Ergenekon" Davası Temyiz Duruşması
"Ergenekon" davasının temyiz duruşmasında 5'inci gün, sanık savunmalarının ardından tamamlandı.
"Ergenekon" davasının temyiz duruşmasında 5'inci gün, sanık savunmalarının ardından tamamlandı.
Yargıtay 16. Ceza Dairesindeki duruşmaya, aralarında emekli Orgeneraller Hurşit Tolon, Nusret Taşdeler, Yalçın Küçük, Kemal Kerinçsiz, Nusret Senem ve Hikmet Çiçek'in de bulunduğu bazı sanıklar, avukatları ve yakınları katıldı.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi Başkanı Eyüp Yeşil, savunma sırası gelen sanık Kemal Aydın'ın temyiz duruşmasında avukatı olmadığı için baroya yazı yazdıklarını ve avukat Oğuz Erdem Kılıç'ın görevlendirildiğini söyledi.
Kılıç'a dosyayı incelemesi için süre verebileceklerini belirten Yeşil, "Duruşmaların ne kadar süreceğini tahmin edemiyoruz. Ancak, tahmini bir hafta süremiz var. Sanıkla da irtibat kurabilirseniz, ilgili dokümanlardan size de sunabilirler" dedi.
Kılıç, savunmasını daha sonra yapmak istediğini bildirdi.
Duruşmada sanık Kemal Kerinçsiz'i ise eşi avukat Gönül Kerinçsiz savundu.
Usule aykırılıkların yargılamaya damgasını vurduğunu ve büyük hak ihlallerine neden olduğunu savunan Kerinçsiz, dosyada müvekkiliyle ilgili delillerin üzerinde tahrifat yapılan belgeler olduğunu belirtti.
Eski tarihli kararlar yazıldığını, kararların hiçbirisinde matbu numara bulunmadığını anlatan Gönül Kerinçsiz, müvekkiline ait dinleme kararındaki hakim, katip imzalarının sahte olduğunu, bunu özel bilirkişi raporuyla kanıtladıklarını öne sürdü.
Avukat Kerinçsiz, bu yazının emniyet tarafından hazırlandığı ispatlanmasına rağmen bu durumun mahkeme tarafından görmezden gelindiğini kaydetti.
Müvekkiline ait dinleme kararına ulaşmak için savcılık ve emniyet arasındaki yazışma suretlerini istediğini belirten Gönül Kerinçsiz, 6 klasör halinde gelen yazışmalarda, müvekkilinin isminin geçtiği tek bir yazı bile bulunmadığını ifade etti.
Kerinçsiz, "Müvekkilim adeta o tarihe kadar davaya dahil edilmemiş" diye konuştu.
Bu kararı mahkemeden istediğini ve kendisine bir belge verildiğini söyleyen avukat Kerinçsiz, kararın üzerindeki imzaların sahte olduğunu özel bilirkişi raporuyla ispatladıklarını anlattı.
"Deliller üzerinde tahrifatlar yapıldı"
"Soruşturma tamamen, kovuşturma önemli ölçüde emniyetin kontrolünde sürdürüldüğünden, deliller üzerinde istenildiği şekilde oynanmış, tahrifatlar yapılmıştır" diyen Kerinçsiz, müvekkilinin telefon rehberine sonradan yüklemeler yapıldığını iddia etti.
Hangi sebeple emniyette bulunduğunu bilmedikleri bir telefondan müvekkilinin telefonuna 365 adet veri yüklendiğini, daha sonra bunlara 140 veri daha eklenerek bir başka sanığın telefonuna aktarıldığını dile getiren Gönül Kerinçsiz, bunların telefona sonradan eklendiğinin bilirkişi raporuyla tespit edildiğini da bildirdi.
İşçi Partisi'ndeki aramada ele geçirildiği belirtilen 131 No'lu CD'de müvekkilinin "Doğu Perinçek ve Vural Savaş ile yurt dışında toplantı yaptığı" iddiasının yer aldığını aktaran Kerinçsiz, böyle bir seyahat olmadığı için itiraz ederek emniyete yazı yazdıklarını, emniyetten "sehven Kemal Kerinçsiz ismi yazılmıştır" diye cevap geldiğini anlattı.
Müvekkiline ait tapelere ve bir başka kişinin bilgisayarında tebrik kartı bulunduğu iddialarına itiraz ettiklerini ve bunlarla ilgili de "sehven Kemal Kerinçsiz ismi yazılmıştır" cevabı geldiğini belirten avukat Kerinçsiz, "Delillerle ilgili o kadar çok 'sehven yapıldı' yazısı geldi ki müvekkilim beyanında artık 'beni sehven mi sanık yaptınız' demek durumunda kaldı" şeklinde konuştu.
Birleşen dosyalardan Danıştay saldırısı davasının sanıklarından Süleyman Esen'in bürosunda müvekkilinin avukatlık ofisinin kartvizitinin çıktığının iddia edildiğini belirten Kerinçsiz, Esen ile müvekkilinin birbirini tanımadığını ileri sürdü.
Gönül Kerinçsiz, kartvizitin bir başkası aracılığıyla da gitmiş olabileceğini, bunun anormal olmadığını, ancak tüm taleplerine rağmen bu kartvizitin fotokopisinin dahi kendilerine gösterilemediğini kaydetti.
Müvekkilinin "Büyük Hukukçular Birliği Derneği'nin başkanı" olduğunu, derneğin usulsüz şekilde arandığını dile getiren Kerinçsiz, "Evde arama yaparken, dernekte de aynı zamanda arama yapmışlar. Bunu söylemedikleri için oraya avukat gönderemedik. Avukat olmadan, usulsüz şekilde arama yaptılar" ifadesini kullandı.
El konulduğu belirtilen CD'lerin içeriğinde ise dernekle hiç alakası olmayan, bir başka dosya sanığının arkadaşlarıyla çay içerken çekilmiş fotoğraflarının bulunduğunu anlatan avukat Kerinçsiz, "CD, disket, kaset gibi delillerin mahallinde imajı alınmadığından daha sonra bir çok sahte yükleme iddiası gündeme gelmiştir. Bunların kısa sürede imajı alınıp iade edilmesi gerekiyordu, ancak yıllar geçmesine rağmen bilgisayar kütükleri halen emniyettedir. Bu şekilde bizim kabul etmediğimiz bir çok belge buralara yüklenmiş ve aleyhimize delil olarak kullanılmıştır" dedi.
Gönül Kerinçsiz, müvekkilinin barodan 5 meslektaşıyla çalıştığını, her birinin kendisine ait bilgisayarı olduğunu, tüm itirazlarına rağmen "bütün bilgisayarlar müvekkiline aitmiş gibi" işlem yapıldığını savundu.
Yargılama sırasındaki "gizli tanık" uygulamalarını da eleştiren Kerinçsiz, "Bu davada gizli tanıklığın ne kadar etik dışı kullanılabileceğinin örnekleri verilmiştir" diye konuştu.
Duruşmaların 5'inci günü bu savunmayla birlikte tamamlandı. Kerinçsiz, savunmasına yarın da devam edecek.