Esed rejimi güçlerince öldürülen mahkumlara ait olduğu iddia edilen fotoğraflar paylaşıldı
Suriyeli yerel muhalif gazete Zaman el-Wasıl, Beşşar Esed rejiminin kontrolündeki Halep Merkezi Hapishanesinde yüzlerce mahkumun işkence, hastalık, açlık ve infazlar sonucu öldüğünü iddia ederek işkenceyle öldürülen 4 mahkuma ait olduğunu ileri sürdüğü fotoğrafları servis etti.
Suriyeli yerel muhalif gazete Zaman el-Wasıl, Beşşar Esed rejiminin kontrolündeki Halep Merkezi Hapishanesinde yüzlerce mahkumun işkence, hastalık, açlık ve infazlar sonucu öldüğünü iddia ederek işkenceyle öldürülen 4 mahkuma ait olduğunu ileri sürdüğü fotoğrafları servis etti.
Muhalif Zaman el-Wasıl gazetesi, Esed rejimi güçlerince Suriye'nin kuzeyindeki Halep Merkezi Hapishanesinde işkenceyle öldürüldüklerini öne sürerek 4 kişinin fotoğrafını paylaştı.
İşkence, yanık ve kan izlerinin görüldüğü fotoğraflarda ölen mahkumların isimleri ve mahkum numaraları da yer aldı.
Gazete haberinde, 2013-2014 yıllarında muhaliflerce abluka altına alınan hapishanede o dönem ölenlerin cesetlerinin fotoğrafını çekerek belgeleme görevini üstlenen eski rejim görevlisi Ebu Ahmet'in tanıklığına yer verdi.
Hapishanede astsubay olarak görev yapan ve daha sonra rejimden ayrıldığını belirten Ebu Ahmet, yüzlerce mahkumun açlık, hastalık ve infaz yoluyla yaşamını yitirdiğini kaydetti.
Görüntüde yüzü gizlenen Ebu Ahmet, "Kuşatmanın başlarında mahkumlar isyan başlattı. Yüzbaşı Eyhem Haddur, 8 mahkumu silahla tarayarak infaz etti. Bazı mahkumlar da tutuldukları tekli hücrelerinde öldürüldü." dedi.
Muhaliflerin hapishaneyi ele geçirmek için kuşatma başlattığı sırada rejimin cezaevine havadan yiyecek attığını ancak rejim askerlerinin bu yiyecekleri mahkumlarla paylaşmadığını aktaran Ebu Ahmet, açlık ve hastalık nedeniyle yaklaşık 400 mahkumun öldüğünü söyledi.
Ebu Ahmet, görevi hakkında şunları kaydetti:
"Bana ölen mahkumu getirirlerdi. Belgelemek için fotoğrafını çeker tutanak hazlılardık. Ben ölen 800 kişiyi belgeledim. Bunlardan yaklaşık 400'ü açlık ve hastalıktan ölmüştü. Diğer kalanlar ise infaz edilmişti. Tutanaklara ölenlerin 'teröristlerin (muhaliflerin) saldırısında' yaşamlarını yitirdiklerini yazdırıyorlardı."