Ertuğrul Sağlam Açıklaması
Eskişehirspor teknik direktörü Ertuğrul Sağlam, "Maç kaybettiğimiz zaman 17 yaşındaki oğlum, okula gitmek istemiyor" dedi.
Eskişehir spor teknik direktörü Ertuğrul Sağlam, "Maç kaybettiğimiz zaman 17 yaşındaki oğlum, okula gitmek istemiyor. İş yerlerinde de bir mazeret bulup kızdıracaklar diye işe gitmek istemiyor. Bunlardan uzaklaşmamız lazım" dedi.
Anadolu Üniversitesi'nde 'Sporda şiddetin önlenmesi ve 6222 sayılı kanun' konulu panel düzenlendi. Yunus Emre Kampüsü Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen ve Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Ufuk Aydın'ın yönettiği panele konuşmacı olarak panele Panele Eskişehir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Celalletin Karanfil, İstanbul Spor Cumhuriyet Savcısı Taner Tabel, Spor Hukuku Derneği Başkan Yardımcısı avukat Alpay Köse ve Ertuğrul Sağlam katıldı.
Eskişehir spor Kulübü Başkanı Mesut Hoşcan ile çok sayıda kişinin izlediği panelde konuşan Ertuğrul Sağlam, sporda şiddetin önüne geçebilmek için çocuklara spor sevgisinin aşılanması gerektiğini söylerken şöyle konuştu:
"1985 yılından beri futbolun içerisindeyim. Türkiye'de sporda şiddetin, kötü sözün ve istemediğimiz olayların önüne geçmek için bu işin içinde olan insanlara büyük görevler düşüyor. Çocuklarımıza spor sevgisinin ve gerçek amacının aşılanması gerekir. Şu anda özellikle sporun gerçek amacından uzaklaşmış durumdayız. Sporun evrensel değerleri; dostluk, barış, kardeşliktir. Bunu tekrar ön plana çıkarıp, uygulamamız gerekir. Sadece kazanma amaçlı, kazanmayı ön plana çıkarmak, istemediğimiz olayların ana kaynağı da budur. Bunu yetişkin insanlara anlatamıyoruz ama çocuklarımıza daha kolay anlatabiliriz. Devletimize de önemli görevler düşüyor. Çocuklarımıza sporun futbol, basketbol, voleyboldan ibaret olmadığını anlatıp, diğer branşlara da yönlendirmemiz gerekir. Günümüzde yaşanan ortama bakıyoruz şiddetin, bunu söylemek istemiyorum ama spor terörü, sadece kazanmaya odaklı bir anlayışın sporu yönetenlere kadar sirayet etmesidir. Başkanından başlayan, yöneticisi ile devam eden demeç savaşı, ben de bu konudan muzdaripim, biz de yenik düşebiliyoruz. Saha içinde çok mülayim, Fair Play ruhlu sporcular saha içerisinde bir canavara dönüşüyor. Kazanmak için bütün pisliği, hileleri ortaya koyan bir kişiye dönüşüyor. Bir de taraftarımız var ki başkan, yönetici, hocası yönlendirmiş. Esas şiddeti uygulayan, ağır faturanın çıktığı yer orasn. Maalesef toplumda şöyle bir algı var. Tuttuğumuz takımın başarısına göre kendimize toplumda statü elde ediyoruz. 17 yaşında oğlum var. Maç kaybettiğimiz zaman okula gitmek istemiyor. İş yerlerinde de bir mazeret bulup işe gitmek istemiyorlar, rencide edip, kızdıracaklar diye. Bizim bunlardan uzaklaşmamız lazım. Kazanmak kadar kaybetmenin de olduğunu ön plana çıkarmamız lazım. Şapkamızı önümüze koyarak, geçmişteki hatalarımızı nasıl yok ederiz diye düşünmemiz lazım. FIFA, UEFA ve federasyonumuz son dönemde ciddi çalışmalar yapıyor. Yöneticilerimiz birbirine biraz daha saygılı olursa, biz hocalar kazananı içten tebrik edebilirsek bu iş çözülür."
Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Ufuk Aydın Ertuğrul Sağlam'a plaket verdi. Panele katılan diğer konuşmacılar, sporda şiddet konusunda görüşlerini aktarıp 6222 sayılı kanun hakkında bilgi verdiler.