Erken teşhis "büyüme hastalığı" akromegalinin tedavisinde büyük önem taşıyor

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Mustafa Şahin ile Doç. Dr. Asena Gökçay Canpolat, nadir hastalıklar içinde yer alan ve "büyüme hastalığı" olarak bilinen akromegalinin tedavisinde erken tanının önemli olduğunu belirtti.

Şahin ve Canpolat, Akromegali Günü dolayısıyla hastalığın teşhisine ve tedavisine ilişkin gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Akromegalinin, büyüme hormonunun herhangi bir sebeple vücutta yüksek olması nedeniyle ortaya çıktığını ifade eden Şahin, akromegalinin yavaş ve sinsi bir hastalık olduğunu söyledi.

Mustafa Şahin, el ve ayaklarda büyüme, yüzde kabalaşma, burunda ve dilde büyüme, kaşların belirginleşmesi, çenenin öne doğru çıkması, dişlerin birbirinden ayrılmasının hastalığın belirtileri arasında yer aldığını bildirdi.

Ayrıca halsizlik ve yorgunluğun da oluşabileceğini dile getiren Şahin, bulguların yavaş seyirli olması nedeniyle hastalığın kişi ya da yakınları tarafından fark edilemeyeceğini vurguladı.

"Bu hastalıkta şüphe çok önemli." diyen Şahin, hastalığın kalp, dalak gibi tüm organlarda da büyümeye neden olduğunu ifade etti.

Akromegalinin uyku apnesine de yol açabileceğine değinen Şahin, hastalıkla ilgili tanıyı koymak için kandaki hormonlara bakıldığını anlattı.

Mustafa Şahin, "Seyrek bir hastalıktır ama tedavi edilmezse ölümcüldür. Bu hastalıkta erken tanı çok önemli. İyi tedavi edilmezse 10 yıla kadar yaşam süresinde kısalmaya sebep olabilir." ifadelerini kullandı.

Hastalığın Türkiye'de yıllık düzeyde milyonda 5 olarak görüldüğünü söyleyen Şahin, yaklaşık bine yakın hastanın olduğunu belirtti.

Hastalığın tedavi yöntemleriyle ilgili bilgiler veren Doç. Dr. Asena Gökçay Canpolat ise şunları kaydetti:

"Akromegali, erken tanı konulduğunda başarıyla tedavi edilebilen bir hastalıktır. Tedavide ilk seçenek cerrahidir. Cerrahinin yetersiz, eksik, başarısız olduğu durumlarda, hasta cerrahi müdahaleye uygun olmadığında medikal tedavi seçenekleri gündeme gelebilir. Cerrahinin ve medikal tedavinin yetersiz kaldığı koşullarda ışın tedavisi de üçüncü seçenek olarak kullanılan bir yöntemdir."