor. Avn bir sonraki oturumda cumhurbaşkanı seçilebilirse, hükümeti kurma görevini Saad Hariri'ye verirse ve hükümet kurulabilirse, başarılı olup olmayacağını söylemek mümkün." görüşünü dile getirdi.
- "Avn seçilebilir fakat Hariri başbakan olamayabilir"
Avn'ın adaylığına karşı çıkan sadece bazı Müstakbel milletvekilleri değil. Avn'ın da bünyesinde yer aldığı 8 Mart Bloku'ndaki Şii Emel Hareketi lideri ve Meclis Başkanı Nebih Berri de Avn'ın adaylığına karşı çıkıyor. Hariri ile dün gerçekleştirdiği görüşmenin ardından Berri'yi de ziyaret eden Avn'ın, söz konusu kısa görüşmede Berri'yi ikna edemediği belirtiliyor.
Doğu Akdeniz Stratejik İşler Enstitüsü Direktörü Sami Nadir ise Hariri'nin başbakan olma hedefiyle Avn'ı desteklediğini ancak bu adımının başbakan olmasını garantilemediğini belirtti.
Nadir, "Hariri, bu hamlesiyle başbakan olmayı iktidara çıkmayı hedefliyor. Asıl soru şu ki Avn seçilirse başbakan olabilecek mi? Suriye hükümeti ve Hariri'nin rakipleri tarafından gelen işaretler aksini söylüyor. Avn seçilebilir fakat Hariri başbakan olamayabilir." değerlendirmesinde bulundu.
Hariri'nin aynı zamanda söz konusu hamlesiyle "topu 8 Mart sahasına atmaya çalıştığını" dile getiren Nadir, Avn'ın Berri'yi oyuna dahil etmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Şii varlığı olmadan ülkeyi yönetemezsin, Eğer, yeni denklemde bir Şii paydaş görmezsek, kriz aşılamaz. Emel Hareketi lideri Nebih Berri, hükümette yer almayacağını açıkça söyledi. Eğer ki Berri hükümette yer almazsa hangi Şii grup Hariri'nin hükümetinde yer alacak. Hizbullah mı? Hizbullah, Suriye'deki müdahalesi ve Arap Birliği kararı yüzünden Şii aktör olarak sorunlu. Ayrıca Hizbullah'ın kurulacak yeni hükümette yer alması bilakis Hariri'ye Sünnilerin lideri ve Suudi Arabistan'a yakın bir figür olarak zarar verecektir.
Lübnan'da Mayıs 2014'te Cumhurbaşkanı Mişel Süleyman'dan boşalan cumhurbaşkanlığı koltuğu için ülkedeki taraflar arasında henüz bir uzlaşıya varılamadı.
Eylül ayının sonunda mecliste cumhurbaşkanlığı seçimleri için gerçekleştirilen 45'inci oturumda da toplantı yeter sayısı sağlanamadığı için oturum 31 Ekim'e ertelendi.